Bu sezon çıktığı bütün maçları kazanıp rekorları alt üst eden Fenerbahçe'nin, dört stoperi ve alternatifsiz oyuncusu Fred'in sakatlıkları sebebiyle olmadığı Trabzonspor maçında ne yapacağı merak konusuydu. İsmail Kartal artık ezberlenen lig on birinde zorunlu üç değişiklikle başladı karşılaşmaya. Savunmanın göbeğinde Djiku-Becao ikilisinin yerine Samet-Oosterwolde, orta sahada Fred'in yerine Zajc ile başladı İsmail Hoca. Heyecan katsayısı yüksek maça Fenerbahçe çok etkisiz başladı. Kadıköy'de tribünler sarı lacivertlilerden erken gol görmeye alışmışken, bu kez erken gol konuk takımdan geldi. 10. dakikada gelen Trabzonspor golünde stoperlerden biri sağ bek pozisyonunda, asisti yapan Visca'ya yetişmeye çalışıyorken, diğeri de golü atan Onuachu kafayı vurduğunda seyrediyordu.

Abdullah Avcı Fenerbahçe'yi iyi etüt etmiş. Sarı lacivertlileri sürekli düzen dışına çıkmaya zorladı ve bunda da başarılı oldu. Özellikle Fenerbahçe'nin hücum dörtlüsünün aralarındaki bağlantısını keserek paralize olmasına sebep oldu. Uzun toplarla çıkarak hem sarı lacivertlilere önde baskı yapma fırsatı vermedi hem de Onuachu'yu iyi kullandı. İlk 45 dakika bittiğinde Fenerbahçe'nin isabetli şutu yoktu.

İkinci yarı Sarı Lacivertli Takım için kabus gibi başladı. 46 ve 47.dakikalarda iki dakika içinde kalesinde 2 gol birden gördü. Fenerbahçe kalesine gelen üç isabetli şutun hepsi gol oldu. Yenilen bütün gollerde stoperlerin hataları herkes tarafından görüldü ama hem savunma hem hücum organizasyonlarında Sarı Lacivertli Takım için Fred'in ne kadar önemli bir oyuncu olduğu da bu maçla ortaya çıktı. Bu maça kadar övgüler yağdırdığımız İsmail Kartal, takımı 47. dakikada 3-0 geriye düşmüşken ilk değişikliğini 74. dakikada yaptı. Yaptığı değişiklikle sarı kartlı İsmail'i stopere çekti. Dört dakika sonra da İsmail ikinci sarı karttan kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Geride kalan dakikaları eksik oynayan Fenerbahçe, biri tekrarlanan iki penaltıyla bulduğu iki golün dışında "bu da kaçar mı?" denilebilecek bir pozisyon yaratamadı. İsmail Kartal'ın müdahaleleri etkili olmadı. Şu ana kadar ki en ciddi rakip karşısında hem saha içindeki oyuncular hem de kenar yönetimi sınıfta kaldı.

Buna karşılık Trabzonspor, 19'da 19 yapmış olan Fenerbahçe karşısında Kadıköy'de kazanmak için nasıl oynaması gerekiyorsa öyle oynadı. Abdullah Avcı dersine iyi çalışmış ve bordo mavili futbolcular da hocalarının söylediklerini gayet iyi uyguladılar. Tam 26 yıl sonra ligde Fenerbahçe karşısında hak edilen bir deplasman galibiyeti aldılar.

Maç sonu kazanan da kaybeden de, hatta iki takımın dışında kalanlar da hakemlerden şikayetçiydi. Türk futbolunda hakemler her zaman çok konuşulmuştur. Bizim futbol iklimimiz istesek de istemesek de böyle. Ama hiçbir sezon, içinde bulunduğumuz sezon kadar bu konuşmalar böylesine ayyuka çıkmamıştı. Hakemlere, MHK'ye ve Federasyon Başkanına güvensizlik bu düzeyde olmamıştı. Malesef futbolumuzda işler hiç olmadığı kadar kaosa doğru gidiyor. Geniş bir temizlik ve değişim zamanı galiba geldi de geçiyor.

Melih Gümüşbıçak