Mustafa ÖZBEY

Mustafa ÖZBEY

[email protected]

Inception Filmi Gerçek Mi Oluyor?

28 Ekim 2017 - 13:07




Bilim Adamları Yaşanmamış Bir Anıyı, Olmuş Gibi Beyine Yerleştirdi

Yakında bir erkek laboratuvar faresi sabah, bir dişi laboratuvar faresi ile güzel bir akşam geçirdiğini düşünerek kalkacak ama bu aslında hiç yaşanmamış olacak. Nasıl mı?

Bilim adamları aslında yaşanmamış bir anıyı sanki yaşanmış gibi bir farenin beynine yerleştirmeyi başardı.

Bir anıyı ya da bir düşünceyi bir insanın beynine sanki yaşanmış gibi yerleştirmek. En uçuk bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibi görünen bu teknoloji, gelecekte mümkün olabilir.

Olmayan bir şeye inanmak

Geçtiğimiz ay, MIT Üniversitesi Nörologlarından Steve Ramirez ve arkadaşları tarafından, Journal Science’da bir bu konuda bir çalışma yayımlandı. Çalışmaya göre bilim adamları spesifik bir anıya ilişkilendirilmiş beyin hücreleri üzerinde oynayarak bu anıyı değiştirmeyi ve farenin olmayan şeylere olmuş gibi inanmasını sağlamayı başardı.

Bunun insan üzerinde uygulanması yakın bir zamanda olmayacak olsa da, prensipte bunun mümkün olduğunu göstermiş oldu. Bununla birlikte bir anıyı derinlere gömmek ve istendiğine geri çağırmak da mümkün olacak.













Çalışmaya katılan, Pensilvanya Üniversitesi Bilgisayarsal Hafıza Laboratuvarı direktörü Michael J. Kahana “Bu uygulamanın insanda da faredeki gibi başarılı olacağına inanmamız için birçok sebep var” diyor.

Çalışmaya katılan araştırmacılar istenen anının beyine yerleştirilebilmesinin birçok gelişme için bir mihenk taşı olacağını düşünüyor. Bu çalışma, travma sonrası stres bozukluğu gibi bazı duygusal problemlerin ve istenmeyen anıların çözümüne ışık tutabilir.

Bu fare deneyinin ilk adımı geçen yıl atılmış. Ramirez ve arkadaşları, farenin beyninde bir anıyı, beynin ilgili hücrelerini etiketleyerek izole etmişler. Daha sonra istedikleri zaman, bu nöronlara ışın tutma suretiyle, onları yeniden aktive ederek bu anıyı geri getirmişler. Yeni çalışmada ise nöronları yapay olarak uyararak birbirleri ile bağlantıları olmayan olaylar ve ortamlar ile ilgili bağlar kurarak, yaşanmamış anıyı yaşanmış gibi farenin beynine yerleştirmeyi başarmışlar.

Bunu yaparken optogenetics denen bir teknik kullanmışlar. Optogenetics, yaşayan bir canlıda belirli beyin hücrelerinin aktivitelerinin ışık kullanarak açılıp kapanması tekniği. Optikal ışık farenin hipokampüs denen beyinde anıların oluşturulduğu bölümüne uygulanıyor.













İnsanda yanlış hatırlama sıklıkla kişinin olaydaki bir detayı başka bir şeyle değiştirmesinden kaynaklanıyor. Bazen bu karıştırmalar anahtarınızı masanın üzerinde bıraktığınızı zannederken onları kapının üzerinde bulmak gibi çok önemsiz olabiliyorken bazen de mahkemede masum bir insanın tüm hayatını mahvedecek kadar önemli olabiliyor.

Ramirez bu konuda çarpıcı bir örnek veriyor. Avustralya’da bir psikolog işlemediği bir tecavüz suçundan tutuklanıyor. Fiziki olarak kurbanın tarifine tam uysa da masum olduğunu ispat edecek çok güçlü bir kanıtı var. Psikolog tecavüz sırasında bir televizyon kanalında canlı yayında konuşuyor. Tecavüz mağduru da aslında tecavüz olayının hemen öncesinde bu programı izlediği için onu tecavüzcü olarak tarif ediyor ve tecavüz eden kişinin de bu tarife çok uyduğundan çok emin.













Kırmızı oda deneyi

Deneyde bilim adamları fareye, belli odalar ve bölümler ile ilintili anılar yüklüyorlar. Fare önce kırmızı duvarlı bölüme konuyor. Etrafı koklayarak hafızasına alırken birden ayaklarında bir elektrik şoku hissediyor. Ertesi gün fare tekrar aynı odaya konduğunda bir elektrik şoku verilmemesine rağmen bir önceki tecrübesini hatırlayıp korku ile donuyor.

Daha sonra bilim adamları farenin yaşadığı kötü tecrübe ile ilgili nöronları yapay olarak uyararak bu kötü anıyı istedikleri zaman geri çağırıp çağıramayacaklarına bakmışlar. Fareyi mavi bölmeye koymuşlar ve fare korkusuzca etrafı incelemeye başlamış. Ancak elektrik şoku verilmediği halde bilim adamları ilgili nöronları aktive ettiğinde fare kötü anıları hatırlayıp yine korku içinde donmuş.

Bir sonraki deneyde, bilim adamları fareye olmamış bir şeyi olmuş gibi yükleyip yükleyemeyeceklerine bakmak için yeni bir fareyi, hiç bir şok vermeden kırmızı odayı keşfetmesi için koymuşlar. Ertesi gün mavi odayı keşfetmesi için koymuşlar ve fareye elektrik şoku ile kırmızı odayı hatırlatan bir uyaran vermişler. Fareye kırmızı oda ile ilgili hatalı bir anı yükleyip yüklemediklerini görmek için daha önce elektrik şoku vermeden koydukları kırmızı odaya geri koyduklarında farenin elektrik şoku verilmiş gibi donduğunu görmüşler.

Kaynak



YORUMLAR

  • 0 Yorum