Mustafa ÖZBEY

Mustafa ÖZBEY

[email protected]

'Kimse kıpırdamasın, bu bir soygundur!'

10 Mart 2019 - 12:45

18 Ağustos 1961 Çemberlitaş'taki Buğday Bankası ...

‘Kimse kıpırdamasın, bu bir soygundur!’

Vezne görevlileri bunu bir şaka sandılar, ama değildi. İstanbul Çemberlitaş’taki Buğday Bankası‘na gelen siyah gözlüklü, uzun boylu, adeta Amerikan filmlerinden fırlamışçasına bir tarza sahip adam veznedeki paraları doldurmaları için torbayı bankacılara fırlattı. 

Ülkenin bir numaralı gündem maddesi olacak ‘gangster’ efsanesi bu şekilde başladı.

Dönemin unutulmaz otomobillerinden 59 model Chevrolet Impala, gangsterin tutkusuydu. Oto hırsızlığı da yapmış olan, ancak yalnızca Chevrolet Impala kullanan bu adam, melek kanatlı 59 model Impala ile İstanbul sokaklarında polisi ustaca atlatmayı başardı. Polis araçları o dönemde 80 km/s hıza ulaşıyorken, bu otomobil 120 km/s yapabiliyordu. Ve tecrübeli bir sürücüsü varsa, onu yakalamak neredeyse imkansızdı! Necdet Elmas ve 59 model Impala, gerçekten sıkı ikiliydi.

Görgü tanıklarına göre araba sokakta çalışır halde bırakılmıştı. Sesi ortalığı adeta gök gürültüsü gibi inleten aracın sahibi iki dakika sonra döndü. Elinde o zamanın parası ile 165 bin TL ile…

Necdet Elmas efsanesi, bu soygunun ardından tüm şehre yayılacaktı. Polis bir türlü Necdet Elmas’ı yakalayamıyordu.

Necdet Elmas ile ilgili bir diğer tuhaf olay ise polislere mektup yollamasıydı. Sadece Impala ya da Sten makineli tabancası değil, nevi şahsına münhasır tarzı onu farklı kılıyordu. Gazetelere soygun yapacağına dair mektuplar gönderen gangster, bu mektuplarında son derece kibar bir dil kullanıyordu.

Basın ve polis, sonraki araştırmalarında da teyit edeceği bir gerçekle karşılaştı; ‘Gangster okumuş, eğitimli birisiydi’.

Mektuplarında yalnızca soygun öncesinde, sonrasında haber vermek için değil bazen de planlarından bahsederdi. Polisi eleştirdiği de oluyordu.

Gazetelerde hergün ona dair çıkan haberler, polisin onu bir türlü yakalayamaması çok dikkat çekmeye başlamıştı.

1960 darbesinin ardından görevi alan devlet başkanı Cemal Gürsel’in de kulağına gidecek bu olay önlemlerin çok fazla artırılmasına, askerin ve polisin Elmas için adeta seferber olmasına kadar gidecekti.

Gangsterin halk arasında bir efsaneye dönüşmesinde en önemli olaylardan birisi de İş Bankası Kazlıçeşme Şubesi soygunu sırasında yaşanmıştır.

Tanıklara göre Elmas’a ‘Ben işçiyim, benim 460 liramı alma’ diyen bir vatandaşa cevabı şöyle olmuştur,

Ben işçinin parasına dokunmam Ardından da o kişinin 460 lirasını geri vermiştir.

Bu olayın iyice duyulmasının ardından Elmas bazıları için halk kahramanı, özellikle ‘devlet üst kademesi’nden bazıları içinse ‘muhtemel bir komünist’ olmuştur.

Mesele artık iyiden iyiye büyümeye başlamıştı ve rahatsızlık yaratıyordu. Gürsel’in o dönemde ‘Gerekirse bir ihtilal yapılır’ sözü, Elmas’ın ‘İşçinin parasına dokunmam’ sözünden sonra çıkan komünist dedikodularına ilişkin söylenmiştir yorumları da yapılır.

Yani durum o kadar ciddidir…

Helikopterler, uçaklar, askerler, polisler. Günlerce aradılar, zaman zaman izini bulsalar da Necdet Elmas ellerinden kaçmayı bilir ....

Cumhuriyet gazetesi de Elmas’ı takip ettirmek için, ABD’de bu işleri yapmış deneyimli birinin de dahil olduğu bir ekip kurar. Hatta Necdet Elmas’ın kaçtığı bir anda Chevrolet Impala’sını ateşe vererek koşarak izini kaybettirdiği bir olay vardır.

Yıllar sonra izini sürenlerin polis değil gazeteci olduğunu öğrenince Elmas ‘Tüh, beni takip edenlerin siz olduğunu bilseydim arabayı yakmazdım. Yazık oldu’ demiştir.

Sonra yapılan araştırmalarda, Necdet Elmas’ın Chevrolet marka otomobillere hassasiyetinin olduğu, daha önce Chevrolet marka araçları çalmaktan ötürü 11 yıl hapis yattığı öğrenildi. Soygunlarda bir de ortağı vardı. Necdet Sinkil isimli ortağına Küçük Necdet deniyordu

Yüzlerce polisin, askerin yakalayamadığı gangster Necdet Elmas, bir akrabasının ihbarı ile Darıca’da yakalandı.

Elmas ve ortağı Küçük Necdet, polisin ve askerin çemberi daralttığını, onlara ulaşacaklarını biliyordu. Bunun için uzaklaşmaya karar verdiler. Darıca’da birkaç gün saklanıp, bir tekne ile kaçacaklardı. Ancak bir akrabası, ödül olarak belirlenen ‘100 bin TL’nin çekiciliğine dayanamadı.

Onları polise ihbar etti...

Polis ve askerler evin etrafını çevirdi. Binbaşı, “Necdet teslim ol, her tarafın çevrildi, kurtulamazsın” diye bağırdı. Necdet Elmas, “Bana bakın, zaten kafam bozuk, üzerime varmayın haa! Yoksa ya intihar edeceğiz ya da yaylım ateşi açacağız. Kıyamet o zaman kopacak! Evvela şefinizle konuşmak istiyorum” dedi. Binbaşı içeri girdi.

Necdet Elmas silahını ve paraları teslim etti. Binbaşıya, “Müsaade edin, tıraş olayım. Bu şekilde çıkamam” dedi. Binbaşı kabul etti. Tıraşını oldu, süveterini giydi, saçlarını taradı, “Hazırım” dedi. Kovalamaca bitmişti.

Polisin kovalamaca konusunda çok canını sıkan arabaları da Elmas ile birlikte değişmişti. O yıl yeni getirilen 60 model Chevrolet Impala da arama çalışmalarında kullanılıyordu. Yakalandıktan sonra 60 model Impala’yı gören Elmas’ın şöyle dediği rivayet edilir; 

‘Acaba bunların 70 modelleri nasıl olacak?’

Bir kişinin burnunun bile kanamadığı iki banka soygununun sorumlusu ‘naif gangster’ Necdet Elmas 20 yıl, ortağı ise 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı...


Görüntünün olası içeriği: 2 kişi, gülümseyen insanlar, ayakta duran insanlar ve takım elbise

YORUMLAR

  • 2 Yorum
  • Muharrem Girit
    5 yıl önce
    Cezasının bir kısmında İmralı da kalmıştı. O yıllarda İmralı ceza evinin balıkçı motoru vardı tayfalar mahkumlardandı. Palamut ve uskumru yamalamak için Karadeniz e geliyorlardı.Bizim motora aborda olmuşlardı orada görüp tanımıştım.Çok beyefendi biriydi çok kibar konuşuyordu. Bir kaç kez daha motorlarımız yan yana geldi sohbet ettik. Siz yazınca o a ıları hatırladım.
  • Asım Özdemir
    5 yıl önce
    Maceracı biriymiş ama 20 yıl hapis az bir bedel değil.. soygun yapmasa daha mutlu yaşarmış diye düşünüyorum