ABD'den tarihi IŞİD itirafı
ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump, kasımdaki seçimleri kazanmasının ardından ilk kez basın toplantısı düzenledi ve ABD’nin teröre verdiği dolaylı/dolaysız desteği şu sözlerle itiraf etti: “DEAŞ’ı bu yönetim (Obama yönetimi) yarattı.”
13 Ocak 2017 - 10:27
Muharrem Bayraktar
ABD’nin yeni başkanının, IŞİD’i meydana getiren devletin hangi devlet olduğunu açıkladığı saatten itibaren bizim yapmamız gereken şey, “ Amerikalılar buyursunlar kendi yarattıkları canavarı El Bab’tan çıkarsınlar” demek olmalıydı ama elbette bizde bunu söyleyecek “bir dil” yok.
İslam adına cinayetleri ve katliamları baş tacı yapan bir din anlayışının, silahlandırılıp Suriye’nin ve bütün dünyanın başına bela olmasının sonuçlarını hep birlikte yaşıyoruz.
ÖSO içinden çıkan bu canavarların sadece IŞİD’le sınırlı kalmadığı, başta Nusra Cephesi olmak üzere ılımlı muhalefet adı altındaki bütün illegal örgütlerin ABD koruması altında palazlanıp dünyanın başına bela olduğu artık gizlenemeyecek bir vakıa.
Trump’ın itiraf ettiği gerçek bu aslında.
Bu demektir ki, teröre destek veren eski ABD yönetimiyle, teröre desteğe karşı çıkan yeni ABD yönetimin çatışmasının yüksek sesli ayak seslerini daha sert bir şekilde duymaya başlayacağız.
Trump, daha koltuğuna oturmadan, Amerikan yönetiminin pisliklerini deşifre etmeye başladı. Bu pisliklere ortak olan yönetimlerin de kendilerini sorgulama ve kullanılıp paçavra gibi atılma travması yaşayacakları kesin.
Trump’un konuşmasında Rusya ile ilgili sözleri de çok önemli.
Trump diyor ki; “Putin beni seviyorsa bu kötü bir şey değildir. Rusya’yla uzun zamandır kötü ilişkilerimiz var. Rusya aslında IŞİD’le mücadelede iyi bir ortak olabilir.”
Trump, yeni dönemde “ambargo uygulanan Rusya yerine, ittifak yapılması gereken bir Rusya tanımı yapıyor.Bu da, Amerikan derin devletini rahatsız edecek bir strateji değişikliği.
“ABD’de derin devlet mi varmış” diye dudak bükenler, Trump’ın koltuğuna oturur oturmaz yaşanacak soğuk ve hatta sıcak savaşın boyutunu hayal bile edemezler.
Yeni dönemde ABD’nin Rusya’ya yaklaşacağı sinyalini vermesi ve IŞİD’in palazlanması noktasında Amerika’nın eski yönetimini suçlayıcı bir pozisyon alması karşısında Türkiye’nin yapması gereken şey, IŞİD’e karşı El Bab’ta giriştiği ve tek başına kaldığı operasyondan bir an önce çekilmesi ve “IŞİD’i üreten güçleri”, IŞİD’i temizleme görevine çağırarak “ne haliniz varsa görün” demek olmalı.
ABD’nin yeni başkanının, IŞİD’i meydana getiren devletin hangi devlet olduğunu açıkladığı saatten itibaren bizim yapmamız gereken şey, “ Amerikalılar buyursunlar kendi yarattıkları canavarı El Bab’tan çıkarsınlar” demek olmalıydı ama elbette bizde bunu söyleyecek “bir dil” yok.
İslam adına cinayetleri ve katliamları baş tacı yapan bir din anlayışının, silahlandırılıp Suriye’nin ve bütün dünyanın başına bela olmasının sonuçlarını hep birlikte yaşıyoruz.
ÖSO içinden çıkan bu canavarların sadece IŞİD’le sınırlı kalmadığı, başta Nusra Cephesi olmak üzere ılımlı muhalefet adı altındaki bütün illegal örgütlerin ABD koruması altında palazlanıp dünyanın başına bela olduğu artık gizlenemeyecek bir vakıa.
Trump’ın itiraf ettiği gerçek bu aslında.
Bu demektir ki, teröre destek veren eski ABD yönetimiyle, teröre desteğe karşı çıkan yeni ABD yönetimin çatışmasının yüksek sesli ayak seslerini daha sert bir şekilde duymaya başlayacağız.
Trump, daha koltuğuna oturmadan, Amerikan yönetiminin pisliklerini deşifre etmeye başladı. Bu pisliklere ortak olan yönetimlerin de kendilerini sorgulama ve kullanılıp paçavra gibi atılma travması yaşayacakları kesin.
Trump’un konuşmasında Rusya ile ilgili sözleri de çok önemli.
Trump diyor ki; “Putin beni seviyorsa bu kötü bir şey değildir. Rusya’yla uzun zamandır kötü ilişkilerimiz var. Rusya aslında IŞİD’le mücadelede iyi bir ortak olabilir.”
Trump, yeni dönemde “ambargo uygulanan Rusya yerine, ittifak yapılması gereken bir Rusya tanımı yapıyor.Bu da, Amerikan derin devletini rahatsız edecek bir strateji değişikliği.
“ABD’de derin devlet mi varmış” diye dudak bükenler, Trump’ın koltuğuna oturur oturmaz yaşanacak soğuk ve hatta sıcak savaşın boyutunu hayal bile edemezler.
Yeni dönemde ABD’nin Rusya’ya yaklaşacağı sinyalini vermesi ve IŞİD’in palazlanması noktasında Amerika’nın eski yönetimini suçlayıcı bir pozisyon alması karşısında Türkiye’nin yapması gereken şey, IŞİD’e karşı El Bab’ta giriştiği ve tek başına kaldığı operasyondan bir an önce çekilmesi ve “IŞİD’i üreten güçleri”, IŞİD’i temizleme görevine çağırarak “ne haliniz varsa görün” demek olmalı.
YORUMLAR