Evli çiftler neden sevişmiyor?

Evlilikler aseksüelliğe gidiyor

Evli çiftler neden sevişmiyor?
12 Ağustos 2016 - 13:48
Yıllardır aynı yatakta birbirine dokunmadan yatan da var, başlangıçtaki aktif cinsel yaşamlarına rağmen artık iki yabancı olan da... Sadece çiftlerin beyanları değil, uzmanların araştırmaları da gösteriyor ki evli çiftler giderek daha az sevişiyor ve evlilikler aseksüelliğe doğru gidiyor. Nedenini sorduk ve çarpıcı yanıtlar aldık.



Başlığa bakıp “Bu doğru değil, biz çok sevişiyoruz” diyorsanız, ya kendinize karşı dürüst olun ya da bu haberin konusunun siz olmadığını unutmayın. Ama karıştırmayın lütfen, cinselliğin zaman zaman kesintiye uğraması veya azalması değil sözünü ettiğimiz. Nadir yaşanması ya da hiç olmaması... 



Son yıllarda yapılan araştırmalar ve uzmanların klinik gözlemleri, çiftlerin evliliklerinin ilk yıllarının ardından birbirlerini cinsel yönden çekici bulmadıklarını, seks yapmadıklarını ve ikili ilişkilerinde aseksüelliğe doğru gittiklerini gösteriyor. Aile Sağlığı Araştırma Derneği’ne göre Türkiye’de her 10 kadından 8’i cinsel bakımdan tatmin olamıyor, her 10 erkekten 7’si performans sorunu yaşıyor. Neden? Bıkkınlık mı? Hayat mücadelesi ikili ilişkileri çıkmaza mı sokuyor? Çaresi yok mu? Başka bir soru da şu: Bu sorun hep var mıydı yoksa vardı da dillendirilmiyor muydu? 



Aile Sağlığı Araştırma Derneği Başkanı Prof. Dr. Halim Hattat, “Cinsellik iyi olduğunda çifti duygusal ve ruhsal olarak, fiziksel tatminin çok ötesinde birbirine bağlıyor” diyor. Ancak günümüzde özellikle genç çiftlerde aseksüel evliliklerin giderek çoğalması dikkat çekiyor. Avrupa Cinsel Sağlık Birliği’nin 2003-2009 arasında telefon danışma hatlarını arayan 2 bin 500 evli çifti ele alan araştırmasında, her 3 çiftten birinde uyumsuz cinsel istek sorunu görülüyor. Aynı çalışmanın bir başka sonucuna göre; evli çiftlerin yüzde 20’si yılda 10 kezden daha az seks yapıyor. Cinsel isteksizlik, Avrupa ve Türkiye’de cinsel sağlık danışma hatlarına başvuruda artık en yüksek sıralarda yer alıyor. 



YABANCI OTORİTELER HABERTÜRK’E YORUMLADI



'ÖFKE DUYGUSAL BOŞANMA NEDENİ'

Dr. Ignacio Moncada Iribarren (İspanya Cinsel Sağlık Araştırma Der. Bşk.) 



“Zamansızlık ve ilişkilerde yaşanan günlük sorunların cinselliğe etkisi büyük. Seksin sona erdiği çiftlerde; dokunma, öpüşme ve diğer fiziksel yakınlaşmalar da son buluyor. Böyle olunca eşler birbirlerinden duygusal olarak da uzaklaşıyor. Genellikle eşlerden biri sorunu geçici bir durum gibi algılıyor ve eşi için ‘Çok stresli, çok çalışıyor’ gibi bahaneler buluyor. Ama bir süre sonra öyle olmadığını görüyor ve huzursuzluk duymaya başlıyor. Evlilik mekanik bir hal alınca arkadaşlık da bitiyor. Öfkeyle birlikte duygusal boşanma süreci geliyor. Bu durumda mutlaka bir uzmana başvurulması gerekiyor.” 



'SADECE PSİKOLOJİK DEĞİL'

Prof. Dr. John Dean (Avrupa Cinsel Tıp Akademisi Bşk.) 



“Evlilikteki cinsel sorunların sadece psikolojik olduğunu düşünmemek gerekiyor. Özellikle ilerleyen yaşla daha sık görülen hormonsal, sinirsel, nörolojik sorunlar ve altta yatan diğer hastalıkların tedavi edilme süreci, cinselliği ciddi etkiliyor. Örneğin erkekte kolesterol yüksekliği, şeker gibi hastalıklar nedeniyle sertleşme sorunu olabileceği gibi, testosteron seviyesinin düşmesi nedeniyle de cinsel isteksizlik görülebiliyor. Önemli olan tedavi için başvurmak...” 



BUNLAR CİNSELLİĞİN DÜŞMANLARI 



* Günlük stres, yorgunluk, iş-aile-ev hayatındaki sıkıntılar. 

* Altta yatan hastalıklar (Diyabet, yüksek tansiyon, kolesterol, MS, depresyon, prostat hastalıkları vb.) ve geçirilen ameliyatlar... 

* Kullanılan ilaçlar (bazı antidepresanlar vb.) 

* İlişkideki duygusal problemler.

* Yanlış cinsel bilgiler ve şehir efsaneleri.

* Yaşam tarzı yanlışları. (Kötü beslenme, hareketsiz bir yaşam, kilo fazlalığı, sigara-alkol kullanımı vb.) * Cinsel sorunlar. (Kadınlarda vajinismus, orgazm sorunu, isteksizlik; erkeklerde erken boşalma, sertleşme sorunu, cinsel isteksizlik vb.)

* Cinsellikle ilgili arzu, düşünce ve hisler ile cinsel sorunları partnerle paylaşmama. 

* Rutin, heyecandan ve duygusal yakınlıktan yoksun bir cinsel yaşam.



CİNSEL İSTEKSİZLİK TESTİ 



Vereceğiniz yanıtlar ilişkinizi daha ayrıntılı gözden geçirmenize yardımcı olacak. Ayrıca sonucu doktorunuzla paylaşabilirsiniz... Evet Hayır 



1. Ya eşiniz seks modunda olursa korkusuyla yatağa ondan daha erken veya geç mi gidiyorsunuz? 



2. Yatakta eşinizin size dokunmaya başlamasından korkarak, dikkatle uzakta mı yatıyorsunuz? 



3. Seksi istemiyor, eşinize sadece suçluluk hissiyle mi karşılık veriyorsunuz?



4. Eşinizle seks hakkında sık sık tartışma yaşıyor musunuz?



5. Seks sıklığınızın azalmasıyla ilgili birbirinizi suçluyor musunuz?



6. Eşinizin sekse ilgisizliği karşısında kırgın, depresif veya kızgın hissediyor musunuz?



7. Seks yaşantınız eşinizden duygusal olarak uzaklaşmanıza neden oluyor mu?



8. Eşinizin sizi hâlâ sevip sevmediğini merak ediyor musunuz? 



9. Çekiciliğinizi sorguluyor musunuz? 10. Eşinizi planlarınıza dahil etmediğiniz oluyor mu? 



11. Reddedilmeye karşı etrafınıza duygusal bir duvar örüyor musunuz? 



12. Her şeyi denediğiniz halde eşiniz cinselliğin sizin için önemini kavrayamıyor mu? 



13. Cinsel heyecan ve arkadaşlık için eşinizden başka birini düşünüyor musunuz? 



14. Eşiniz bu kadar seks fanatiği olmasa, daha fazla seks isteyeceğinizi düşünüyor musunuz? 



15. Yorgunluktan sekse ilginizi kaybettiğinize inanıyor musunuz? 



Değerlendirme: 5 ve daha fazla soruya “Evet” diyorsanız, evliliğiniz aseksüellik riskinde demektir!



DÜNYADAN ARAŞTIRMALAR



* Oxford Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde yapılan 2005 tarihli bir çalışma 1960’tan 2000’e kadar boşanma oranlarında büyük artış olduğunu gösteriyor. Bunların yarıdan fazlasında boşanma nedeni cinsel sorunlar... * Dünyada her 3 yetişkinden biri en az bir cinsel sorun yaşıyor. (Dünya Sağlık Örgütü) 

* Journal of Urology Dergisi’nde 2004 yılında 27 bin 500 kadın üzerindeki bir araştırma, kadınların yüzde 39’unun en az bir cinsel sorun yaşadığını gösteriyor.

* 2008 yılında Journal of Sexual Medicine Dergisi’nde 13 bin kadın üzerinde yapılan bir araştırma, kadınların yüzde 70’inin tam olarak tatmin olmadığına işaret ediyor. 

* Avrupa Cinsel Sağlık Birliği’ne göre 2003 2009 arası telefon danışma hatlarını arayan 2500 evli çiftten yüzde 20’si yılda 10 kezden daha az seks yapıyor. 



'KADIN CİNSELLİKTEN DAHA ÇABUK VAZGEÇİYOR'

Prof. Dr. Halim Hattat, kadınların cinsellikten daha çabuk vazgeçtiklerini söylüyor. Özellikle kapalı aile yapısında büyüyen kadınların, “Seksi erkek başlatır, kadının çok istekli olması fena görülür” gibi yanlış inanışlar nedeniyle cinselliklerini ifade edemedikleri görülüyor. “Türk kadınlarında kendi cinselliğini ifade etme sorunu olduğu için bu konuda konuşmaktan kaçınıyorlar” diyen Hattat, Aile Sağlığı Cinsel Danışma Hattı’nı arayanların yalnızca yüzde 10-20 gibi küçük bir oranını kadınların oluşturmasının bunu ispatladığını söylüyor. 



DÜZENLİ CİNSELLİK GENÇ GÖSTERİYOR

Araştırmalar, düzenli bir cinselliğin, vücut kimyasallarını dengeleyerek kişiyi genç gösterdiğini ortaya koyuyor. Örneğin haftada 2 kez seks bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Aynı sıklıkta seks yılda neredeyse 21 bin kilojul enerjiye denk geliyor, bu da yaklaşık 80 km koşmaya eşdeğer. Seksin tüm bunların yanında kan dolaşımını hızlandırıcı ve ağrı dindirici özelliği de bulunuyor. 



HORMONLAR AZALDIKÇA

Araştırmalar, cinsel sorunların yüzde 70’ten fazlasının organik nedenli olduğunu gösteriyor. Âşık olanın beyninde, mutluluk hormonları olarak bilinen dopamin ve serotonin artıyor. Bunlar, kadında da erkekte de cinsel arzuyu artıran hormon olan testosteronu tetikliyor. Bu, ilişkinin başlarındaki yoğun seksin açıklaması... Yıllar geçtikçe hem hormonsal hem de damar-sinir sistemi kaynaklı nedenlerle cinsel uyarılma ve tatmin sürecinde değişimler yaşanıyor. 5-7 yıllık sürenin ardından hormonlar azaldıkça, psikolojik etkenler devreye giriyor ve evliliğe yenilik katmak gerekiyor... 



MUTLU BİRLİKTELİK ÖNERİLERİ 



* Pozitife odaklanın. Birbirinizden sıkıldığınızda eşinizin sevdiğiniz yönlerini düşünün. 

* Kendi mutluluğunuzun sorumluluğunu alın ve her şeyi karşı taraftan beklemeyin. 

* Tutkuları paylaşın ve ortak ilgi alanları oluşturun. 

* İlişkide saygıyı ihmal etmeyin. 

* Empati kurun ve düşünceli olun. 

* Birbirinize mümkün olduğunca sık dokunun.

YORUMLAR

  • 0 Yorum