NASA'dan Titan'a Denizaltı Gönderme Hamlesi

Satürn’ün en büyük ve yoğun atmosfere sahip tek doğal uydusu olan Titan, yaşadığımız gezegen dışında yüzeyinde kararlı sıvı yer alan tek gökcismi olarak bilinmektedir.

NASA'dan Titan'a Denizaltı Gönderme Hamlesi
30 Mart 2017 - 23:40
25 Mart 1655 tarihinde Christiaan Huygens uyduda, büyük su kütleleri halinde görünen okyanusların, metan gazının sıvı hali olduğu tespit edilmiştir. Yine oldukça kalın bir atmosfere sahip olan ve Dünya’nın ilk dönemlerine benzetilen uydu, NASA tarafından gönderilen uzay aracı sayesinde çok daha yakından incelenmeye başlamıştır.

Uzay aracı ve NASA verilerine göre uyduda canlıların olabileceği düşünülürken özellikle su kütlelerinde deniz canlılarının yaşadığı düşünülüyor. Öyle ki Terraforming olarak adlandırılan ve Dünyalaştırma, yeryüzü şekillendirme olarak da bilinen çalışma alanında, tasarılar arasında yer alan uydulardan biri de Titan’dır. Dünyalaştırma ya da yeryüzü şekillendirme olarak adlandırılan bu olay ise henüz uygulamada olmasa da gezegen ya da uyduların Dünya’ya benzetilmesi yani insan yaşamına uygun haline getirilmesi olarak tanımlanıyor.

NASA Titan’a Denizaltı Göndermeyi Düşünüyor

Yukarıda kısaca Titan ve Dünyalaştırma projesi hakkında bilgi verdikten sonra geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir habere değinmek istiyoruz. Discovery’de yayınlanan haberde NASA’nın, Titan’ın sahip olduğu atmosfer ve yüzeyinde yer alan okyanuslar nedeniyle daha yakından incelenmesi gerektiğini ve bu amaçla uyduya bir denizaltı gönderileceğini söyleniyor.

Titan’ın Dünya ile benzer koşullara sahip olması ve hatta hem atmosfer yoğunluğu hem de azot oranı nedeniyle Dünya’nın ilk dönemelerine benzemesi bu çalışma açısından önem taşıyor. Yukarıda da söz edildiği gibi uyduda yer alan büyük su kütleleri, metan gazının sıvı halinden oluşurken Titan’ın büyük sırrının keşfedilebilmesi için denizlere girilmesi gerektiği düşünülüyor.

Peki, Titan neden daha yakından incelenmeli?

Titan, Güneş sistemimizde yer alan gezegen ve diğer uydulardan farklı olarak Dünya’dakine benzer bir şekilde su döngüsüne sahiptir. Bir anlamda yaşama elverişli koşulların yer aldığı bu uydu da hali hazırda sahip olduğumuz imkanlar ile yaşayamıyor olsak da bulunacak canlı bir organizma, insanlığın yüzyıllardır süregelen arayışının çok daha geniş bir alana yayılmasını sağlayabilir.

YORUMLAR

  • 0 Yorum