Ekim ayında yapılacak Cumhurbaşkanı seçimi anketlerinde geride olan ana muhalefet lideri Cumhuriyetçi Türk Partisi(CTP) Genel Başkanı, Enosisçi AKEL işbirlikçisi, Kıbrıs Türk halkını yok etmeyi hedefleyen Rum tezlerinin KKTC acentesi Tufan Erhürman, siyasi tarihimizde görülmemiş sığlık ve fırsatçılıkla düzenli bir şekilde rakibi Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı mesnetsiz iddialarla karalayarak, algı yaratarak geçmeye, alt etmeye çalışıyor. Ülkemizin en büyük demagoglarına sahip CTP’nin Genel Başkanı Erhürman, ‘Yes be annem’, ‘Barra be Denktaş’ gibi geçmişteki iğrenç karalama geleneğini sürdürüyor. Geçmişte başlarına ne gelse Denktaş’tan bilen ve her fırsatta Denktaş’a saldırmayı maharet bilen CTP’nin Başkanı Erhürman geçmişteki siyaseti aratmayacak şekilde, aynı yöntemlerle bu kez Tatar’a saldırıyor. Tufan Hoca aklını Cumhurbaşkanı Tatar’la bozdu! desem yanlış olmayacaktır. Erhürman’ı izleyenler Cumhurbaşkanı Tatar’la ilgili bol bol boş nutuk attığını;ne var ki KKTC’nin bekası ve bölgemizi ilgilendiren güncel konularda ise ortaya elle tutulur bir fikir ve duruş ortaya koyamadığını görecektir. Abartmıyorum; Erhürman sabah Cumhurbaşkanı Tatar’la kalkmakta akşam Onunla yatmaktadır. Halihazırda sadece Cumhurbaşkanı Tatar’a ve Türkiye’ye saldırmaya odaklanan Erhürman’ın yaygara çıkarmak dışında,halkımıza liderlik yapamayacağını net bir şekilde ortadadır. Anavatan Türkiye’nin desteklediği iki devletli çözümü, ‘çözümsüzlük’ olarak nitelemesi ve ‘abuk sabuk’ fikirler diye karalaması kabul edilir değildir.
Erhürman’ın ‘olmayacak duaya amin’ diyerek, ‘dostlar alış verişte görsün’ zihniyetiyle yürüttüğü siyaset gerçeklikten ve samimiyetten uzaktır. İnandırıcı olmayan, kandırmaca ve boş diyaloglara Kıbrıs Türk halkının karnı toktur ve Ekim’de Tufan Hoca’ya gereken dersi verecektir. Erhürman, geçtiğimiz Salı günü KKTC ve Türkiye’nin Kıbrıs sorununda, Rum-Yunan ikilisinden taraf olduğu için müdahil olmasını kabul etmediği AB’nin özel temsilcisi Johannes Hahn ile görüştü.
4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dan, teslimiyet, taviz ve emperyalist Batı’ya biat bayrağını teslim alan Erhürman’ın, Annan Planı referandumu sonrasında Kıbrıs Türk halkına verdiği sözleri bugüne kadar yerine getirmeyen AB’nin temsilcisi ile görüşmesi teslimiyetin yeni bir örneği olarak kayıtlara geçti. Erhürman Cumhurbaşkanı seçilirse izleyeceği gerçekleşmesi mümkün olmayan, defalarca denenmiş, sonuç alınamadığı için iflas etmiş federasyon siyasetini Hahn’a da anlattı.
Kıbrıs sorununun çözümünde Rum tarafının uzlaşmaz tutumu ve esas hedeflerini görmezden gelen, hayallere dayalı, ada gerçeklerinden uzak fikirlere sahip olan ve bir türlü müzakereye doymayan Erhürman, Hahn’a Annan Planı referandumunda ve sonrasında Crans Montana’da Rumlar tarafından reddedilen, başarısızlığı tescilli, iki eşit ‘kurucu devlete’ ve siyasi eşitliğe dayalı, iki toplumlu, iki bölgeli federasyonu hedefleyen yeni bir resmi müzakere sürecine dair görüşlerini aktardı. Egemen eşitliğimize ve devletimize sahip çıkmayı aklına dahi getirmedi. Erhürman, sonuç alınamayacak yeni bir sürece yol açarak Kıbrıs Türk halkına zaman kaybettirecek, Rum tarafının daha önce ve halihazırda şiddetle reddettiği, kabul etmediği ve etmeyeceği önerileri Hahn’a anlatarak havanda su dövdü. Erhürman, Hahn’a olası çözüme ulaşılması için yol haritasını anlattı : 1. Dönüşümlü başkanlık ve karar almada Kıbrıslı Türklerin olumlu iradesinin yansıyacağı çözümün, siyasi eşitliğin pazarlık konusu olmayacağının resmi müzakere başlamadan önce teyit edilmesinin, 2. Crans Montana’ya kadar olan tüm yakınlaşmaların resmi müzakere başlamadan önce kabul edilmesini, resmi müzakerelere sıfırdan başlanmamasının, 3. Resmi müzakerelerin takvime bağlanmasını ve sonuç odaklı bir müzakere metodolojisinin resmi müzakere başlamadan önce açıklanmasının, 4.Yapılacak müzakerelerde çözüme ulaşılamazsa statükoya geri dönülmeyeceğinin resmi müzakere başlamadan önce güvence altına alınmasının gerektiğini anlattı. Allah için olsun, yarım asırdan fazla süren müzakere süreçlerinde Rum tarafının şiddetle reddettiği, bundan sonra da reddedeceği bu yol haritasının işleyeceğine inanan var mıdır? Bana göre, Tufan hoca kendi söylediklerine de inanmamaktadır.. Koltuk hırsı ile bu söylenenlere halkımız zerre kadar itibar göstermemektedir. Erhürman, son dönemde BM’nin gündeminden düşen federasyon saçmalığında oldukça kararlıdır. Tufan Hoca,hayal kurmaktan, çağdışı siyasetçilik oyunundan vazgeçmeli, yeniden birleşme rüyasından uyanmalıdır! Erhürman, Rum tarafının, sayısız Kıbrıs çözüm planında ve en son Annan Planı referandumu ile Crans Montana’da kabul etmediği, etmeyeceği açılımlarla siyasetçilik oynamaktadır. Koltuk sevdası uğruna halkın geleceği ile oynayan Erhürman,iş ola beri gele milli davamız ve tezlerimizle, Anavatan Türkiye ile ters düşme pahasına ‘diyalog’ diyerek batının temsilcileri ile görüşmekte, dik durarak egemen eşitliğimize ve devletimize sahip çıkma yerine, hedeflediğimiz birlik ve beraberliğimize darbe vurmayı, halkımızı kutuplara ayırmayı tercih etmektedir. KKTC’deki sorumluluk sahibi herkes Erhürman’ın tehlikeli macerasına ortak olmayacak Ekim’de siyasi hayatını sonlandıracaktır.
YORUMLAR