Mustafa ÖZBEY

Mustafa ÖZBEY

[email protected]

Türk milliyetçileri harekete geçti

16 Şubat 2017 - 12:12

Bu cumartesi MHP'li muhalifler için çok önemli bir gün...

Yanlış kararları, akla ve mantığa sığmayan acayip dönüşleri nedeniyle partiyi yıkılma noktasına getiren Genel Başkan Devlet Bahçeli'ye karşı direniş büyüyor.

MHP Genel Merkezi'nin, iktidar partisi AKP'nin dümen suyuna girmesi ve yedek lastik "stepne" haline gelmesi ülkücü camiayı kahrediyor. İşte bu cumartesi günü Ankara Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde "Türk milliyetçileri HAYIR diyor" konulu önemli bir toplantı yapılacak.

 MHP'lilerden söz ederken "Biz milliyetçiliği ayaklar altına aldık. Ben bozkurtla dolaşmıyorum, ben eşref?i mahlûk olan insanlarla dolaşıyorum" diyen AKP önderine gönderme yapan MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu alaycı bir ifadeyle: "Kendilerini hayvan yerine koyan birini başkan yapmak için bu denli gayret eden milliyetçileri kutluyorum. Onlar medarı iftiharımızdır" diyor.

Devlet Bahçeli ve yandaşlarının kendilerine alenen hakaret edenlerin kuyruğuna yapışması gerçekten gülünç bir görüntü yaratıyor.

 * * *

Cumartesi günü yalnız MHP'li milliyetçilerin değil bütün Türk milliyetçilerinin bir araya geleceği belirtiliyor ve 20 bin kişilik bir katılım bekleniyor.

Milli Mücadele Merkezi Derneği Başkanı Sadi Somuncuoğlu, MHP Genel Başkan adayları Ümit Özdağ, Meral Akşener, Sinan Oğan, Koray Aydın, Süleyman Sazak'ın önderliğinde yapılacak toplantıda "16 Nisan'daki halk oylamasının, Türk Devleti'nin istikbalinin oylanacağı hayati bir referandum olacağı" anlatılacak.

Ülkücü muhalifler "Ülkücü hareket kimsenin figüranı olamaz!" görüşünde.

Fakat ne yazık ki Genel Başkan başta olmak üzere MHP milletvekillerinin çoğu bugün iktidarın figüranı olmuş durumda!

Rahmi Turan Sözcü

++++++

Bahçeli'den tam isabet!

--------

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP'ye "Anayasa değişikliği önergenizi Meclis'e getirin" dediğinde tezi şuydu: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa'nın kendisine verdiği yetkileri aşıyor, bu durum ülkenin geleceği açısından sorunlar yaratıyor, gerekirse millete sorarız, ama böyle devam edemeyiz.

(...)Ancak şöyle bir sorun var ki değişikliklerden sadece bir tanesi, referandumda evet oyu çıkarsa hemen uygulanacak: Cumhurbaşkanı'nın partili olması.

Diğer değişikliklerin uygulanması için 2019 Kasım ayında yapılacak seçimleri bekleyeceğiz. (...) Yani Bahçeli'nin "memleket meselesi" dediği sorunun çözülmesi için yaklaşık 2.5 yıl var.

Hem bu nedenle hem de başkanlık sistemlerinde küçük partilerin erime sorunu yaşadıklarına dikkat çekilerek Bahçeli, siyasi öngörüsüzlükle de suçlanıyor. (...) Yalnız bir konu var ki Bahçeli'nin "siyasi açıdan tam isabet" kaydettiğini söyleyebiliriz.

Bakın Devlet Bahçeli, 9 Mayıs 2015 tarihinde Manisa'da düzenlediği mitingde ne söylemişti: "Recep Tayyip Erdoğan, aslında Türk tipi değil 'Tayyip tipi' başkanlık hayalleri kurmaktadır. Bütün yetkilerin kendisinde toplandığı, yargının kendisine bağlandığı, yasama organı Meclis'in kendi kontrolüne sokulduğu, denge, denetim ve fren sistemi olmayan, tek adam diktatörlüğü, tahtsız ve taçsız sultanlık peşinde koşmaktadır."

(...) AKP'nin getirdiği başkanlık sistemi, tam olarak da Bahçeli'nin tarif ettiği sistem. Yani, Bahçeli daha 1.5 yıl önce, o tarihte kimsenin bilmediğini öngörebiliyor, AKP'nin önereceği sistemin ne olacağını biliyormuş!

Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet

++++++++

 

Mumcu'dan "sabaha kadar kendimle tartışıyorum" diyen MHP Genel Başkanı'na:

----

Vicdanınız rahat olursa uyursunuz...

---------

Kısa bir zaman içinde başkanlık sisteminin en büyük muhalifinden en büyük savunucusuna dönüşen Devlet Bahçeli, geçen hafta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kendisi hakkında yazdığım yazılar da hatırlatılmış. Sayın Bahçeli ise şöyle demiş:

"O dediğiniz şahıstan farklı düşünüyorum, sabahlara kadar da ülkem için kendi kendimle tartışıyorum."

(...) Bu konuda düzenli bir uykunun insanın zihni melekesi açısından öneminin altını çizmekten başka yorum yapmam mümkün değil.

(...) Sabahlara kadar kendi kendinize tartışmanızda bir mahzur yok. Gelgelelim, demokratik bir rejimde, siyasi parti liderlerinin bu tartışmayı kamuoyunun önünde yapması gerekir ki seçmen aydınlanmış bir iradeyle sandığa gitsin.

Hem kim bilir, öyle yaparsanız siz de rahatlar ve akşamları huzurlu uyursunuz.

Herkes bilir ki vicdanı rahat olanların gece kafasını yastığa koyduğunda hissettikleri huzura paha biçilmez. Size de iyi gelebilir.

Özgür Mumcu Cumhuriyet

+++++++

"Töreye uygun devlet" derken?..

--------

Ana muhalefet partisi diyor ki..

Rejim değiştirilmek isteniyor..

İktidar partisi diyor ki..

Rejim mejim değişmiyor.

(...) Gözlerden kaçtı galiba.. Devlet Bey de bu tartışmaya katıldı..

Töreye uygun devlet düzenine geçeceğimizi söyledi..

Niye evet diyeceklerini açıklarken aynen şöyle dedi..

'Töreye uygun devlet düzeninin devamını ertelenemez hedef olarak görüyoruz..'

(...) Devlet Bey sözünün altını doldurmadı..

Havada bıraktı!..

Konuşulur zannettim.. Tartışılır zannettim.. Açıklık getirilir zannettim..

Bu sebeple iki gün bekledim..

Töreye uygun devlet düzeniyle neyin kastedildiğini anlamadım..

(...) Devlet Bey bi açıklık getirir herhalde...

Mehmet Tezkan Milliyet

++

Peki nasıl bir şey!

++++

 (...)Ülke yönetiminde bir "çift başlılık" söz konusuymuş.

Bunun en güzel örneğini de yine Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "çok farklı tellerden çalan" açıklaması ortaya koyuyor. Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş "bir şey" diyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yok öyle bir şey" diyor.

Zeki Ceyhan Milli Gazete

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum