Ağuyu altın tas içre sunarlar
İçimizde “Bilim’e iman” eden birileri var. “Bilim” dedikleri de, mesela FDI’ın onayladığı ilaç gibi bir şeydir.
17 Mayıs 2020 - 11:20
“Trump’ın COVID 19 ilacıdır diye paylaştığı ilaç PLAQUNEIL(hydrosiklorkin) yani kına kına ağacı, geleneksel tıpta 3000 yıldır kullanılan ağacın kabuğu. Yani modern tıbbın “ot” diye hakir gördüğü bitki çıktı: 1. Salilisilik asit ve salisilatlar / Aspirin (söğüt ağacı), 2. Hidrosclorokin / plaquneil (kına kına ağacı). Bunu ben dersem bir değeri olmaz. Amerikalı, İngiliz derse bilim olur. Glokasamin yerine, “hamsi balığını kılçığı ile ye” desen olmaz tabii. O işin bilimi, endüstrisi mi olur!. Bilim adamı dediğin Latince konuşmalı biraz.
Bu işleri birileri tezgahlıyor dersen, “Komplo” olur. Komplo’yu da en iyi o derin güçler, ülkeler üretir. Ama kendi komplolarına karşı çıkanları da “Komploculukla suçlarlar. En büyük komplo da budur aslında. Hem irticayı örgütleyecek, hem de irtica ile savaşacaksın.
5G’yi konuşuyoruz ya, yine bu “büyük komplocu”lar, komplo silahına sarıldılar.
ULAK Milli bir proje ve çok önemli bir kuruluş. Ama o derin güçler, 5G’yi Ulak’ın başına sararak, hem Ulak’ı kendi emellerine hizmet ettirmek, sonra da halkla arasına mesafe koymak istiyor olabilirler. İstanbul sözleşmesinden birileri nasıl KADEM’i kullandı ise, 5G konusunda da ULAK’ı kullanmak isteyebilirler. Zaten kullanmaya başlamışlar bile.
Bakın “Ağuyu altın tas içre sunarlar”. MİT, Emniyet İstihbarat bu lobiyi deşifre etmek zorunda. Bu “İstanbul sözleşmesi”nden daha vahim bir olay. Bütün ülkeyi ayağa kaldırırsınız. Bu iş 15 Temmuz’u tezgahlayanların komplonunun bir parçası. Bu iş “Yüzyılın Projesi”, BOP’un devamı olan bir proje. Bunu Starlink ile yapay zeka, Humonoid’lerle, insanlara Chip takmak isteyenlerin büyük komplosu ile birlikte düşünelim. Bu konu bir Milli Güvenlik sorunudur.
Haberlere bakıyorum, “ULAK Haberleşme, 5G ve ötesine doğru, her geçen gün güçlenen ekosistemiyle birlikte çalışmalarına somut adımlarla devam ediyor.” Daha ötesi de var bu işin yani. Siber işgalcilerin yollarını tuğlalarla döşüyoruz.5G Çekirdek Şebekesinin adını (ÇINAR) koymuşlar. Baz İstasyonu ve “Milat” Ağ Altyapısı ile birlikte çalışacakmış. İyi ki, “Safa-Merve ağ altyapısı” dememişler. ASELSAN, KAREL ve PIWorksOPTİM bu projenin paydaşları. Corona Virüs izlemesini de bu altyapı üzerinden takip planı yapılıyormuş. Sistemi ambulanslara, hastahanelere kurmuşlar bile. Bazı illerde, bölgelerde test çalışmaları başlamış.
Bu işi sulandırmak için, belli merkezler, hayali yalan haberler uydurup sonra yalanlayarak bu işi sulandırmaya çalışıyorlar. 1991’de NATO’da Komünizm dağılınca tehlikenin rengi “kızıl”dan, “yeşil”e çevrilmişti. Hemen bir Selman Rüştü çıkardılar. 28 Şubat’a giderken bu maksatla BÇG kurulmadı mı, BÇG de Kalkancı tarikatını örgütlemedi mi!? Bu işler böyledir.
Yerli baz istasyonu ULAK, İHA›lara takılacakmış. İyi sermayeyi kediye yüklersiniz. Bu işin 3 adım sonrasını göremiyorsanız, geri çekilin derim.
25.09.2018’de İstanbul Medipol Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirilen ‘6G Çalıştayı’nda Türkiye›nin önde gelen firmaları ile çok uluslu firmalar haberleşme teknolojilerinin yeni boyutu hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundular. Bir de 6G Çalıştay CoSİNG kitabı yayınlamışlar. O işin içindeki yerli yabancı, resmi özel kişi ve kuruluşlara bakın, bu lobinin kimlerden oluştuğunu görürsünüz. Birileri bu tür işler için hangi kapıyı kullanacaklarını iyi biliyorlar.
2015 yılında üniversite bünyesinde “5G ve Ötesi Laboratuvarı”nı kurmuşlar, ama nasıl oluyorsa bu işin en küçük riskini bile fark etmemişler. Hatta bu işin lokomotifi olmuşlar.
Bu adamlar bu işlerde herkes kullanıyorlar, bizimkiler aşağıdan yukarıya çıkıp, hatırı sayılır, kişi ve kuruluşları yanlarına alıp yukarıyı bir şekilde ikna ediyorlar. Sonra da yukarının talimatı doğrultusunda aşağıya doğru herkes ikna ediyorlar. Yukarıdan talimat gelince, kimse imzaladığı şeyde ne olduğuna da bakmıyor sanki. “İstanbul sözleşmesi” bile öyle oldu. Mecliste konuyu savunan milletvekili bile sözleşmeyi okuma gereği duymadı..
“2019 Digital Ekonomi raporu”nda 5G ballandıra ballandıra anlatılmış: Akıllı Ulaşım Sistemleri, Enerji sektörü, Endüstri 4.0 süreci, Siber güvenlik, Uzaktan Sağlık hizmetleri, Akıllı Tarım ve Hayvancılık uygulamaları bu şekilde şahlanacakmış.
Bu işin içinde Sanayi Bakanlığı da var, TÜBİTAK da. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu da var ASELSAN, ERICSSON, TURKCELL, TÜRK TELEKOM da HAVELSAN da, ASELSAN da, Rohde&Schwarz ve ENOVAS’ın yanında Microsoft, Huawei, herkes var.
Bu sonunda mahkemelik olacak, Türkiye’de ve tüm dünyada.. Covid’19 kod adlı “Korku Pandemisi” ile insanlara maske takma çağrısı yapılırken, birileri de ev hapsine soktukları milyarlarca insanın gözüne perde çekmeye çalışıyor. Ölümü gösterip, kısırlaştırma ve Siborgleştirmeye, yani biyonik robotlara dönüştürmeye çalışıyorlar, Humonoidlere yer açmak için. Selâm ve dua ile.
Not: Bu tartışmayla ilgili bilgileri www.5gvirusnews.com’dan izleyebilirsiniz.
Abdurrahman Dilipak
Bu işleri birileri tezgahlıyor dersen, “Komplo” olur. Komplo’yu da en iyi o derin güçler, ülkeler üretir. Ama kendi komplolarına karşı çıkanları da “Komploculukla suçlarlar. En büyük komplo da budur aslında. Hem irticayı örgütleyecek, hem de irtica ile savaşacaksın.
5G’yi konuşuyoruz ya, yine bu “büyük komplocu”lar, komplo silahına sarıldılar.
ULAK Milli bir proje ve çok önemli bir kuruluş. Ama o derin güçler, 5G’yi Ulak’ın başına sararak, hem Ulak’ı kendi emellerine hizmet ettirmek, sonra da halkla arasına mesafe koymak istiyor olabilirler. İstanbul sözleşmesinden birileri nasıl KADEM’i kullandı ise, 5G konusunda da ULAK’ı kullanmak isteyebilirler. Zaten kullanmaya başlamışlar bile.
Bakın “Ağuyu altın tas içre sunarlar”. MİT, Emniyet İstihbarat bu lobiyi deşifre etmek zorunda. Bu “İstanbul sözleşmesi”nden daha vahim bir olay. Bütün ülkeyi ayağa kaldırırsınız. Bu iş 15 Temmuz’u tezgahlayanların komplonunun bir parçası. Bu iş “Yüzyılın Projesi”, BOP’un devamı olan bir proje. Bunu Starlink ile yapay zeka, Humonoid’lerle, insanlara Chip takmak isteyenlerin büyük komplosu ile birlikte düşünelim. Bu konu bir Milli Güvenlik sorunudur.
Haberlere bakıyorum, “ULAK Haberleşme, 5G ve ötesine doğru, her geçen gün güçlenen ekosistemiyle birlikte çalışmalarına somut adımlarla devam ediyor.” Daha ötesi de var bu işin yani. Siber işgalcilerin yollarını tuğlalarla döşüyoruz.5G Çekirdek Şebekesinin adını (ÇINAR) koymuşlar. Baz İstasyonu ve “Milat” Ağ Altyapısı ile birlikte çalışacakmış. İyi ki, “Safa-Merve ağ altyapısı” dememişler. ASELSAN, KAREL ve PIWorksOPTİM bu projenin paydaşları. Corona Virüs izlemesini de bu altyapı üzerinden takip planı yapılıyormuş. Sistemi ambulanslara, hastahanelere kurmuşlar bile. Bazı illerde, bölgelerde test çalışmaları başlamış.
Bu işi sulandırmak için, belli merkezler, hayali yalan haberler uydurup sonra yalanlayarak bu işi sulandırmaya çalışıyorlar. 1991’de NATO’da Komünizm dağılınca tehlikenin rengi “kızıl”dan, “yeşil”e çevrilmişti. Hemen bir Selman Rüştü çıkardılar. 28 Şubat’a giderken bu maksatla BÇG kurulmadı mı, BÇG de Kalkancı tarikatını örgütlemedi mi!? Bu işler böyledir.
Yerli baz istasyonu ULAK, İHA›lara takılacakmış. İyi sermayeyi kediye yüklersiniz. Bu işin 3 adım sonrasını göremiyorsanız, geri çekilin derim.
25.09.2018’de İstanbul Medipol Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirilen ‘6G Çalıştayı’nda Türkiye›nin önde gelen firmaları ile çok uluslu firmalar haberleşme teknolojilerinin yeni boyutu hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundular. Bir de 6G Çalıştay CoSİNG kitabı yayınlamışlar. O işin içindeki yerli yabancı, resmi özel kişi ve kuruluşlara bakın, bu lobinin kimlerden oluştuğunu görürsünüz. Birileri bu tür işler için hangi kapıyı kullanacaklarını iyi biliyorlar.
2015 yılında üniversite bünyesinde “5G ve Ötesi Laboratuvarı”nı kurmuşlar, ama nasıl oluyorsa bu işin en küçük riskini bile fark etmemişler. Hatta bu işin lokomotifi olmuşlar.
Bu adamlar bu işlerde herkes kullanıyorlar, bizimkiler aşağıdan yukarıya çıkıp, hatırı sayılır, kişi ve kuruluşları yanlarına alıp yukarıyı bir şekilde ikna ediyorlar. Sonra da yukarının talimatı doğrultusunda aşağıya doğru herkes ikna ediyorlar. Yukarıdan talimat gelince, kimse imzaladığı şeyde ne olduğuna da bakmıyor sanki. “İstanbul sözleşmesi” bile öyle oldu. Mecliste konuyu savunan milletvekili bile sözleşmeyi okuma gereği duymadı..
“2019 Digital Ekonomi raporu”nda 5G ballandıra ballandıra anlatılmış: Akıllı Ulaşım Sistemleri, Enerji sektörü, Endüstri 4.0 süreci, Siber güvenlik, Uzaktan Sağlık hizmetleri, Akıllı Tarım ve Hayvancılık uygulamaları bu şekilde şahlanacakmış.
Bu işin içinde Sanayi Bakanlığı da var, TÜBİTAK da. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu da var ASELSAN, ERICSSON, TURKCELL, TÜRK TELEKOM da HAVELSAN da, ASELSAN da, Rohde&Schwarz ve ENOVAS’ın yanında Microsoft, Huawei, herkes var.
Bu sonunda mahkemelik olacak, Türkiye’de ve tüm dünyada.. Covid’19 kod adlı “Korku Pandemisi” ile insanlara maske takma çağrısı yapılırken, birileri de ev hapsine soktukları milyarlarca insanın gözüne perde çekmeye çalışıyor. Ölümü gösterip, kısırlaştırma ve Siborgleştirmeye, yani biyonik robotlara dönüştürmeye çalışıyorlar, Humonoidlere yer açmak için. Selâm ve dua ile.
Not: Bu tartışmayla ilgili bilgileri www.5gvirusnews.com’dan izleyebilirsiniz.
Abdurrahman Dilipak
YORUMLAR