Suudiler de Kürdistan peşinde

Hatırlayın, kısa süre önce teröre karşı, 34 İslam ülkesinin katılıyla İslam Ordusu kurulmuştu.

Suudiler de Kürdistan peşinde
31 Ağustos 2016 - 16:22 - Güncelleme: 31 Ağustos 2016 - 22:17
Muharrem Bayraktar yazdı

Bu ordu, “Kuzeyin Gök Gürültüsü” adı altında çok iddialı tatbikatlar yapmış ve hatta İslamcı yandaş medyada “ABD’nin korkulu rüyası diye” haberler yapılmıştı.

İslam ordusunun merkez karargâhı Suudi Arabistan’ın Riyad şehir idi.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, yanına genelkurmay başkanı Hulusi Akar’ı alarak “İslam ordusunun karargâhına gitmiş, Suudi generallerle pozlar vermişti.

Suudi merkezli bu orduya büyük umutlar bağlayanlar, 15 Temmuz darbesinde Suudi rejiminin de parmağı olduğu gerçeğiyle şok oldular. Başbakan Binali Yıldırım “Suudi rejiminin darbeye finans desteği verdiği söyleniyor, doğru mu?” sorusuna verdiği cevapta “Ateş olamayan yerden duman çıkmaz” diyerek Riyad’ı hedef gösteriyordu.

Türk hükümetinin darbede parmağı olduğu kuşkusunu taşıdıkları Suudilerle hiçbir şey olmamış gibi “İslam ordusu ittifakını” devam ettirmelerini beklemek ahmaklık olur.

Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Akar, Riyad’da kralın yanında iken kendisini karşılayanlar arasında bulunan Kraliyet Danışmanı General Enver Macit Eşki, daha önce yaptığı bir açıklamada “Türkiye’den de toprak alınarak Büyük Kürdistan’ın kurulmasının şart olduğunu söylüyordu.

İlginçtir Macit Eşki’nin bu açıklamasını, İsrail Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürlüğü koltuğuna oturması beklenen Dore Gold ile Suudili Eşki, geçtiğimiz yıl gerçekleştirdikleri görüşmelerde varılan sonuçları, Washington'da yapılan toplantıda dünya kamuoyu ile paylaşmıştı.

Yani Suudi general “İsrail’le, Kürt devleti kurulması konusunda uzlaşıda bulunduk”

diyordu.

Suudi kralının danışmanı olan generalin açıklamalarından satır başları şöyle:

"Bu açıklama bir talep değil, daha ziyade bugünkü gelişmelerle ilgili öngörüm. Zira talep Kürtlerden gelecek. İran, büyük Fars devletini, Türkiye ise Osmanlı İmparatorluğu'nu restore etmenin peşinde. Diğer yandan da Irak, Kuveyt'i tehdit ediyor. Bu ülkelerin liderleri, mevcut politikalarına devam edeceklerse,  kaçınılmaz olarak bağımsız Büyük Kürdistan kurulacak ve İran, Türkiye ve Irak'ın planlarını bozacak.

Bu ülkeler, Kürtlerin İran, Türkiye ve Irak'ın elindeki topraklarının yüzde 30'unu, Suriye'nin de yüzde 18'ini alması durumunda, 42 milyonluk ciddi bir devletin oluşacağını çok iyi biliyor. Bu sorunu barışçıl yollarla çözmeleri gerekiyor. Tüm ülkelerin Kürtleri birleşip kendi ülkelerinin kurulmasını talep ederlerse savaş olmayacak, her şey barışçıl şekilde çözülecektir. Böylece bölgede kriz de sona erecek.

Kürtler, gerçekten de bağımsızlık isterlerse kimse onlara engel olamaz. Kürtler İran'da baskı ve ayrımcılıktan muzdarip. Türk hükümeti ise halen onları ulusun içine almaya hazır değil.  Suriye'de Kürtler öldürülüyor. Iraklı Kürtler’in sorunu da çok büyük, onlar yarı bağımsız devletlerini kurmaya başladılar bile ve bu devlet, tam bağımsız bir ülkeye dönüşecek.” (Rudaw. 19 Haziran 2015)

Suudilerin, “İsrail’le, Türkiye’den de toprak kopararak kurulacak bir Kürt devletinin kurulması için anlaştık” demesinden aylar sonra, gittik, Suudilerin kontrolündeki İslam ordusuna yamandık!

Siyonist İsrail ve Vehhabi Suudi rejiminin kurmayı hedeflediği Büyük Kürdistan’ın aslında İsrail’e entegre olacak Büyük İsrail’in bir parçası olma projesinden başka bir şey değil.

Koşar adım Suudi kralının yanına gidenler, Suudi kralına “danışmanı tarafından yapılan Kürdistan açıklamasının hesabını sorması gerekirken, “kimin toprağını alıp kime verip de devlet kuruyorsunuz” diye sormaları gerekirken bu aşiret bozuntularının kıytırık ordularında manga olmayı zevkle kabul edince bugün “darbede Suudi parmağı da olabilir” diye dövünüyorlar.

Uyguladıkları politikalarla 650 kilometre Suriye toprağını PYD’nin eline geçmesine sebep olup, sonra da 50 kilometre uzunluğunda Cerablus’a asker sokarak bu büyük oyunu bozacaklarını sananlar fena yanılıyorlar.

Bu yazıyı kaleme aldığım sırada ABD’den “Cerablus’ta çatışan taraflar derhal çatışmayı durdursun” açıklaması geliyordu.

Carablus’a girerken arkamızda olduğunu sandığımız ABD’nin hangi amaçla arkamızda olduğu, çok yakında “Ey Türk askeri! Misyonunu tamamladın, geri dön marş!” demeye hazırlandığı, Büyük İsrail’le müttefik Büyük Kürdistan’ın kendi ellerimizde adım adım kurulmaya doğru gittiği açık açık ortaya çıkıyor

YORUMLAR

  • 0 Yorum