Can Dündar yazdı Söylenemeyeni söylemek

Hepimiz demeç gazeteciliğine alıştık: “…yaptığı açıklamada şöyle dedi.” “…sözlerine şunu ekledi.” “…şeklinde konuştu.”

Can Dündar yazdı Söylenemeyeni söylemek
13 Haziran 2016 - 09:59 - Güncelleme: 13 Haziran 2016 - 10:20
Oysa günümüz okurunun önemli kısmı, bunları zaten anında televizyondan ya da sosyal medyadan öğreniyor. 

Bu iletişim yoğunluğu, gazetelere yeni bir misyon yüklüyor: 

Söylenenin ötesine geçmek, denilenin ardını deşmek, söylenemeyenin peşine düşmek… 

Bu da daha fazla emek, yetenek, cesaret ve yatırım gerektiriyor. 

Kaç gazetede araştırmacı gazetecilere fırsat veren bir “özel araştırma ekibi” var, bilmiyorum; ama rutini aşmanın, gazeteleri yaşatmanın yolunun, onlara ortam yaratmaktan, yatırım yapmaktan, şans tanımaktan geçtiğini biliyorum. 

Yapılması gerekenin bir örneğini, gencecik bir gazeteci verdi geçen haftaki Cumhuriyet’te… 

Herkes haftalarca Karaman’daki Ensar Vakfı skandalını konuştu. Sonunda bütün suç, bir adamın sırtına yıkıldı; onu yaratan ortam, olayın yaşandığı şehir, öğrencileri korumasız bırakan yurt sistemi, velilerin suskunluğunun nedeni tartışılamadı. 

Şeyma Elaman’a “Bir süre Karaman’a gidip orada yaşar mısın?” dediğimde bir an tereddüt etmeden “Giderim” dedi ve çantasından defterini çıkarıp not almaya başladı. Ertesi gün Karaman’daydı. 

İki hafta sonra çıkageldiğinde bu kez çantasında bir tacizcinin portresi, tacizin yaşandığı evden gözlemler, Karaman’ın suskunluğuna dair izlenimler, tacize yol açan yurt sistemini anlatan satırlar ve bugün okuduğunuz türde yeni skandallar vardı. Ve her biri, giderek unutulmaya yüz tutan, masa başında yapılmayan, yerinde araştırmaya dayanan haberciliğin izlerini taşıyordu.

Uçak kâtipliği yerine… 

Olanaklarımızın sınırlılığına rağmen, habere ve gençlere yatırım yapmaya devam edeceğiz. 

Cumhurbaşkanı’nın uçağında olup “Muhammed Ali’nin cenazesine neden katılamadınız” diye soramayacak hale düşmektense, “uçak kâtipliği”nin yerine “araştırmacı habercilik”i koymaya çalışacağız. 

Demeç alırsak da, bunun habercilik ayağını öne çıkaracağız: 

Davutoğlu’nun Nevruz’da PKK’ye yeni bir çözüm çağrısı ilettiğini ve bunaErdoğan’ın direndiğini, Cumhuriyet’te Mahmut Lıcalı’nın röportajından öğrenmedik mi? 

Yazının devamı için tıklayın >>

YORUMLAR

  • 0 Yorum