Yine hiçbir şeyi doğru okuyamıyor

Tarih 15 Eylül 1938... Almanya Devlet Başkanı Adolf Hitler, İngiltere Başbakanı Neville Chamberlain ile ilk kez yüz yüze görüşecekti...

Yine hiçbir şeyi doğru okuyamıyor
21 Ekim 2023 - 10:23

Konu:

İngiltere’nin, Almanya’nın Çekoslovakya’yı işgal etme endişesi...

Zira...

Aynı yılın mart ayında Avusturya’ya giren Hitler’in İkinci Dünya Savaşı’nı çıkarmak için bahane aradığını...

Tecrübeli devlet adamlarının hepsi:

Tahmin ediyorlardı...

Bunların başında da İngiliz devlet adamı Winston Churchill geliyordu...

Ama...

Churchill, İngilizlerin siyasî karar alıcılarından biri bile değildi...

Ve Churchill, Hitlere hiç güvenmiyordu...

Oysa...

Başbakan Chamberlain hem İngiliz parlamentosunu...

Ve hem de İngiliz kamuoyunu:

Hitler’in “sözüne güvenilir” birisi olduğuna ikna etmeye çalışıyordu...

Hitler - Chamberlain buluşması işte bu ortamda gerçekleşti...

Chamberlain, Hitler ile yüz yüze görüşerek onu:

Çekoslovakya’yı işgalden vazgeçirebileceğine inanıyordu...

Hitler’in istediği ise tam da buydu...

Chamberlain, Çekoslovakya yönetimiyle görüşecek ve onlara:

“Hitler’le konuştum ve ülkenizi işgal niyetinde olmadığını anladım” diyecekti...

Chamberlainsol romantizmiyle Hitler’in:

“İki yüzlü, sahtekâr ve sözüne güvenilmez biri” olduğunu anlayamamıştı...

Yani:
İnsan tanıma yeteneği açısından sağcı, pragmatist Churchill’in tırnağı bile olamazdı...

Çünkü...

Churchill, Hitler’le bir kere bile yüz yüze görüşmediği halde onun niyetinin:

Çekoslovakya’yı işgal olduğunu tahmin ediyordu...

Chamberlain, kız kardeşine gönderdiği mektupta Hitler’le yaptığı görüşme için şöyle diyordu:

“... yüzünde gördüğüme inandığım tüm katılığa ve acımasızlığa rağmen karşımda söz verdiği zaman sözüne güven duyulabilecek bir adam olduğu izlenimini edindim...”.

Yazdığı mektupla kız kardeşini ikna eden Chamberlain, yaptığı konuşmayla Çekoslavakya Hükümetini de:

Hitler’in kötü niyeti olmadığına inandırmış...

Diktatörün zaman kazanmasını...

Ve böylece:

İşgal için daha sağlam bir hazırlık yapmasını sağlamıştı...

Chamberlain, Almanya’dan İngiltere’ye döndüğünde parlamentoda milletvekillerinin karşısına çıktı...

Ve...

Ablasına yazdığı mektup ile Çekoslovakya Hükümetine anlattıklarını adeta tekrar etti:

“Hitler acımasız biri olabilir ama sözüne güvenilir bir devlet adamı...”.

Hitler 1939 yılı mart ayı başında Çekoslovakya’yı...

Aynı yılın Eylül ayı başında da Polonya’yı işgal etti...

İki ülkeyi de işgal ederken ileriye sürdüğü gerekçe:

Bu ülkelerde yaşayan çok sayıda Alman’a yapılan zulüm idi...

Bu tarihi gerçekleri neden yazdığımı anladınız...

Ama yine de kısaca izah edeyim:

Ülkeyi, her:

“Çok iyi insan, severim” dediği kişiden kazık yiyen...

Her yediği kazık kendisine değil millete batan...

Ve...

“Ne istediyse verdim dönsün de bu hasretlik bitsin” dediği kişi ise askerî darbe girişiminde bulunan...

Sözün özü:

“Tahmin fakiri” bir politikacı yönetiyor:

Ülkesini seven, devlet insanı nitelikli herkes:

Milletini ve ülkesini korumakla mükellef...

Zira:

Yine büyük yanılgı içinde...

Yine hiçbir şeyi doğru okuyamıyor...

Günün sözü

“Herkes kendi masumiyetini korumak ister ama iki yüzlülük her zaman masumiyeti çiğner...”.

Thomas Jefferson

ADINI SİZ KOYUN

Canlarım; az sonra okuyacağınız haberi:

New York Times’tan kendi üslûbuma göre ama...

Anlamını hiç değiştirmeden:

Alıntıladım...

Başkan Biden geçtiğimiz perşembe günü Oval Ofis’te Amerikalılara hitap etti...

İsrail ile Ukrayna’yı birbiriyle ilişkilendiren Başkan Biden:

Her iki ülkenin de tiranlar ve teröristler tarafından yok edilme tehdidiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çektikten sonra...

Şöyle dedi:

“Teröristler tarafından yok edilme tehdidiyle karşı karşıya olan ülkeleri desteklemek, küresel istikrar ve ulusal güvenliğin yararınadır...”.

Biden’ın Meclis’ten:

Hamas’a karşı savaşması için İsrail’e 14 milyar dolar...

Rusya’ya karşı savaşması için Ukrayna’ya 60 milyar dolar askeri ve güvenlik yardımı talep etmesi bekleniyor.

Canlarım...

Mahallenin kabadayısı mekânlara musallat olan bir gaspçıdan yana tavır alıyor...

Mağdurların en yakınları bile suskun...

Ama...

Olayı izleyenlerden biri:

Bir zamanlar, babasını da gasp etmiş olan mağdurun yanında duruyor...

Kabadayı: ABD...

Gaspçı: İsrail...

Mağdur: Filistin...

Kabadayıya kabadayılık yapanın adını da lütfen siz yazın...

ÇÖZÜM NE?

Fransız politikacılar seçmenlerine:

“Versay Anlaşması lehimize gibi görünüyordu ama Amerikalılar bahaneyle bütün madenlerimizi 100 seneliğine bloke ettiler” deseydi...

Fransız seçmenlerin ancak %10’u inanırdı bu palavraya...

Bizde ise:

“Lozan anlaşması nedeniyle yeraltı kaynaklarımızı kullanamıyoruz, 1923’te Lozan’ın hükmü bitince zengin olacağız” diyen bir siyasetçiye seçmenin %52’si inandı ve oy verdi...

Aynı seçmen bugün sadece:

“İsrail terör devletidir” derseniz inanıyor...

Ama...

“İsrail de Filistin de terör devletidir” dediğinizde:

“Allah-ü ekber!.. Filistin terör devleti değildir” diye naralar atarak gırtlağınıza sarılıyor...

Bu seçmen türünden kurtuluş için çözüm?..

Şimdilik yok...

ADRES VERMİŞ

İktidarların yanında durarak zengin olmuş bir iş adamı ölmüş...

Melekler herkesi olduğu gibi onu da ahiretin kapısında karşılamışlar...

Sorgu Meleği:

“Amel defterinin günah tarafı dolu: Soygun, yetim hakkı yeme, milletin anasına tecavüz, zina v.s.” diye saymaya başlayınca iş adamı:

“Ama cami yaptırdım” demiş:

“O da ilk depremde yıkıldı” diye azarlamış Sorgu Meleği ve hükmü bildirmiş:

“Atın cehenneme yansın...”.

 Lütfen:

“Kim bu iş adamı?” diye sormayın...

Sorgu meleği günahlarını sıralarken adeta:

Adres vermiş...

MANASI YOK

FED Başkanı Powell açıkladı:

“Eylül ayı enflasyon verileri düşüş eğilimini sürdürdü ancak daha az cesaret vericiydi...”.

Aslına bakarsanız...

Topraklarının yarısından çoğunda kış mevsimi başlayan bir ülkenin Merkez Bankası Başkanı da biliyor ki:

Fiyat artışları durdu...

Yukarı doğru gideceğine ilişkin endişe verici bir durum da “yok gibi...”.

Ama...

Ekonominin tüm aktörlerinin, Demokles’in Kılıcı’nın tepelerinde sallandığını da:

Bilmeleri şart...

Yani Powell:

Belirsizlik (Öngörülemezlik) kozunu kullanıyor...

Bizim siyasetçi ve finansçı profesyoneller ise Merkez Bankası Başkanı’mızı:

“Öngörülebilir ol” diye azarlıyor...

Yazım bu kadar...

Yorumu lütfen siz yapın...

Çünkü...

Bir TV kanalında ekonomiyle ilgili görüşlerim sorulduğunda tabii ki:

Kişisel yorumumu yaptım...

Ama:

“Çok kişisel konuşmakla” suçlandım...

Yeni bir azar daha işitmenin manası yok...

NEDEN, NİÇİN, NİYE?

Sorum şu:

Türkiye Müslümanları ile...

Türkiye’ye iltica etmiş çeşitli ülkelerin Müslümanları:

Doğu Türkistan’da:

Çin Devleti’nin zulmü altında yıllardır inleyen...

Ancak...

Arap olmayan Müslüman Türkler için neden:

Kıllarını kıpırdatmıyorlar?..

Niçin...

Bölgede, bizim olmayan bir savaşa:

Bizi de bulaştırmak istiyorlar?..

Amman ha!..

“Çin’e kafa tutsunlar” demiyorum:

“Sana beş kuruş faydası olan Çin’e kafa tutmuyorsan, sana 500 kuruş yararı olan ABD’ye niçin kafa tutuyorsun?” diye soruyorum...


MEMDUH BAYRAKTAROĞLU

YORUMLAR

  • 0 Yorum