Haçlı'ya yeni bakış

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB ülkelerinden arka arkaya gelen Türkiye karşıtı tavırlara karşı tepkisini “Haçlı” vurgusu yaparak göstermeye başladı.

Haçlı'ya yeni bakış
28 Mart 2017 - 12:58
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Vatikan'da bir araya geldiğini hatırlatan Erdoğan "Bu gelişmeler bir şeyi çağrıştırıyor. Hayırdır ya hu, Vatikan'da niye bir araya geldiniz? Papa ne zamandan beri AB üyesi oldu? Haçlı ittifakı kendini eninde sonunda gösterdi" diyerek gösteriyor tepkisini.

Erdoğan’a göre karşımızda AB ülkeleri yok artık, Haçlı İttifakı var.

Hükümetin ve Cumhurbaşkanının gerek eylem ve gerek söylem olarak “Haçlı ittifakına”  tepki gösterme çizgisine gelmesi bize ister istemez “eski günleri” hatırlatıyor.

Medeniyetler ittifakı toplantılarında, AB’ye şirin gözükme sürecinde katıldığımız toplantılarda yapılan konuşmalar geliyor hatırımıza.

Ve hiç unutamadığımız bir konuşmayı da Sayın Cumhurbaşkanı, Avrupa Konseyi Parlamenterler Konseyi’nde 6 yıl evvel yapmıştı.

Erdoğan, karşısında Haçlı ülkelerini topluluğunun bütün ülkeleri bulunurken Haçlı Seferleri övmüş ve şöyle demişti:

''Haçlı Seferleri, iki kültürün, iki medeniyetin, iki dinin karşı karşıya gelmesinden ziyade, birbirini tanıması, birbirini anlaması ve birbirinden etkilenmesi sonucunu da doğurmuştur. Bilimde, sanatta, mimaride, dilde, musikide, günlük yaşam alışkanlıklarında, hatta yeme-içme kültürlerinin transferinde Haçlı Seferleri son derece etkili olmuştur. Bugün, Batı medeniyetinin temellerinde de Doğu medeniyetinin temellerinde de bu karşılaşmanın etkisini hiç kimse inkâr edemez.

Haçlı Seferleri tarihi, sadece savaşlar, çatışmalar tarihi değil, aynı zamanda bir kültürel etkileşim, yakınlaşma, birbirini doğrudan tanıma tarihidir. Nitekim birbiriyle savaşan ordular, savaşın hemen ardından ticari faaliyetlere başlamışlar, malların mübadelesi süreciyle birlikte kültürlerin mübadelesi sürecini de başlatmışlardır. Avrupa tarihi bundan hiç farklı değildir. Tarihi, artık savaşlar, çatışmalar, kamplaşma ve kutuplaşmalar üzerinden okuyamayız. Tarihi savaşlar üzerinden okuyanlar, geleceği barış üzerine inşa edemezler. Haçlı Seferlerini derin hafızasından silemeyenler, kendi toplumlarına da bölgelerine de dünyaya da barış ve hoşgörü vaat edemezler.”

Sayın Erdoğan 6 yıl evvel yaptığı konuşmada Haçlı Seferlerinin Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında etkileşim doğurduğunun vurgulayarak herkesi şaşırtmış ve bu seferlerin derin hafızamızdaki izlerini silmemiz gerektiğini” de anlatmıştı.

Oysa “benim gibi düşünenler”, Haçlı Seferlerinin derin hafızamızdaki yerini asla silmediler, unutmadılar, unutturmadılar. Hatta Müslüman topraklarında bugün yaşadığımız emperyalist kıyımın şifrelerini çözmek için Haçlı Seferlerinin tarihsel kodlarını çözmek gerektiğini söylediler.

Sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan da, Avrupa ülkelerinden Türkiye karşıtı politik eylemlerin dozu yükselince ve Vatikan’a koşup, Papa’nın karşısına dizilen AB liderlerini görünce “Haçlı ittifakı gerçek YÜZÜNÜ gösterdi” diye tepkisini ortaya koydu.

Oysa o YÜZ her zaman aynıydı, her zaman yerli yerindeydi, her zaman Haçlı ruhunun gereğini yerine getiriyordu.

Geç de olsa “bu YÜZÜ” görmek önemlidir.

YORUMLAR

  • 0 Yorum