GÜNÜN YAZISI

GÜNÜN YAZISI

[email protected]

Amerika küresel üstünlüğünü sürdürebilecek mi

20 Haziran 2020 - 12:58

Önce Belin Duvarı yıkıldı. Sonra Sovyetler Birliği dağıldı ve Soğuk Savaş dönemi sona erdi.

Böylece, Amerika’nın tek küresel güç olduğu, dengesiz yeni bir jeopolitik süreç başladı.

Amerika’daki Neoconlar bu yeni jeopolitik ortamı küresel hamleleri için bir fırsat olarak değerlendirdi.

11 Eylül olayı gerçekleşinceye kadar Neoconlar beklemedeydi ve bu süreci hazırlık için kullanırken, başlatacakları hamlelerin entelektüel alt yapısını oluşturmaya çalıştılar.

Huntington, bundan sonraki “Mücadelelerin medeniyet farklılıklarından oluşacağını” ilan ederken, Batı medeniyetinin karşısına önce İslam, ikinci öncelikle de Çin medeniyetini yerleştirdi. Gerçekten de 11 Eylül sonrası Amerikan girişimleri öncelikle İslam ülkelerini hedef yaptı.

Fukuyama ise Sovyetler Birliği’nin dağılması ile Batı’nın liberal düzeninin Sosyalizme karşı kesin bir üstünlük sağladığını ifade ederken “tarihin de sona erdiğini” ilan ederek saçmaladı.

 

BRZEZISNKI; AVRASYA, AMERİKA İÇİN JEOPOLİTİK BİR ARMAĞANDIR

Bu hazırlık sürecinde en önemli entelektüel katkıyı ise Zbigniew Brzezinski, “Büyük Satranç Tahtası” adlı kitabı ile yaptı.

Brzezinski’nin bu kitabı, Amerika’nın tek küresel güç olduğu Soğuk Savaş sonrası dönemde, ortaya çıkan avantajlı şartlardan istifade ederek, Amerika’nın küresel üstünlüğünü sürdürebilmesi için Avrasya kıtasını kendi çıkarlarına göre nasıl şekillendirmesi gerektiğini açıklayan bir jeostrateji idi.

Brzezinski’ye göre “Avrasya, Amerika için jeopolitik bir armağandı.

(Tarih boyunca felaketlere neden olan jeopolitik megalomani bundan daha iyi nasıl ifade edilebilir ki...)

“Amerika’nın küresel üstünlüğü” ise Brzezinski’ye göre “Avrasya’daki nüfuzunu ne kadar süre ile ve nasıl bir ehliyetle sürdürebileceğine bağlı idi.”

Şimdi bu noktada duralım ve düşünelim.

Brezinski’nin Amerika’nın jeostratejik hamlelerine rehberlik eden bu ünlü kitabının yayınlanmasından çeyrek asır sonra bu noktada duralım ve düşünelim.

Brzezinski’nin, Amerika’nın küresel üstünlüğünün, Avrasya’daki nüfuzunu, ne kadar süre ile ve nasıl bir ehliyetle sürdürebileceğine bağlı olduğunu iddia eden bu ifadesini, kriter olarak ele alalım ve düşünelim.

-Brzesinski’nin Amerika için jeopolitik armağan olarak gördüğü Avrasya’da, günümüzde, küresel ekonominin ağırlık merkezine dönüşen Asya-Pasifik güç merkezi, yükselen rakip güçler Çin ve Rusya, Amerika’ya kafa tutan İran ve Kuzey Kore’nin varlığının dikkatleri çekmekte olduğunu;

-Çin’in yükseldiğini, ekonomik küresel güç haline geldiğini, Kuşak Yol İnisiyatifi ile sadece Avrasya’da değil, Afrika’da da başarılı hamleler yaptığını, jeopolitik etki alanını sürekli genişlettiğini;

-İkinci Dünya Savaşı sonrasında küresel üretim merkezini oluşturan Amerika’nın zaman içinde tüketim ülkesine dönüştüğünü, borçlandığını, ülkede gelir dağılımında büyük adaletsizlikler ve sosyal sorunlar olduğunu, alt yapısının eskidiğini;

- Rusya’nın Avrasya’da yeniden önemli bir güce dönüştüğünü;

-NATO’nun üye sayısını artırmasına rağmen caydırma ve savaşma iradesinin gerilediğini;

-Amerikan ordusunun Soğuk Savaş sonrası dönemde başlatılan Amerikan hamleleri için yeterli olmadığının anlaşıldığını;

-Covid-19 salgını ile ortaya çıkan Amerikan zafiyetlerini;

-Siyahi Floyd’un öldürülmesi ile ortaya çıkan başkaldırının Amerika’da yeni bir dönem başlattığını ve bu ülkede iç cephenin nasıl sarsıntı geçirdiğini de dikkate alarak, şu soruyu soralım;

AMERİKA, AVRASYA’DAKİ NÜFUZUNU EHLİYETLE SÜRDÜREBİLMEKTE MİDİR?

Eğer, Amerika’nın, küresel üstünlüğü, Avrasya’daki nüfuzunu, ehliyetle sürdürebilmesine bağlı ise içinde bulunduğumuz süreçte, Amerika bunu başarabilmekte midir?

Amerika, küresel üstünlüğünü sürdürebilecek midir?

Bence mümkün değil.

Brezinzski, Amerika’yı elde edilmesi mümkün olmayan hedeflere yönlendirerek, Avrasya’yı hedef yaparak yanılmadı, Amerika’yı da yanılttı.

Önümüzdeki süreçte, küresel güç mücadelesi Avrasya’da, Afrika’da, Ortadoğu’da, Latin Amerika’da, karda, havada, okyanuslarda, uzayda, siber ortamda, ekonomi ve finansal alanlarda gelişecektir.

Eğer Çin, dijital Yuanı küresel para rezervi olarak kabul ettirebilirse, küresel jeopolitik dengeler, bütünü ile değiştirebilecektir. Bu değişim, yeni bir dünya düzeni anlamına da gelebilecektir.

En önemlisi, yeni dünya düzeni kuruluncaya kadar sürecek olan kaotik ortam, yeni acılara gebedir.

Aylar önce Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Yeniden Avrasya” sürecini başlattıklarını ifade etmişti. Ne oldu bu “yeniden Avrasya” açılımına? Haberi olan var mı?

SON SÖZ:

 Stratejinin, güç ile hedeflerin dengelenmesi şartından bihaber olan Brzezsinki’nin bu ünlü kitabını şimdi yeniden okuyarak onun nasıl yanıldığını, nasıl yanılttığını ve hala devam eden hangi acılara neden olduğunu anlamak gerekir.

Nejat Eslen

Odatv.com

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Son Yazılar