İş bulmak çok daha zorlaşacak

Galatasaray Üniversitesi İktisat Fakültesi Eski Başkanı Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, Türkiye'yi durgunluğa sürükleyen başlıca sektörün inşaat olduğuna işaret ederek, "İnşaat sektöründe 700 bin kişi işsiz kaldı. Bundan böyle işsiz kalanlar kolay kolay iş bulamayacak" dedi

 İş bulmak çok daha zorlaşacak
01 Şubat 2020 - 10:23
Galatasaray Üniversitesi İktisat Fakültesi Eski Başkanı Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, İstanbul'da katıldığı bir toplantıda yaptığı sunumda, Türkiye'de yaşanan işsizlik patlamasının arkasında inşaat sektöründe yaşanan olumsuz gelişmelerin olduğunu söyledi. Gürsel, "İnşaat sektörü, işgücünün 3'te birini yani 700 bin kişiyi kaybetti. Burada işlerini kaybedenlerin bir bölümü işsizlik rakamlarında gözükmüyor. Sektörde sıkıntı Şubat 2018'de başladı. Türkiye'ye durgunluğa sokan başlıca sektör de inşaat oldu" dedi.



Yepyeni bir krizle karşı karşıyayız



İşsizlik süresinin daha önce hiç yaşamadığımız kadar uzun sürdüğüne işaret eden Gürsel, şunları söyledi: "Kadın işgücü artışı, erkek işgücü artışını geçti. İşsiz kalanlar kolay kolay iş bulamayacak. Tazminat alanların tazminatları, iş bulamadıkları için suyunu çekecek. Aile dayanışması da bir noktaya kadar... Türkiye'de ekonomi yönetimi bunun üzerinde hiç durmuyor. Türkiye'de İşsizlik Fonu'ndan işsizlik tazminatı alma süresi ortalama 8 ay... Çok az işsiz 10 ay süreyle işsizlik maaşı alabiliyor. Oysa Avrupa'da işsizlik maaşı sınırsız süreyle veriliyor. Türkiye'de en azından yeni şartlar dikkate alınarak süre uzatılmalı. Çalıştığım bütün büyüme senaryolarına göre, Türkiye'de işsizlik 4.5 milyon civarında seyredecek. Bunun elbette toplumsal sonuçları olacak. Yeni bir krizle karşı karşıyayız."



Üniversite mezunlarına vasıfsız işler



Teknoloji ve istihdam konusunun iktisat tarihinin en büyük sorunlarından biri olduğunu söyleyen Gürsel, "Teknolojik gelişmeler kısa vadede sorun olsa da, orta vadede sorun olmuyor. Türkiye'de en yüksek işsizlik oranı meslek lisesi mezunlarında. Cumhurbaşkanı İstihdam Ofisi'nin bir çalışmasına göre, üniversite mezunlarının yüzde 25'i okuma-yazma becerisi gerektirmeyen işlerde çalışıyor" şeklinde konuştu.



Özel bankalar kredi musluğunu kıstı



Ekonomist Uğur Gürses de yaptığı değerlendirmede, özel bankaların kredi verme iştahının olmadığına işaret ederek, şunları söyledi: "Sorunlu kredi yumağı büyüyor ama bu yokmuş gibi davranılıyor. Fiyatlar ve faizler baskılandı. Bu nedenle biz ekonomistlerin analiz yapma yeteneği kısıtlandı. Ticari oto satışına bakıyorum. Bundan böyle sürdürülebilir büyüme olmayacak. Burada ekonomiyi siyaset belirleyecek. Merkez Bankası'ndan geçen sene bütçeye 80 milyar lira aktarıldı, buna rağmen 123 milyar lira bütçe açığı verildi. Bunlar hesaba katılınca 200 milyar lirayı aşan bir bütçe açığı var. Dahası bütçenin yüzde 30'u personele gitmiş."



Merkez Bankası'nın gücü azalıyor



Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiral, Merkez Bankası'nın her fırsatta faiz indirimine gitmesinin kredibilitesini olumsuz etkilediğini savunarak, şöyle konuştu: "Kredibilite, verilen söze inanmak demek. Tanımadığım insana borç verirken, teminat isterim. Kontrolü ele almış bir Merkez Bankası yok. Giderek Merkez Bankası'nın gücü azalıyor. ABD'de faiz düşüren Fed (Amerikan Merkez Bankası), bir de faizi düşür diyen Başkan Trump var. Çok da fark yok bu noktada ABD ile Türkiye arasında."



RECEP BAHAR

Yeni Mesaj

YORUMLAR

  • 0 Yorum