"MR çektirmede dünyada birinciyiz, radyologlar tükenmişlik sendromunda"

"Hasta yoğunluğu tetkik ve görüntü kalitesini olumsuz etkiliyor" Antalya’da düzenlenen 38. Ulusal Radyoloji Kongresi’ne katılan Türk Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Tamer Kaya Türkiye'de MR ve tomografi tetkikinin kullanımını değerlendirdi.

"MR çektirmede dünyada birinciyiz, radyologlar tükenmişlik sendromunda"
08 Kasım 2017 - 09:06
Vatandaşların doktorlara güvenmediğini belirten Kaya, bu yüzden Türkiye'nin MR tetkikinde dünyada birinci sırada olduğunu söyledi. Mamografi tetkiklerinde de anormal yükselişin radyologlarda tükenmişlik sendromu yaşattığına vurgu yapan Kaya, radyologların 2 dakikada bir tetkik okumak zorunda kaldığını öne sürdü.

Habertürk'ten Öznur Karslı'nın haberine göre, MR tetkikinde dünyada birinci olan Türkiye’de kişi başına düşen MR cihazı sayısı OECD ülkelerinin ortalamasının altına düştü. Bu çelişkili durumdan en fazla etkilenen meslek grubu radyologlar oldu. Bir MR cihazı Türkiye’de 150 hastanın işlemini yaparken, bu rakam Avrupa’da 20. İki dakikada bir tetkik okuyan radyologların yüzde 5’i tükenmişlik sendromunda ve işini yapmak istemiyor. Doktorun elle ve dinleyerek yaptığı muayenesinden daha çok MR ve tomografiye güvenen Türk halkı en çok bel ve baş ağrısı için MR istiyor. Yoğunluk nedeniyle bazı görüntüleme tetkikleri randevusu kamu hastanelerinde gece yarısından sonraya veriliyor.

Hekim muayenesi tatmin etmiyor

Radyolojik tetkiklerin bu kadar çok olmasının ilk nedeni hasta talebi. Hastalar MR ya da tomografi çektirmeden yapılan teşhise güvenmiyor. Hasta memnuniyetini düşürmek istemeyen klinisyen hekimler hastayı görüntüleme tekniklerine yönlendiriyor. Ancak kısa zaman dilimlerine sıkıştırılan tetkikler yetersiz kalıyor, görüntülerin kalitesini düşürüyor. Almanya, Japonya gibi ülkelerden alınan cihazların kalitesinde sorun olmasa da hasta yoğunluğu tetkik ve görüntü kalitesini olumsuz etkiliyor.

Antalya’da düzenlenen 38. Ulusal Radyoloji Kongresi’ne katılan Türk Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Tamer Kaya, görüntüleme tetkikleri arasında en fazla kullanılanın meme kanseri taramasında kullanılan mamografi olduğunu belirterek, tetkik yoğunluğu hakkında şu bilgileri verdi: “Teknisyenler gece çekim yapıyor. Hekim arkadaşlarımız ise bir sonraki gün okuyor. Hastalara gece rutin sağlık hizmeti veriliyor. İdeal olan bir ülkenin günlük şifte dönmesi. Gelişmiş ülkelerde düzen böyle değil. Check- up, mamografi, akciğer kanserinde kişi belli bir yaşı geçmediyse ve sigara içmiyorsa tarama amaçlı tomografi yapılmaması gerekiyor. Mamografide sıklık var. Mamografinin 40 yaşın üstünde ve 2 yılda bir yapılması gerekiyor. Normları biz zaten koyuyoruz. Özellikle tomografi gibi yöntemleri, gerekmedikçe ‘Acaba bir şey var mı?’ diye istemek riskli.”

Kaya, gereksiz mamografi ve tomografi tetkikleriyle ilgili olarak “Özellikle 0-40 yaş altı hastaların gereksiz mamografi ve tomografi tetkikleri yapması radyasyon açısından çok zararlı ve tehlikeli. Radyologların belirli zamanları vardır. Gereksiz tetkik olduğunda hem radyologların hem de bu tür kontrole ihtiyacı olan hastaların zamanları boşa harcanmış olur” dedi.

‘Özel hastaneler fazla tetkik isteyebilir'

Kaya, “Özel hastaneler bu işlemler için SGK’dan ücret alıyor. Suiistimal söz konusu olabilir. Ancak denetleme mekanizmaları da var, her zaman oto kontrol altındayız. Sağlık hizmeti hassas bir konu. Biraz fazla istek yapılabilir. Mesela SGK anlaşmalı bir kurum SGK ile tetkiklerde fazla rakam üzerinden anlaştıysa, kotasını doldurmak için tetkik isteklerini artıracaktır” diyor.

Haberin devamını okumak için tıklayın: 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum