Antarktika'ya Gitmek Yasak mı

Antarktika, dünya üzerinde ki en ilginç yerlerden biridir. Neden derseniz Antarktika dünyanın 7 kıtasından biri olup, üzerinde insanların yaşayacağı bir tabiat ortamı olmadığından, ülke kurulmayan, dolayısıyla bayrağı ve milli marşı olmayan, fiili olarak sadece penguen ve diğer canlılara ev sahipliği yapan bir kara parçasıdır.

Antarktika'ya Gitmek Yasak mı
13 Eylül 2018 - 21:22 - Güncelleme: 14 Eylül 2018 - 08:37

Antarktika’ yı gizemli yapan ve  hakkında komplo teorisi üretilmesine sebep olan durum ise ulaşılamaz oluşudur. Antarktika' nın ulaşılmaz oluşu insanların koyduğu yasaklar değil, doğanın acımasız şartları ve eksi derecelerde bulunan hava koşulları nedeniyle yaşamayı olumsuz etkileyen ortamıdır. 

 


Antarktika Üzerindeki Komplo Teorileri


 

Antarktika’ nın üzerinde gizli bir UFO üssü bulunduğu ya da kaza yapmış UFO’ların gizlendiği(bu teori akıllara 51. Bölge senaryosunu getirmektedir) iddia edilmektedir. Ayrıca dünyanın düz olduğuna dair kanıtların Antarktika’da bulunduğundan, Antarktika kıt'asına gitmenin yasaklandığı gibi inanılmaz teoriler bulunmaktadır. Buna benzer olarak özellikle ABD ve NASA’nın Antarktika’da gizli bir takım faaliyetler ve gizli projeler yürütüldüğünden, bu kıtaya girişin yasaklandığı şeklinde bilgi kirliliği bulunmaktadır. Gizemli piramitler ve devasa objelerin yanı sıra bilinmeyen yaratıkların var olduğu söylenmiştir. En inanılmazı ise büyük yankı bulanHitler’in aslında ölmediği ve II. Dünya Savaşında Berlin’in alınmasından kısa bir süre önce gizli ordusu ile Antarktika’ya yerleştiği ve çalışmalarına burada devam ettiği şeklindedir. (Bu teori bir seviye ileri götürülerek Hitlerin gizli ordusu ile Ay’a yerleştiği bile öne sürülmüştür)







Antarktika’da Yapısından Dolayı Yüzyıllar Geçse de Bozulmayan Fosiller Bulunmaktadır





 


Peki Antarktika’ya Gitmek Yasak mı


 

Teknik olarak Antarktika’ya gitmek yasak değildir. Hatta Antarktika’ya gitmek için vize yada pasaporta dahi gerek bulunmamaktadır. Çünkü yukarıda da değinildiği gibi Antarktika üzerinde herhangi bir ülke bulunmadığından, resmi olarak vatandaşı yoktur. Ayrıca, siyasi olarak da bir yere bağlı olmadığı için her birey Antarktika kıt'asına gidebilme ve orada yaşama hakkına sahiptir. Bu nedenle pek çok maceraperest kısa turlar ile bu gizemli kıtaya ziyaretler gerçekleştirmiştir. Yani Antarktika’ya gitmek ve girmek için herhangi bir kurul ve kuruluştan izin almanız gerekmemektedir.



Bu sebepten Antarktika’ya giriş yasağıda bulunmamaktadır. Antarktika’ya gitmeyi ve girişi engelleyen tek şey Antarktika'nın kendisidir. İklim ve doğa koşulları izin vermediğinden, yaşam koşulları elverişli olmadığından yerleşim olanağı bulunamamaktadır. Bu sebepten özel donanımlara sahip bilim insanları bilimsel araştırmalar için Antarktika’da bulunmaktadır. Bilimsel araştırmalar için orada bulunanlar genel olarak belirli mevsimlerde sayısı değişse de 1000 civarındadır. 

 

Antarktika üzerindeki komplo teorilerine bakılırsa uzak ve ıssız bir yer olması, kıta hakkında bilinen bilgi miktarının az olması nedeniyle, oldukça popüler ve gizemli bir yerdir. Sanılanın aksine Antarktika’ nın hiçbir yeri gizli değildir, fakat ulaşılması ve yaşanması zor olduğundan, teknik yeterliliğe sahip olunmalıdır. Yani iddia edildiği gibi kayıp UFO üsleri yada farklı gizli mekanlar bulunamamıştır.

 

Tek elle tutulur teori Antarktika’ nın özellikle McMurdo (Kuru vadileri) isimli bölgesinde ki yaşam koşulları, Mars ve diğer bazı gezegenlere benzediği için NASA tarafından, uzay araçlarının deneme çalışmaları yapılmaktadır. Dünya üzerinde, Mars yüzeyine yer ve iklim olarak en çok benzeyen ortam Antarktika yüzeyidir, ayrıca atmosfer tabakasının ince olması nedeniyle, kıta üzerinde bir çok göktaşı bulunmaktadır. Öyle ki Antarktika tam bir göktaşı bölgesidir.

 



 



Ayrıca devasa uzaylılar yada keşfedilmemiş Holywood yaratıkları bulunmasa da Antarktika’da daha önce keşfedilmemiş, mikroorganizma türünde canlılar ve bakterilerin bulunduğu yada bulunmayı beklediği, hatta bilinen en eski sperm (hayvan spermi) Antarktika’da donmuş halde bulunmuştur. Bilim insanları, özellikle asırlarca sürebilecek olan uzun süreli uzay yolculuklarına, insanları hazırlamak ve şu an tedavi edilemeyen hastalıklar için bu canlıları bularak, inceleme çalışmalarını sürdürmektedir. Antarktika da piramit benzeri yapıların bulunduğu tespit edilmiş, ancak bu yapıların insan eliyle yapılıp yapılmadığı kesinleşmiş bir konu değildir.

 

Dahası Antarktika ile ilgili bizim tarihimizde önemli bir yer tutan konu ise Piri Reis’in haritasıdır. Bu gizemli haritada o dönem bilinmeyen Antarktika kıta'sının buzullar altında kalan kara kısmının büyük bir benzerlikle, Piri Reis tarafından Haritaya işlenmiş olmasıdır. Piri Reis' in bunu nasıl gerçekleştirdiği sırrı açıklığa kavuşmamıştır.

 


Antarktika Tarihi ve Antarktika Üzerinde Hak İddiaları


Hakkında az bilgi bulunduğundan, en popüler komplo teorisi bölgesi olan Antarktika kıta' sı hakkında az bilgi bulunmasının sebebi, bu kıta' nın  1811 yılında keşfedilmesidir. Güney kutbu noktasının keşfi ise 14 Aralık 1911 yılında Norveçli kaşif Roald Amundsen tarafından gerçekleşmiştir. Yani kıta' nın keşfi oldukça yakın bir tarihtir.

 

Antarktika kıta' sına yapılan ilk sefer Avustralya’ yı keşfeden İngiliz kaptan James Cooktarafından gerçekleşse de sonuç alınamamıştır. Daha sonra ilk olarak 1820 yılında Ruslar tarafından keşfedilmiş, ardından pek çok ülke tarafından Antarktika’ya keşifler uygulanmıştır. 1911 yılında Japonya düzenlediği bir sefer sonucunda kıta' nın kendisine ait olduğunu iddia etmiş, ardından İngilizler yoğun şekilde Antarktika’ nın kendilerine ait olduğunu kabul ettirmeye çalışmışlardır.

 

1959 yılında Yeni Zelanda’ nın önerisi ile Antarktika antlaşması imzalanmış ve bu antlaşma gereği Antarktika resmi olarak hiçbir ülkeye bağlı olmayıp, üzerinde her türlü ülkenin sadece bilimsel çalışmalar yapması için izin verileceği hususu kesinlik kazanmıştır. Antarktika üzerinde kesinlikle madencilik, nükleer faaliyet ve askeri faaliyet yapılması yasaklanmıştır.



1969 yılında Arjantinli bir kadır 7 aylık hamile olarak Antarktika'ya gitmiş ve burada 9 ay sonunda doğum yapmış olup doğan bebek Antarktika'da doğan ilk kişi olarak kayıtlara geçmiştir.

 


Antarktika Neden Kıta


 

Antarktika neden kıta Grönland kıta değil derseniz, Kuzey kutbu ve güney kutbu buzullarla kaplıdır. Ancak Antarktika’da buzulların altında gerçek toprak parçası bulunmakta, yani dünyanın iklimi değişmeden önce Antarktika üzerinde canlıların yaşadığı verimli toprakların olduğu, yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır. Bugün ise Antarktika kıta' sının tamamen buz çölü ve hatta bazı bölgelerin ise yaklaşık 200 milyon yıl gibi uzun bir süre yağmur yağmayan yerlerinin olduğu tespit edilmiştir.

 

Kuzey kutbunda ise buzulların altında kara parçası yoktur. Bu sebepten Antarktika’ nın kıta özelliği bulunmaktadır. Antarktika' nın yüz ölçümü, Avrupa’ nın yüz ölçümünden daha büyüktür. Yüzölçümü bakımından en büyük 5. Kıtadır ve Avustralya kıt'asının 2 kat büyüklüğündedir.

 

Antarktika konusu aslında dünya için o kadar da masum görünmemekte ve sanki uykuya bırakılmış gibi durmaktadır. Sebebi ise altındır. Yaklaşık %96 sı buzullarla kaplı kıta toprağında, el değmemiş ve bol miktarda altın olduğu bilinen bir gerçektir ve bu altının ileride ne gibi çekişme ve siyasi kavgalara neden olacağı belirsizdir.

 


Antarktika ve Türkler



 


 

Sanılanın aksine Türkiye Cumhuriyeti Antarktika kıta'sı ile yakından ilgili olmuştur. 1959 yılında imzalan Antarktika antlaşmasına taraf olan 53 devletten biridir. Antarktika üzerine çıkan ilk Türk ise 1967 yılında  Prof Dr.Atok Karaali olmuş ve çalışmalarını yaptığı bölgeye Karaali Kayalıkları ismi verilmiştir.

 

İyonosfer ve atmosfer fiziği alanında dünyanın sayılı ve önde gelen bilim insanlarından olan, şu an Koç Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Ümran İnan' nın Antarktika’da yaptığı değerli çalışmalar nedeniyle gözlem noktası olarak kullandığı kayalıklara İnan Tepesi ismi verilmiştir. Prof Dr. İnan inceleme yaptığı Antarktika çalışmalarında, atmosfer durumunu daha iyi gözlemlemek ve ölçüm yapabilmek için Antarktika’ yı balkon olarak kullandığını söylemiştir.

 
 

Bu iki değerli bilim insanının çalışmaları haricinde, 2013 yılından beri çeşitli Türk bilim İnsanları farklı ülkelerdeki bilim insanları ile birlikte bölgede faaliyet yürütmektedirler. 24 Şubat ve 1 Nisan 2017 tarih aralığında Bilim Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından görevlendirilen İTÜ’den 9 kişilik araştırma ekibi Bilimsel faaliyetlerde bulunmuşlardır.


YORUMLAR

  • 0 Yorum