Deprem yaraları sarılmamışken… Hazine partilere milyarlar verecek

“Medyatikleşme”… Bu kavram, 1990’lardan itibaren kullanılmaya başlandı. Medyanın, politikayı, ekonomiyi din gibi kültürü itibariyle toplumu-ülkeyi nasıl dönüştürdüğü sorusuna yanıt aranmaya başlandı.

Deprem yaraları sarılmamışken… Hazine partilere milyarlar verecek
01 Mart 2023 - 08:54

Mesela, Bremen Üniversitesi’nden Prof. Andreas Hepp kitap yazdı: “Medyatikleşen Kültürler.”

Sordu:

-Medya, reklam ve yeni iletişim organlarıyla şekillenen bu popüler kültür ortamından nasıl bir insanlık doğar?

-Medyanın şekillendirdiği siyasi ekonomik kültürsüzlüğün etkilerine maruz kalan insanlık, ne ölçüde sağlıklı toplumsal-siyasal ilişki kurabilir?

İşte… Medyatikleşen hayatların neyi ortaya çıkardığını görüyoruz:

Tam anlamıyla çürüme!

Yeni sığ “gerçekliği” dayatan bu medyatik “siber” saldırı, tam anlamıyla kültürsüzlüğü doğurdu.

O halde:

Mesele artık ülkemizde salt bir televizyon yayını yapmak değil; toplumsal dönüşümü sağlıklı hale getirmek…

Bugün yayın hayatına başlayan SÖZCÜ TV/ (SZC) amacı; sizlere salt haber vermek değil, ülke hayatındaki olağanüstü çürümenin önüne geçmektir. Ülkeyi korumak için “siber kalkan” olmaktır…

Böylesine ağır bir görev üstlenen meslektaşlarımın işleri gerçekten zor.

Ama biliyorum ki:

-Yok edilen adalet gibi değerleri hatırlatacaklardır…

-İçi boşaltılmış vatan millet, bağımsızlık gibi kavramların gerçek anlamlarını hatırlatacaklardır…

-Utanma duygusunu hatırlatacaklardır…

-Ve kuşkusuz unutulan haberciliği hatırlatacaklardır…

Mesela:

***

Düşüncem ile…

Duygularım ile…

Türk siyasi yaşamıyla ilişki kuramaz hale geldim.

Yaklaşık elli bin insanımız öldü.

Şehirlerimiz yok oldu.

Siyasetin gündeminde seçim var! Politikacıların çoğu anı yaşadı ve iktidar ve muhalefeti ile başladılar bunu oy’a devşirme çalışmasına! Yazık. Onlar adına üzüleyim mi utanayım mı bilemez haldeyim…

Medyatikleşmenin sonucu bu; kendine ve ailesine olmadığı sürece acıya yabancı kalmak, hissetmemek.

Shakespeare dedi ki; Acı bir saati on saat yapar. Gelsin de bizim ülkemizdeki politikacıları görsün; acının bir saati, bir saniye sürmedi! (Sadece bir avuç siyasetçiyi ayrı tutmak isterim.)

Sahi siyaset fay hattının, toplumsal hayatta deprem yarattığını kimse görmüyor mu?  

İşte… Bu sebeple  alternatif bir medyaya bugün çok ihtiyaç var…

***

Acılı bugünlerde seçimi konuşmak salt ahlaki sorun değil.

Sadece canlarımızı kaybetmedik. Dünya Bankası gibi küresel kurumlar bile depremin ekonomik maliyeti üzerine rapor hazırlayıp sundu.

Bu ağır ekonomik yükün altından Türkiye nasıl kalkacak? Zaten bütçe açığı, işsizlik, enflasyon vd. etmenler yüzünden ülke ağır ekonomik kriz altında... Ve şimdi de büyük deprem yıkımı!

Biliyoruz ki; seçimlerin ülke ekonomisi arasında çok yönlü ilişki var. Yani, seçim demek hazineden gidecek para demek!

Böylesine bir dönemde hazinenin partilere seçim yardımı yapması bütçeye yeni bir yük getireceğini bilmek için ekonomist olmaya gerek yok.

Depremzedenin yardım çığlığı hâlâ sürerken, partilere milyarlarca liralık seçim parası vermeyi halka nasıl anlatacaksınız?

Bakınız:  

Kanuna göre, hazine yardımı milletvekili seçiminde üç katına çıkıyor. 2023 seçimlerine doğru gidilirken, Yüksek Seçim Kurulu’nca seçim kararının ilan edilmesini izleyen on gün içinde partilere yeni ödemeler yapılacak.  Mesela hazine sadece AKP’ye 1 milyar 961,3 milyon lira verecek. CHP’ye ise 1 milyar 43,9 milyon...  Ya diğerleri?

Sonuçta hazine, partilere toplamda yaklaşık 5 milyar lira ödeme yapacak.

Kuşkusuz… Partiler bağışlar gibi daha fazla para toplayacak.

Depreme gidecek para seçime gidecek!

Bu gibi farkındalık yaratmak için SÖZCÜ TV (SZC) tam zamanında yayına başlıyor.

Soner Yalçın

Odatv.com

YORUMLAR

  • 0 Yorum