Dilipak: Kendi ülkemde dayımın mezarını bilmiyorum
Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, HaberTürk yazarı b’nın 1 Eylül’deki “Bugün, İkinci Dünya Savaşı’nın 80. yıldönümüdür! Girmediğimiz bu savaşta 22 bin 663 şehid verdiğimizi bilir misiniz?” başlıklı yazısına atıfta bulunarak “Adını taşıdığım dayım, işte bu listede soğuk, açlık ve hastalık yüzünden hayatını kaybedenlerden” dedi.
08 Eylül 2019 - 09:55
Dilipak, dönemin Millî Savunma Bakanı Hulusi Köymen’in 1939’un son dört ayı ile sona erdiği 1945’in ilk beş ayı arasında geçen 5 sene 9 ay 7 gün içerisinde toplam 22 bin 663 askerin hayatını kaybettiğini açıkladığını hatırlattı.
Dilipak’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Biliyorsunuz, Hasan Aksay benim dayım. Anne tarafından ailemizin en büyüğü Hasan Aksay. Baba tarafından ailemizin en büyüğü Maraş’ta yaşayan Mustafa Dilipak. Onlar kendi kardeşlerinin en küçükleri idi. Hasan Aksay 90 yaşına geldi. Ankara Üni’de okudu, Bakanlık yaptı, hep kardeşinin mezarını aradı, ama bir türlü bulamadı. Ve hâlâ da bulunmuş değil. Şimdi tekrar, bir kez daha, kayıtlar digitalleştirilirken, belki bulunur umudu ile MSB’ye yazı ile başvurdu. O hava değişimine gönderilmemişti. Ankara’da idi, nerede, nasıl hayatını kaybettiğini ve nereye gömüldüğünü bilmiyoruz. Ben 70’imi geçtim ve onun adını taşıyorum. Ama hâlâ dayımın mezarı nerede bilmiyorum. Abdurrahman b. (Avf)’ın yaşadığı yere gittim. Abdurrahman el Gafigi’nin doğduğu Yemen’e, gittiği Endülüs’e gittim, o coğrafyaları dolaştım, onların mezarlarını biliyorum ama kendi ülkemde dayımın mezarını hâlâ bulamadım”
Yazının devamı için tıklayın
Dilipak’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Biliyorsunuz, Hasan Aksay benim dayım. Anne tarafından ailemizin en büyüğü Hasan Aksay. Baba tarafından ailemizin en büyüğü Maraş’ta yaşayan Mustafa Dilipak. Onlar kendi kardeşlerinin en küçükleri idi. Hasan Aksay 90 yaşına geldi. Ankara Üni’de okudu, Bakanlık yaptı, hep kardeşinin mezarını aradı, ama bir türlü bulamadı. Ve hâlâ da bulunmuş değil. Şimdi tekrar, bir kez daha, kayıtlar digitalleştirilirken, belki bulunur umudu ile MSB’ye yazı ile başvurdu. O hava değişimine gönderilmemişti. Ankara’da idi, nerede, nasıl hayatını kaybettiğini ve nereye gömüldüğünü bilmiyoruz. Ben 70’imi geçtim ve onun adını taşıyorum. Ama hâlâ dayımın mezarı nerede bilmiyorum. Abdurrahman b. (Avf)’ın yaşadığı yere gittim. Abdurrahman el Gafigi’nin doğduğu Yemen’e, gittiği Endülüs’e gittim, o coğrafyaları dolaştım, onların mezarlarını biliyorum ama kendi ülkemde dayımın mezarını hâlâ bulamadım”
Yazının devamı için tıklayın
YORUMLAR