TÜRK FUTBOLU NEREYE GİDİYOR ?!

Tam üç yıldır, gücümün yettiği kadar Futbolumuzun hızlı bir şekilde uçuruma gittiğini defalarca dile getirmiştim, ihmal ve umursamazlık içinde, sadece sezonluk başarı peşinde koşan yönetim anlayışlarının, nasıl bir yanlışlık olduğuna dikkat çekmiştim. Ne yazıkki Futbol dünyamızdaki insanlar hiçte duyarlı davranmadılar ve sonunda Türk Futbol'unun çöküşüne seyirci kaldılar, aynı zamanda gelinen noktada, tarihi bir sorumsuzluğuda üstlenmiş oldular. En büyük vebal ise son senelerde Futbol Federasyonunda görev almış kişilere aittir. Değerli bir Futbol Hocası köşesinde, harika bir şekilde özetlemiş bilgisizliğin ve siyasete bulaşmış yönetim anlayışının Ülke Futboluna yaptığı kötülüğü. Ligimiz tam anlamıyla Afrika ligine döndü diyerek, hassas konulara değinmiş.
Çok fazla detaya girmenin artık pek fazla önemi olmadığını düşünüyorum, yapılan yanlışların en çok üç sene sonra tam anlamıyla duvara toslandığında, daha net olarak anlaşılacağından eminim. On dört yabancı yetmezmiş gibi, bu sayı on altıya çıkarıldı, 4 büyük takımın toplam borçlarının 14 Milyara ulaştığını dün TFF acıkladı, buna rağmen kulüpler hala çılgınca pahalı transfer peşinde koşuyorlar ve ne acıdırki bir kişi çıkıpta, halimiz ne olacak diye tek bir kelime etmiyor. Avrupada yakın gelecekte hiçbir şekilde yerimizin olmadığı anlaşıldığında ise, iş işten geçmiş olacak. Futboldaki tek gündemin, içinde bulunduğumuz kötü durum olması gerekirken, gazeteler ve tv ler aynı siyasette olduğu gibi, suni gündem yaratarak, insanların dikkatlerini başka konulara çekiyorlar, büyük bir kampanya yürütülerek Mesut Özil'in dünyanın en iyi 10 numarası olduğunu spor kamuoyuna pompalıyorlar, gerçeklerin hep örtbas edildiği Futbol dünyamızda, havalarından geçilmeyen bazı kişiler nedense dünyanın en iyisi dedikleri birinin, başta yetiştiği Ülke Almanya olmak üzere, hiçbir Avrupa takımından neden transfer teklifi alamadığını sorgulamıyor.
Sezon başından beri en büyük Şampiyonluk adayım Fenerbahçe'dir ve kurulan muhteşem kadronun mimarıda Başkan Sayın Ali Koç'tur, takımın yıldız futbolcularıda Pelkas ve Gustavo'dur. Kulüplerimizi yönetenler, medya kuruluşları, kulüpler birliği, Milli takım hocamız ve diğer değerli hocalarımızdan oluşan bir Futbol Konsey'inin acilen kurulması artık kaçınılmaz hale gelmiştir. TFF nin bilgisizliği, kulüplerin sorumsuzca borçlanmaları, yabancı futbolcu sayısının acilen düşürülmesi ve kulüplerin freni patlamış şekilde birbirleri ile girdikleri transfer yarışının dengelenmesi gibi konulara, çözüm bulmaları artık Milli bir görev haline gelmiştir. Futbolumuzun çöküşünü önleyemedik ama gayret edersek bitişini önleyebiliriz.
İlk yarı bitti, en mutlu olduğum konu, kaleci Muslera'nın sağlıklı bir şekilde yeniden eldivenlerini giymesiydi. Gecikmelide olsa Fırtına yine esmeye başladı ve gözünü ligin tepesine dikti. Abdullah Avcı Trabzonspora iyi geldi ve ben ikinci yarıda fırtınanın kuvvetli bir kasırgaya dönüşeceğinden eminim. Geçen sezon başından beri ısrarla dikkat çektiğim, Ekuban ve Nwakame ligimizin en iyi futbolcuları durumundalar, Karagümrükte Biglia, Alanyasporda Babacar, Bakasetas ve Davidson üçlüsü, G.Antepte büyük golcü Boupendza ve Beşiktaş'tan gönderilmelerine zamanında karşı çıktığım, Larin ve Aboubakar beni yanıltmayan Futbolcular oldular.
Eski takımım Karagümrük ve Hatayspor'un da Süperligde ilk seneleri olmalarına rağmen, başarılı olacaklarına inandığımı dile getirmiştim sezon başında, şimdi her iki takımıda keyifle izliyorum ve alkışlıyorum. Alanyaspor'da  Süperlige renk katan bir başka takımımız.
İkinci yarıda tüm takımlarımıza şimdiden başarılar diliyorum, kazasız belasız ve hastalıklardan uzak, iyi performans gösterecekleri maçlar temenni ediyorum.


Tolga Güneş