Mustafa ÖZBEY

Mustafa ÖZBEY

[email protected]

Tabloda, ölüm, şiddet, gaddarlık ve çaresizlik

08 Kasım 2020 - 14:12



1937..

İspanyol hükümeti, Paris'teki 1937 Dünya Fuarı kapsamındaki Modern Hayatta Sanat ve Teknik sergisinin İspanya'ya ayrılan bölümünde sergilenmek üzere, Pablo Picasso'ya büyük bir duvar resmi sipariş etti. O sırada gerçekleşen hava saldırısından etkilenen Picasso, saldırıdan sonraki 15 gün içinde bu duvar resmini tamamladı. Tablo ufak bir dünya turu kapsamında çeşitli ülkelerde sergilendi ve beğeni topladı. Böylece İspanya'daki iç savaşa diğer ülkelerin ilgisi de çekilmiş oldu. Guernica, savaş trajedilerinin ve savaşın bireyler üzerindeki acı verici etkilerinin bir özetidir. Tablo zaman içinde, savaşın yarattığı trajedilerin anımsatıcısı, savaş karşıtı ve barış yanlısı düşüncelerin sembolü haline gelmiştir.

Tablo Guernica, yaklaşık 3,5 metre yükseklik ve 7,8 metre genişlik ile dikkat çekici büyüklükte, tuval üzerine sadece siyah ve beyaz renklerde yağlı boya ile yapılmış bir resimdir. Picasso bu resimdeki amacı, kendi dönemindeki Kazimir Maleviç vb. bazı ressamların yaptığı gibi, gerçekleri temsil etmeyecek bir soyutlamaya ulaşmak değildi. Tabloda, ölüm, şiddet, gaddarlık ve çaresizlik sahneleri, bunların asıl sebebi gösterilmeksizin işlenmiştir. Tablonun siyah beyaz oluşuyla, o dönemdeki gazetelerde yayımlanan fotoğraflara yakınlık sağlanmış, ayrıca savaşın yarattığı cansızlık vurgulanmıştır.

Guernica'da, acı çeken insanlar ve hayvanlar ile kaos içindeki yıkılmış binalar betimlenmiştir.

Tüm sahne bir odanın içindedir, sol tarafta yer alan büyük gözlü boğa, kucağındaki ölü çocuğa ağlayan bir kadının üzerinde durur.

Resmin merkezinde acı içinde yıkılmak üzere olan, mızrakla vurulmuş bir at bulunur. Atın burnu ve üst dişleri, bir insan kafatası şeklindedir.

Atın altında bir askerin parçalanmış cesedi vardır. Asker, üzerinde çiçeklerin büyüdüğü kırılmış bir kılıç tutmaktadır.

Acı çeken atın üzerinde, göz şeklindeki çıplak bir ampul parlamaktadır.

Atın sağ üst tarafında, bu vahşi sahnelere tanıklık ederek camdan içeri girmekte olan, korku dolu bir kadın figürü vardır. Kadın, elinde yanan bir gaz lambası taşır.

Korku içindeki bir başka kadın sağdan yalpalayarak merkeze doğru ilerlemektedir. Kadın, parlayan ampüle boş gözlerle bakmaktadır.

Boğanın, atın ve çocuk için ağlayan kadının dilleri olarak çizilmiş olan hançerler çığlıkları simgeler.

Sağ uçta, dehşet içinde kollarını kaldırmış bir adam, yukarıdan ve aşağıdan ateşlerle sarılmıştır.

Resmin sağ ucunda, açık bir kapıyla sonlanan siyah bir duvar vardır.

Sembolizm; Guernica hakkında, birbirinden oldukça farklı ve zaman zaman çelişkili yorumlar vardır. Örneğin resmin iki baskın unsuru olan boğa ve atın neyi simgelediği konusunda farklı görüşler bulunur. Sanat tarihçisi Patricia Failing'e göre

"At ve boğa İspanyol kültüründe önemli yere sahiptir. Picasso resimlerinde bu iki figürü, birçok farklı anlamda kullanmıştır. Bu yüzden Guernica'daki at ve boğanın kesin anlamını bulmak çok zordur. Bu iki figürün ilişkisi, Picasso'nun kariyeri boyunca farklı şekillerde ortaya çıkan bir tür bale gibidir."

Bu iki figürün Guernica'daki anlamını açıklaması istediğinde Picasso şöyle cevap vermişti:

"... bu boğa bir boğadır ve bu at bir attır... Resimlerimdeki belli şeylere birer anlam verdiğinizde bu doğru olabilir, ama bu anlamı vermek benim fikrim olmamıştır. Sizin vardığınız fikirlere ve sonuçlara ben de varmış olmalıyım, ama içgüdüsel ve bilinçsiz olarak. Ben resim yapmak için resim yapıyorum. Nesneleri oldukları gibi çiziyorum."

Picasso'nun, yine Dünya Fuarı için hazırladığı Franco'nun Rüyası ve Yalanı isimli eskiz serisinde Franco, önce kendi atını yiyen, ardından da kızgın bir boğayla dövüşen bir canavar olarak resmedilmişti. Picasso bu illüstrasyonlar üzerinde çalışmaya, Guernica'nın bombalanmasından önce başlamıştı. Olayın ardından seriye üçü doğrudan Guernica ile ilgili olmak üzere dört resim daha eklendi.

Picasso, Guernica üzerinde çalışırken de şunları söyledi:

“ İspanya'nın mücadelesi, insanlara, özgürlüğe yapılan saldırıya karşıdır. Ressam olarak hayatım boyunca sürekli sanatın ölümüne karşı durmaya çalıştım. Benim gericilikle ve ölümle anlaşma içinde olduğumu kim bir an için bile olsa düşünebilir? ... Üzerinde çalıştığım ve Guernica ismini vereceğim resimde, ve son zamanlardaki tüm eserlerimde, İspanya'yı acı ve ölüm okyanusuna batıran askeri sınıfa duyduğum nefreti açıkça göstermekteyim."

İspanya’nın Guernica şehri 83 yıl önce neredeyse yerle bir oldu. Bask kimliği açısından önem taşıyan bu küçük şehir İspanya iç savaşı sırasında Alman savaş uçakları ve kara birliklerinin saldırısına uğradı. Bini aşkın insanın saldırı sırasında öldüğü tahmin ediliyor. Ancak kesin bir sayı yok.

Kuzey İspanya'daki Guernica kentine saldırı 26 Nisan 1937 tarihinde gerçekleşti. Öğleden sonra saat dört civarında kilise çanları çaldı. Kentin semalarında uçaklar belirdi. Savaş endüstrisinin o dönemde ürettiği ve en son teknolojiyi yansıtan Alman savaş uçakları ardı ardına Guernica kentine saldırdı.

Saldırının canlı tanığı, o zaman dokuz yaşında olan Manoli Aguirre hafızasından silinmeyen o anı şöyle aktarıyor:

“Uçaklar geldi ve hemen bombalar yağdırmaya başladılar. Pazar alanındaki insanları ve hayvanları öldürdüler. Her bir yandan gelen uçaklar bombalarını bıraktılar. Evler alev aldı yangınlar söndürülemedi. Bombaların atıldıkları sırada çıkardıkları o gürültüyü asla unutamayacağım...”

Ölü sayısı bilinmiyor

Guernica saldırısında 40 bin kilo patlayıcı kullanıldı. Bombalardan kaçmayı başaranlar av uçakları tarafından tek tek hedef alındı. Saldırılar üç buçuk saat sürdü. Geride yerle bir olan bir şehir kaldı. Kaç kişinin hayatını kaybettiği belirlenemedi.

Guernica Barış Araştırma Merkezi’nden Juan Gutierrez ise bunun sadece savaş sırasında yaşanan bir facia olmadığı görüşünde. Gutierrez;

“Bu bundan daha büyük bir anlam taşıyor. Guernica saldırıdan yüzyıllar önce de Bask kimliğinin sembolüydü. Bu nedenle hedef olarak seçildi” diyor.

Picasso'nun Tablosu;

İspanya'yı iç savaşı kazandığı 1939'dan 1975'teki ölümüne kadar faşist diktatörlükle yöneten general Franco'nun 30 yıl inkar ettiği bu saldırıdan, Pablo Picasso’nun aynı adı taşıyan ve saldırıyı tasvir tablosunun Paris’te sergilenmesiyle tüm dünyanın haberi oldu.

Hatta Guernica tablosunu gören Nazi subaylarının ünlü ressama

"Bunu siz mi yaptınız?" diye sorması üzerine Picasso’nun

"Hayır. Siz yaptınız" yanıtını verdiği de anlatılır...

Asırlar sonra gelen özür

Almanya Guerinca saldırısı nedeniyle ancak 60 yıl sonra özür diledi. Dönemin Almanya Cumhurbaşkanı Roman Herzog tarafından kaleme alınan resmi özür mektubu Guernica Belediye Başkanı’nın makam odasında asılı.

Barış Araştırma Merkezi’nden Gutierrez’e göre geç de olsa bu özrün önemi büyük ve barışmanın yolunda önemli bir adım. Saldırıdan sağ kurtulmayı başaran Guernicalı Inaki Ar-zanegi de aynı görüşte.

Inaki Ar-zanegi

“Kin ve nefret duyguları yok. Saldırıyı hiç bir zaman unutmayacağız. Ancak nefret duymuyoruz” diyor.

Günümüzde tablo Reina Sofía Müzesi, Madrid' de sergileniyor....

Fotoğraf açıklaması yok.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum