18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin Hikayesi
18 Mart Çanakkale Zaferi'nin yaklaşmasıyla birlikte "18 Mart'ta ne oldu?", "18 Mart Çanakkale Zaferi'nin anlam ve önemi nedir?" gibi sorular yoğun şekilde araştırılıyor. Bu yıl 110. yıl dönümü kutlanacak olan zaferin tarihi ve 57. Alay'ın rolü merak konusu. 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi, her yıl 18 Mart'ta tüm Türkiye’de millî bir gün olarak anılmaktadır. Peki, 18 Mart'ta ne oldu? 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin anlam ve önemi nedir? 57. Alay'a ne oldu, önemi nedir?

18 Mart Çanakkale Zaferi'nin yaklaşmasıyla birlikte "18 Mart'ta ne oldu?", "18 Mart Çanakkale Zaferi'nin anlam ve önemi nedir?" gibi sorular yoğun şekilde araştırılıyor. Bu yıl 110. yıl dönümü kutlanacak olan zaferin tarihi ve 57. Alay'ın rolü merak konusu. 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi, her yıl 18 Mart'ta tüm Türkiye’de millî bir gün olarak anılmaktadır. 1915 yılında gerçekleşen Çanakkale Zaferi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ön sözü olarak kabul edilen Çanakkale Ruhu’nun doğuşunu simgeler ve Türk milletinin birlik ve beraberlik içinde direnişinin en büyük göstergelerinden biri olmuştur. Çanakkale Savaşı’nda, metrekareye 6.000 merminin düştüğü ve kurşun yağmurunun zaman zaman öyle yoğunlaştığı anlatılır ki, mermiler havada çarpışarak birbirine kenetlenmiştir. İtilaf Devletleri, Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul’u ele geçirerek Çanakkale ve İstanbul Boğazları’nın kontrolünü sağlamak, Rusya ile güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak ve Almanya’nın müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak İttifak Devletleri’ni zayıflatmak amacıyla Çanakkale Boğazı’nı hedef almıştır. Ancak, Türk ordusunun destansı direnişi sayesinde İtilaf Devletleri başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmıştır. 57. Alay, Çanakkale Savaşı'nda gösterdiği büyük kahramanlıkla tarih yazmış, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle ölüme yürüyen kahraman askerleriyle unutulmaz bir destan bırakmıştır. 18 Mart Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlık ve vatan sevgisinin en büyük simgelerinden biri olarak tarihe geçmiştir.

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi, her yıl 18 Mart'ta büyük bir coşkuyla anılmaktadır. Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin simgesi olmasının yanı sıra, dünya tarihinin en önemli dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir. 1915-1916 yılları arasında I. Dünya Savaşı sırasında Gelibolu Yarımadası’nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında gerçekleşen Çanakkale Muharebeleri, hem deniz hem de kara savaşlarıyla büyük bir mücadeleye sahne olmuştur. Türk askerinin Çanakkale'de sergilediği eşsiz kahramanlık, tüm dünyada takdir görmüş ve Türk milletinin azim, inanç ve kararlılığının en büyük örneklerinden biri olarak tarihe geçmiştir. 18 Mart, yalnızca kazanılmış bir zafer günü değil, aynı zamanda Türk milletinin vatan sevgisini, özgürlük yolundaki kararlılığını ve fedakârlığını simgeleyen bir dönüm noktasıdır. Çanakkale Zaferi, Türk halkının bağımsızlık mücadelesinin en önemli yapı taşlarından biri olarak tarihteki yerini almıştır.

18 Mart’ta Ne Oldu? Çanakkale Savaşı’nın Önemi ve Kahramanlık Destanları
18 Mart Çanakkale Zaferi, Türk milletinin tarihindeki en önemli dönüm noktalarından biridir. 1915 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında, düşman kuvvetlerinin Çanakkale Boğazı’nı ele geçirme çabalarına karşı verilen büyük mücadele, Türk milletinin azmini, vatan sevgisini ve kahramanlık ruhunu tüm dünyaya göstermiştir. Çanakkale Zaferi, sadece Osmanlı İmparatorluğu için değil, tüm Türk halkı ve dünya tarihi için büyük bir öneme sahiptir. İtilaf Devletleri, Osmanlı’nın başkenti İstanbul’u ele geçirmek, Çanakkale ve İstanbul Boğazları’nı kontrol altına alarak Rusya’ya güvenli bir ikmal yolu açmak ve Osmanlı’yı savaş dışı bırakmak amacıyla Çanakkale’ye saldırmıştır. Ancak, Türk askerlerinin eşsiz direnişi ve büyük fedakarlıkları sonucunda düşman kuvvetleri başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmıştır. Çanakkale Savaşı, 1919’da başlayan Kurtuluş Savaşı’nın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş sürecinin temel taşlarından biri olmuştur. Türk askerleri, yiyecek ve mühimmat sıkıntısına rağmen, vatanları uğruna tarihe altın harflerle yazılan bir destan bırakmışlardır.

57. Alay: Kahramanlık ve Fedakarlığın Simgesi
Çanakkale Savaşı denilince akla ilk gelen birliklerden biri 57. Alay’dır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle tarihe geçen bu kahraman birlik, 19 Mayıs 1915’te Anafartalar Cephesi’nde destansı bir direniş göstermiştir. 57. Alay’ın neredeyse tamamı şehit düşerken, bu kahramanlık, Türk milletinin vatanı için yaptığı fedakarlıkların en büyük göstergelerinden biri olmuştur. Bugün, 57. Alay’ın destanı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesindeki azmini simgeleyen en önemli unsurlardan biri olarak anılmaktadır.

Nusret Mayın Gemisi: Çanakkale Savaşını Değiştiren Hamle
1915 yılında, Çanakkale Boğazı’na döşediği mayınlarla savaşın seyrini değiştiren Nusret Mayın Gemisi, Türk denizcilik tarihinin en büyük kahramanlık destanlarından birini yazmıştır. Yüzbaşı Hakkı Bey komutasındaki Nusret, 18 Mart 1915 sabahı Çanakkale Boğazı’na döşediği 26 mayınla düşman donanmasına ağır kayıplar verdirmiş ve ilerleyişlerini durdurmuştur. İngiliz ve Fransız donanmaları, Nusret’in döşediği mayınlar nedeniyle ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kalmıştır. Bu stratejik hamle, Türk ordusunun zafer yolundaki en kritik hamlelerinden biri olarak tarihe geçmiştir.

Seyit Onbaşı: 215 Kiloluk Mermiyle Tarih Yazdı
18 Mart 1915’te düşman gemilerine karşı verilen mücadelede, Seyit Onbaşı’nın gösterdiği inanılmaz güç ve cesaret, Çanakkale destanının unutulmaz anlarından biri olmuştur. Düşman ateşi nedeniyle top vincinin çalışmaması üzerine, Seyit Onbaşı 215 kilogramlık top mermisini sırtlayarak namluya sürmüş ve İngiliz donanmasına ait Ocean zırhlısını vurarak savaşın seyrini değiştirmiştir. Bu olağanüstü kahramanlık, Türk askerinin Çanakkale’de sergilediği cesaretin ve fedakarlığın bir simgesi olmuştur.

ANZAK Askerleri ve Çanakkale Zaferi: Düşmanlıktan Dostluğa
Çanakkale Savaşı, yalnızca Türkler için değil, savaşa katılan diğer milletler için de büyük bir tarihî öneme sahiptir. Avustralya ve Yeni Zelanda’dan gelen ANZAK (Avustralya ve Yeni Zelanda Kolonileri) birlikleri, 25 Nisan 1915’te Gelibolu Yarımadası’na çıkarma yapmış, ancak Türk askerlerinin direnişi karşısında ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kalmıştır. Savaşın ardından, Türk askerlerinin gösterdiği mertlik ve insanlık, ANZAK askerleri tarafından büyük bir saygı ile anılmıştır. Bugün, her yıl 25 Nisan’da anılan ANZAK Günü, Türk halkı ile Avustralyalılar ve Yeni Zelandalılar arasında dostluğun temellerini atan bir gün olarak kabul edilmektedir.

Atatürk’ün ANZAK Askerleri İçin Söylediği Anlamlı Sözler
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1934 yılında ANZAK askerlerine ithafen yaptığı konuşmada, savaşın yalnızca düşmanlık yaratmadığını, aynı zamanda barışın ve insanlığın önemini vurgulamıştır.
YORUMLAR