Sabri Çelik ve yarım kalan hikayesi

6’SI ‘SÜS’ 9 ÜYE 

Futbolunun devasa sorunlarını sümen altı edip yukarıdaki isteklerle hakemliğe ve MHK’ye odaklanan bir ülkenin, 6’sı ‘süs’ olmak üzere 9 üyeden oluşan MHK’sinin yine değiştiği bir süreçteyiz. Geçen sezon 21 takımlı Süper Lig’de 34 kez değişen teknik direktör sayısı gibi, ortalama 1 sene yaşayan MHK görürsek sevinir haldeyiz.

1998’den bu yana hakem camiasının yönetim kademelerinde görev alan Sabri Çelik, ilk MHK deneyimine Bülent Yavuz döneminde başladı. TFF ile MHK’nin ayrı oylamalarla seçildiği 200405 sezonunda ilk kez başkanlık koltuğuna oturdu. levent Bıçakçı federasyonu göreve gelirken, MHK’de ise Mehmet Ali Yılmaz’ın adayı Sabri Çelik kazanmış, 1 dönem görev yapmıştı.

HiLMi OK’UN SAĞ KOLU iDi

2007 MHK’sinde başkan Hilmi ok’un sağ kolu olan Çelik’in ikinci kez başkanlık koltuğuna oturduğu dönem ise Yusuf Namoğlu’nun Şubat 2019’daki istifasıyla başlamıştı.

Dönemin TFF Başkanı Yıldırım Demirören tarafından MHK Başkanlığı’na getirilmişti, uzun vadeli olacağı düşünülüyordu. Jaap uilenberg ve Oğuz Sarvan gibi eğitim konusunda deneyimli isimleri bir çatı altında toplamıştı.

Ancak 11 Mayıs 2019’daki şanssız Rizespor-Galatasaray (2-3) maçı sonrasında yollar ayrılmıştı.

4 AY SÜREN iKiNCi DÖNEMiNDE 2 ÖNEMLi HiZMET YAPMIŞTI

2019 Şubat’ında göreve gelen MHK’den o tarihte ‘Merkez Hayal Kurulu’ diye bahsetmiştim. Camianın ağır topları ve her daim saygı gören isimlerini bir araya getiren özel bir kuruldu. Sabri Çelik’in her iki kanadında oturan isimler Mustafa Çulcu ve Muhittin Boşat’tı. O dönemin akıllarda kalan birkaç önemli adımı vardı:

1- Dünyamıza yeni giren ve sancılı süreçler yaşanan VAR’ı sabit isimlerin hegemonyasından kurtarıp, geliştirmek ve yetiştirmek adına
VAR’da yeni kurslar açıldı. Antalya’da kamp düzenlendi. Bugün VAR ve AVAR kadrosuna giren pek çok isim o dönemin eğitimlerinden geçip sertifika alanlardı.

2- Klasman yapısında revize şarttı. Yeni isimlere ihtiyaç vardı ve rekabet neredeyse bitmişti. Klasmanları Süper Lig-AB-C gibi kategorilendirmek yerine havuz sistemine çevirdi. Bu sayede çok fazla hakemi kullanma şansı doğdu. Hakemlerin damağında hoş bir tat bırakarak Zekeriya Alp MHK’sinde görevi bırakmıştı.

CAMiANIN ‘AKiL’ ADAMI

Türk hakemlik tarihinin en büyük kaosunun yaşandığı enkaz bir dönemde göreve gelmeyi kabul etmek... Türkiye gibi futbol kültürü ve organizasyon anlayışı yerlerde olan bir ülkede bu göreve tekrar soyunmak... Hele hele TFF seçimlerine sadece 2 ay kalmışken... TFF ve kulüplerin etkisiyle camiada yaratılan bölünmüşlüğe, yıpranmışlığa, hırs ve nefret kaplanan ortama akil bir insanın adım atmasına; ismi üzerinde hemfikir olunacak, yangından mahalleyi kurtaracak bir ağabeye ihtiyaç vardı. Bu şartlarda görev kabul eden birinin esamisi, camianın akil insanları olan Doğan Babacan ve Hilmi ok gibi duayenlerle birlikte bundan sonra anılacaktır.

SABRi ÇELiK’i BEKLEYEN ZOR SÜREÇ

1- Her şeyden önce gruplaşmaları barış yoluyla dağıtması gerekli. 

2- MHK’nin tüm üyelerinin aktif olduğu bir sistem üzerinde öncülük etmeli.

3- Sezon sonuna kadar performansı yüksek tutmak için yoğun mesai harcamalı. 

4- 8 Mart’tan bu yana yaşanan süreçlerde her iki kanatta da fırsatçılık yapan, yanlış yollara teşebbüs edenlerle ilgili tasarrufları merak edilecek.

TARiHLER 7 MART’A DÖNECEK

Mart ayında yaşananlara ve Tahkim kararına rağmen oluşan hukuksuzluğa dair fikrini o tarihlerde sorduğumda “Camiada birleştirici rol üstlenilmesine bundan sonraki yıllarda çok daha fazla ihtiyaç olacak. Göreve gelecek olanlar, inşallah bu mantalitenin peşinden gider ve umarım birliktelik tekrar sağlanır” diyordu. İşte bu tanım sizi çağırdı sayın Sabri Çelik! Tarihler 7 Mart’a dönecek ve normalleşme başlayacak. 2019’da büyük hedeflerle ve güçlü ekiple başlayan hikayeniz yarım kalmıştı. İnşallah yeni ekiple adil ve objektif şekilde kararlarınızı uygulayabildiğiniz, camiayı kaostan çıkaracağınız, hikayenin tamamlandığı güzel bir dönemin başlaması dileğiyle. Şansınız bol olsun!

KLASMANDAN DÜŞME KALKMALI

Bir not da sezon sonuna... Klasman düşme kalkmalı, sadece terfiler yapılmalı. Mart ayından bu yana görev alamayan isimlerin, sezon başından bu yana görev alan isimlerle aynı performans ve maç sayısı kriterinde değerlendirilmeleri haksızlık yaratacaktır. Ayrıca sadece 8
Mart sonrası infaz edilenler değil, içerideki hakemler de süreçten çok etkilendiler. Psikolojileri bozuldu. Sağlıklı değerlendirme adına adil ve objektif kriter yok. Asıl değişmesi gereken ise senede 4 kez hakem klasmanı yapmaya müsaade eden benzersiz MHK Talimatı!
 

Murat Fevzi Tanırlı

[email protected]