Askerin savaşı

Siyasi iktidarın mevcut orgeneral veya oramiraller arasından istediğini genelkurmay başkanı ataması yolu açıldı.

Bu kararın sonuçları ne olur?

Askeri uzman, Metin Gürcan, diyor ki:

- KHK 671'le seçilmiş siyasi irade 'Ben teamül falan tanımam artık kardeşim. TSK içindeki orgeneral/oramiraller arasında bana en sadık, en kolay çalışabileceğimi seçerim. Genelkurmay başkanı yaparım' diyor. Tartışmayı kapatıyor. Artık TSK'daki her bir orgeneral/oramiral birbirinin rakibi olacağı için genelkurmay başkanının seçilmesinde bir belirsizlik hakim olacak.

Bakın seçilmiş sivil irade 'askeri alana' belirsizlik pompaladıkça, rekabet ortamı sağlayacağını, bir denetim mekanizması kurabileceğini düşünüyor. Çok yanlış. Çünkü seçilmiş bir sivil siyasetçi için belirsizlik bir fırsat ortamı, yani aslında istenen bir şeyken, asker için belirsizlik yok edilmesi gereken, nefret edilen en büyük canavardır. Kısaca sivil seçilmiş belirsizliği yönetir, asker belirsizlikle savaşır. Askerin belirsizlikle savaşı da aralarında bir yıkıcı rekabete neden olabilir ve bu yıkıcı rekabet günün sonunda Allah muhafaza Balkan Savaşları'nda olduğu gibi 'Edirne'nin Bulgarın elinde kalması Enver'in askerlerinin elinde kalmasından iyidir' sendromuna bizi götürebilir..

Melih Aşık Milliyet

++++++

Yüreğimiz yangın yeri

-----

Elazığ patlaması fena halde yüreklerimizi yaktı.

PKK'lı katiller, hainliklerini devam ettirecekler! Bu nedenle çeteyi son ferdine kadar yok etmek gerekiyor.

15 Temmuz darbe girişimi yurdun dengelerini sarstı.

Alınan önlemlerin yetersiz olduğu anlaşılıyor.

Okurlarımdan Tarık Karslı soruyor:

"Bu nasıl iştir? Benim aklımın almadığı 8 ton patlayıcı (bu kimyasal gübre de olabilir) ülkede kolayca temin edilebiliyor mu? Bunların kayıtları kuyutları yok mu?

Bizim eskiden MİT denilen iyi bir istihbarat örgütümüz vardı. Başında devamlı olarak, "kurmay eğitimi" almış deneyimli biri bulunur, uçan kuştan haberi olurdu.

Şimdi, kentin ortasında 8 ton patlayıcı sağlanıyor, depolanıyor, araca yükleniyor, şehirde dolaşıyor, hedef yerine gidiyor, kimsenin haberi olmuyor!

Patlayınca haberimiz oluyor!

Nasıl iştir bu, biri bana izah etsin? İnanın aklım da almıyor, kafam da almıyor, mantığım da almıyor!

Ayrıca:

... PKK üzerine odaklanmak zamanı gelmedi mi? "Ya istiklâl ya ölüm" demek iyi de, iş bununla bitmiyor, kolları sıvayıp terörün üzerine gitmek gerekiyor. Vatandaş olarak bunu bekliyoruz."

Rahmi Turan Sözcü

++++++

Günah keçisi

------

Yıllar öncesi BBC yapımı bir film seyretmiştim. Sanatçı, öğretim üyesi, bilim adamı, gazeteci, oyuncu velhasıl entelektüel düzeyi bir hayli yüksek insanlar, bir toplama ya da tutsak kampında toplanırlar.

Hepsi tam bir dayanışma içinde, tek yumruk halinde, kendilerini oraya tıkanlara karşı direnirler.

(...) İçlerinde bu havayı bozan bir tek kişi vardır. Bencil, küstah, kaba, nobran, açgözlü olan bu kişiye "Kazmadiş" adını takmışlardır. Artık aralarındaki her aksaklığın, her uyumsuzluğun, her bozukluğun nedeni olarak onu görmekte, her şeyde onu suçlamaktadırlar.

O, eşsiz bir dayanışmanın parlak ürünü olan grubun günah keçisidir.

Bir ara, onu ortadan kaldırmayı bile düşünürler.

Derken, bir gün "Kazmadiş" kamptan ayrılır. Kalanların hepsi çok memnundurlar. Grup içindeki aykırı kişi temizlenmiş ve artık dikensiz gül bahçesi oluşmuştur.

Ama işler hiç de umdukları gibi olmayacaktır.

***

Kazmadiş gidene kadar büyük bir uyum ve dayanışma içinde yaşayan grubun arasında, o zamana değin su yüzüne çıkmamış olan küçük anlaşmazlıklar, sürtüşmeler belirecek, giderek de çatışmaya evrilme eğilimi gösterecektir.

(...)

Günah keçileri, kendilerine yüklenen kötülüklerle gerçekten malul olsunlar ya da olmasınlar, kimi zaman büyük toplumsal hizmetler görürler.

Bunun en canlı kanıtını, şu anda Fethullah Gülen olayı örneğinde yaşıyoruz.

Farkındasınızdır, adeta bütün aksaklıkların, toplumsal bozuklukların nedeni addedilen Fethullah Gülen, şu anda istemeden büyük bir toplumsal hizmet sunuyor, birçok bahaneyle birbirinden ayrılmış, hatta birbirine karşı konuma gelmiş toplumu ilk kez bir araya getiriyor.

Evet, Fethullah Gülen bunu bilerek isteyerek yapmıyor, hatta istediği tam tersiydi. Ama fark etmiyor, yine de toplumu bir araya getirici işlevini yerine getiriyor.

***

Ne var ki, bütün bir toplumu kendisine karşı olmakta birleştiren günah keçilerinin bu olumlu işlevleri geçicidir. Çünkü insanlar gibi toplumlar da ilanihaye neye karşı oldukları konusunda hemfikir olarak dayanışmayı ve uyumu sağlayamazlar.

İnsanları ve toplumları uzunca bir süre uyum içinde dayanışmayla bir arada tutmak, ancak neden yana oldukları konusunda asgari müştereklerde buluşturmakla mümkündür

(...) Artık, demokratik, laik, hoşgörülü, birbirlerinin farklılıklarına saygılı bir toplumun, asgari müştereklerini oluşturmak zorundayız.

(...) Günah keçisinin birleştiriciliği geçicidir ve uzun süre ona bel bağlamak da tehlikelidir

Ali Sirmen Cumhuriyet

------

FETÖ ile PKK'nın "aynı" olabilmesi mümkün mü!

-----

Bazı yorumcuları izliyorum; FETÖ ile PKK aynı şey deyip kestirip atıyorlar:

İkisi de terör örgütü..

İktidar da bu görüşte.. Söylem bu..

(...)

Sur'da, Cizre'de, Nusaybin'de, Şırnak'ta,Yüksekova'da barikatın arkasına girip askere, polise kurşun yağdıran 16, 17, 20, 25 yaşındaki teröristle...

Ankara'da, İstanbul'da tankın arkasına saklanıp halka ateş açan yüzbaşı, binbaşı, yarbay üniformalı teröristi aynı kefeye koyarsak..

O da terörist, o da terörist dersek..

Ne PKK'yı anlarız..

Ne FETÖ'yü..

Ne PKK yapılanmasını çözeriz ne Fethullah yapılanmasını..

Ne PKK'nın amacını anlarız ne FETÖ'nün..

Ne gencecik insanların dağa çıkıp neden PKK'ya katıldığına yanıt verebiliriz, ne gencecik insanların okullarına giderek, Işık Evleri'ne yerleşerek neden Fethullahçı olduklarına..

(...)

Etnik terör örgütleri var..

Dinci terör örgütleri var..

Taşeron terör örgütleri var..

Şiddetten beslenen terör..

Uyuşturucu bağlantılı terör örgütleri var..

Teröre tutkun terör örgütleri var..

FETÖ hiçbirine benzemiyor..

***

FETÖ devleti içerden kuşatmaya, karar mekanizmalarına yerleşmeye, önemli kalelerini (yargı, asker, polis, bürokrasi, eğitim, üniversiteler, siyaset, medya) ele geçirmeye odaklanmış bir örgüt..

Devleti ele geçirip milleti esir almayı hedeflemiş..

Amacı, iktidarı devirmekle sınırlı değil..

Amacı, devleti ele geçirmekle de sınırlı değil..

Amacı, devleti ele geçirip milleti şekillendirmek, formatlamak, yeni bir toplum yaratmak..

***

Devleti ele geçirmek..

Orduyu, polisi, yargıyı, bakanlıkları, bürokrasiyi istihbaratı ele geçirmekle mümkün..

FETÖ'nün bu sebeple..

Generalleri var, albayları, binbaşıları var..

Savaş pilotları var..

Valileri var..

Müsteşarları var..

Emniyet müdürleri var..

Genel müdürleri var..

Büyükelçileri var..

Hâkimleri var..

Savcıları var..

Avukatları var..

Yüksek yargıya yerleştirdikleri kadroları var..

***

Gelelim millet kısmına.. Yeni bir toplum yaratma projesine..

Bunun için..

Üniversiteleri var..

Liseleri, ilkokulları var..

Dershaneleri var..

Yurtları var.. Öğrenci evleri var..

Rektörleri, dekanları var..

Profesörleri, doçentleri, öğretim elemanları var..

Ortaöğretimde görev yapan on binlerce öğretmenleri var..

Mahalleden sorumlu ablaları, ağabeyleri var..

***

Bu devasa örgütlenmeye, bu devletin kılcal damarlarına kadar nüfuz eden yapıya PKK ile aynı deyip geçmenin mantığı yok..

(...) Dibine kadar gitmek zorundayız!..

Mehmet Tezkan Milliyet

+++++

Atı alan sınırı geçeli çok oldu

----------------

(...) Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü 2 gün önce yaptığı açıklamada "Türkiye ile Rusya arasında 'Suriye konusunda ciddi görüş ayrılıkları' var. Bir günde çözülmesi mümkün değil, görüşüyoruz" dedi.

 Eğer "görüş ayrılıkları" dediği konu Esad'ın gitmesi ise Rusya bunu zaten kabul etmiyor, eğer "Rusya'nın PYD-PKK'ya verdiği destek" ise PYD'nin istediği özerk bölgenin tamamlanması için az bir alan kaldı. 

 Suriye'de PYD'nin güçlenmesi ve ona arka çıkılması Türkiye'de PKK'nın da moralini düzeltti, şüphe yok ki sınırdan patlayıcı, silah ve militan desteği de alıyor. (Demirtaş'ın "Güneydoğu'da Suriye'dekinin aynı olacak" sözlerini hatırlayalım.)

 Bu nedenle bazı meslektaşlarımızın "PKK'yla mücadele 'silah bırakmaya hazırız' diyene kadar sürmeli" önerileri maalesef gerçek tablodan uzak görünüyor...

Güngör Mengi Vatan

+++++

FETÖMETRE!

-----

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Dışişleri Bakanı iken özel kalem müdürlüğünü yapan Büyükelçi de "FETÖ bağlantılı" şüphesiyle gözaltına alındı. İçişleri Bakanı Efkan Ala, "göreve geldiğimde 7000 istihbaratçıdan 6500'ü ve 81 ilin 74'ünün Emniyet Müdürü de FETÖ'cüydü" dedi. Ülkemizin neredeyse tamamın FETÖ'cü olma ihtimali yüksek(!) Bir alim, buluş adamı çıksa. FETÖMETRE aleti yapsa. Üfle FETÖMETRE'ye... Kaç FETÖPROMİL çıktı, bak. Yüzde 50'nin üstündeyse o darbeci FETÖ. FETÖPROMİL yüzde 50'nin altındaysa o himmetçi FETÖ!

Necati Doğru Sözcü

+++++

Sıra karşı devrime su taşıyan

sözde liberallere de gelmeli

----------

İktidarın, Atatürk ve devrimlerini ortadan kaldırabileceğine, laikliği yok edebileceğine, Türkiye'yi dönüştürebileceğine inanmasını çoğu eski solcu/sosyalist/komünist şimdinin sözde liberalleri sağladılar.

İktidar partisinin bilgili, görgülü, entelektüel kadroları yoktu.

Bu açığını Fethullah Gülen Cemaati ve bu sözde liberallerle kapattı.

Bu kesim 14 yıl boyunca AKP iktidarına payanda oldu.

Ama kendilerini hep "AKP'li olmamakla" savundular. Onlar için hukuk ve demokrasi önemliydi, askeri vesayetin kalkması, Cumhuriyet dönemi ile yüzleşilmesi ve hesaplaşılması esastı.

Aslında AKP'li olmaktan utanıyorlardı ve kendilerine göre "daha medeni, bilgili, entelektüel" buldukları cemaatle yakınlaştılar.

Birçok kirli operasyonu cemaatle birlikte yaptılar sonra da halkın beynini yıkamak için ekranları doldurdular.

Foyaları artık ortaya çıktı.

Bu kesim tümden cemaatle bağlantılıdır ama ne yazık ki utanmadan sıkılmadan aramızda dolaşmaktadır.

Türkiye'ye asıl büyük ihaneti yapan bir yandan AKP'yi güçlendirirken diğer yandan dinci faşist cemaatin lojistik desteğini sağlayan bu şarlatanların da mutlaka cezalandırılması gerekir.

Can Ataklı Korkusuz