Ekrem İmamoğlu iktidara seslendi: Ekonomiyi düzeltin kardeşim!

 "Ekonomiyi düzeltin kardeşim! Vatandaşın iyi bir yaşamı için gereken geliri elde etmesini sağlayan maaşını evine götüreceği parayı sağlayın. Sağlığı düzeltin! Eğitimi düzeltin, milletin canı yanıyor. Daha, daha da önemlisi ne? Adaleti düzeltin, adaleti..." dedi.

Önümüzdeki yerel seçimlerin önemine dikkat çeken İmamoğlu, “31 Mart'ta yapacağınız seçim, ne seçimidir biliyor musunuz. Ayrımcılıkla birleştiricilik arasındaki seçimdir. Ayrımcılık yapanı mı, yoksa birleştireni mi seçeceksiniz? Bu kadar net" sözleriyle seçmene çağrıda bulundu.

“Avrupa 1. Bölge Dere Islahı ve Bakım ve Onarımı Açılış Töreni”, ıslah edilen Kağıthane Deresi’nin yanında, Hamidiye Mahallesi’nde düzenlendi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İSKİ Genel Müdürü Dr. Şafak Başa’nın konuşma yaptığı törene; CHP milletvekili Zeynel Emre, CHP Parti Meclisi üyesi Mahir Yüksel, CHP'nin Kağıthane Belediye Başkan adayı Tonguç Çoban, Bağcılar Belediye Başkan adayı Cem Kılıç, Esenler Belediye Başkan adayı Hasan Dalkıran ve Eyüpsultan Belediye Başkan adayı Mithat Bülent Özmen katıldı. Sarıyer'den Esenler'e, Beyoğlu'ndan Bahçelievler'e, Fatih'ten Arnavutköy'e, Beşiktaş'tan Sultangazi'ye, çok geniş bir alanda, yaklaşık 5,5 kilometre dere ıslahı imalatı yaptıklarını belirten İmamoğlu konuşmasında şunları söyledi:

“İDDİALIYIZ, VATANDAŞIMIZA SUNDUĞUMUZ HİZMETLER KARŞILIĞI OLAN OYUN BİZE GELECEĞİ İDDİASIDIR: Biz İstanbul'un bu dönemini çok iddialı bir dönem olarak görüyoruz. Kapasitesi ve bu oranda yaptığı işler bakımından çok iddialı bir konuma gelecek bir dönemi İstanbul'a hep birlikte yaşattık çokça iş yaptık. Bunun mutluluğunu ve gururunu yaşıyorum. Bugün bu gururu birlikte yaşadığımız değerli milletvekilimize değerli parti meclisi üyemize ve bizlerle bir arada olan siyasi partimizin çok  değerli temsilcilerine, ilçe başkanımıza, yöneticilerine, meclis üyesi, yol arkadaşlarıma ve yine bugün burada bulunan çok değerli muhtarlarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Artık seçim zamanı ve koşuyoruz, hızla koşuyoruz. İddiayla. İfade ediyorum İstanbul'un hiçbir noktasında iddiasız olduğumuz bir ilçe yok. İddialıyız bu iddialarımız sadece sözde değil aslında yaptığımız işle ispatlı bir biçimde vatandaşımıza sunduğumuz hizmetlerle karşılığı olan oyun bize geleceği iddiasıdır. Bu iddia sadece bu tespitle de sınır değil. Evet, yapıyoruz araştırmalarımız var ve bu noktada vatandaşımızın teveccühünü görmek ve vatandaşımızın öncü, olumlu oylarını hissetmek elbette beni gururlandırıyor ve onur duyuyorum. Milletimize hizmet etme konusunda da gayretimiz en üst seviyede olacak. 

KIYMETLİ YOL ARKADAŞIMA BAŞARILAR DİLİYORUM:  Bu bakımdan ben yine sizlerle değerli belediye başkanı adaylarımızı da tanışmak ve tanıştırmak istiyorum. Tabi bugün birinci bölge deyince oldukça geniş kapsamda ilçelerimiz var. Ama bir bölümü bizimle dolayısıyla önce Bağcılar Belediye Başkan Adayımıza başarılar diliyoruz  Cem Kılıç Başkanımıza yolu açık olsun. Yine Esenler'de çok hızlı bir çalışma dönemine giren değerli yol arkadaşımız Hasan Dalkıran başkan adayımıza başarılar diliyorum. Ve Eyüpsultan ilçemiz ki bu derenin ucunda onunla buluşuyor. Burada yapılan hizmetin de bu sadece bölümdeki hizmetin de ona katkısı var. Eyüpsultan'da yoğun hizmet yaşadığımız ve yaşattığımız ilçelerimizden birisi. O da İstanbul'a hizmet eden değerli yol arkadaşlarımızdandı. Değerli Bülent Özmen Başkanımıza da Eyüpsultan'da başarılar diliyoruz. Ev sahibini unutmadım tabi ki. O da değerli bir arkadaşımız gerçekten hem siyasette hem de özellikle şunu ifade edeyim. Şu son beş yılda ilçe ilçe bütün İstanbul'u analiz ederken süreçleri yorumlarken her masada bir arada olduğumuz çok kıymetli bir yol arkadaşım. O da diğer arkadaşlarım gibi çok başarılı olacağına inandığım değerli bir başkan adayımız tabi ki Kağıthane'deyiz, Tonguç Çoban'a da Kağıthane'de başarılar diliyorum. 

İSTANBUL'UN MUHAFIZI OLMA SORUMLULUĞUYLA HALKA OLAN KAYNAKLARIN ÇARÇUR EDİLMESİNE BEŞ YILDIR ASLA İZİN VERMEDİK, VERMİYORUZ VE VERMEYECEĞİZ: Değerli konuklar İstanbul'da beş yıldır aslında büyük bir değişim. Bir dönüşüm yaşanıyor. Şehrin gündeminin değiştiğini net olarak ifade edebilirim. Dikkat edin bazı şeyleri artık konuşmuyoruz. Mesela yapılaşmaya açılan yeşil alanlardan İstanbul Büyükşehir Belediyesi nezdinde beş yıldır bahsetmiyoruz. Kişiye özel imar düzenlemelerini konuşmuyoruz. Belediye bütçesiyle yapılan israfı, yolsuzlukları konuşmuyoruz. Kamu kaynaklarının belirli kişi dernek veya kendilerine yakın kurumlarla vakıflara aktarılmasını konuşmuyoruz. Niçin konuşmuyoruz? Hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Çünkü böyle şeylerin yaşandığı bir belediye yönetimi yok artık. İstanbul'un muhafızı olma sorumluluğuyla halka olan kaynakların çarçur edilmesine bertaraf edilmesine, beş yıldır asla izin vermedik, vermiyoruz ve vermeyeceğiz. Ne yapıyoruz? Basit,  Milletimize ait olanı milletimizin kullanımına açıyoruz. Beş yıl önce parasızlıktan durdurulmuş Metro inşaatlarını konuşuyorduk. Şimdi neyi konuşuyoruz? Sadece beş yılda ki ikisini iki hafta içerisinde açmış olacağız. Sadece beş yılda yapılan 65 kilometre metroyu konuşuyoruz. Beş yıl önce İstanbul'un farklı noktalarında selleri su baskınlarını yağmurda denizle birleşen meydanları konuşuyorduk. Boğaza akan kurban kanının kırmızıya boyadığı boğazı konuşuyorduk. Denizimizi kirleten atık suları konuşuyorduk. 

ŞİMDİ NEYİ KONUŞUYORUZ: Şimdi İstanbul'un tam 130 noktasında kronikleşmiş su baskını sorunlarının çözülmüş olmasını konuşuyoruz. Tam 181 noktadan barajlara güzelim Haliç'e derelere ve denizlerimize atık su girişinin önlenmiş ve tertemiz hale gelmesini konuşuyoruz. Beş yıl önce bu şehrin pek çok yerinde yağmur suyu ile atık su hatları ayrıştırılmış değildi. Çokça altyapı ihmali vardı var olan ayrıştırmaların da ne yazık ki çoğu yetersizdi. Bu ne demek biliyor musunuz? Su baskınları olduğunda meydanlar, caddeler, yağmurla karışık atık suyla ne yazık ki atık suyla dolar taşar anlamına geliyor. Yani İstanbul gibi bir şehir meydanlarıyla, caddeleriyle, tabiri caizse kanalizasyon sularına teslim olurdu. Bugün artık İstanbul'un pek çok bölgesinde yağmur sularını sağlıklı biçimde denize atık suları ise arıtma tesislerine ulaştıran güçlü bir altyapısı var. İşte beş yılda İstanbul'un dört bir yanını böyle sağlıklı, modern bir altyapıya, kavuşturmanın gururunu yaşıyoruz. Altyapı çalışmaları içerisinde bu sürecin önemi çok büyük. O bakımdan ben hepinizin huzurunda emeği geçen bu sadece İSKİ de değil. Bu anlamda altyapı çalışma katkı sunan İstanbul Büyükşehir Belediyemizin de başka birimleri var. Başta İSKİ olmak üzere diğer bütün birimlerimize hepinizin huzurunda emeği geçen yüklenicisine çalışanımıza, mühendisimize, genel müdürümüze, genel müdür yardımcımıza, daire başkanına her birisine yürekten teşekkür ediyorum. İstanbul halkı adına.

17 İLÇEDE ALTYAPI YATIRIMLARINA AYIRDIĞIMIZ PARA 33 MİLYAR 543 MİLYON LİRAYI GEÇMİŞ DURUMDA: Altyapı çalışmaları içerisinde çok önemli bir boyutu da derelerin ıslah edilmesi oluşturuyordu. Genel müdürümüz de bahsetti. Sarıyer’den Esenler'e, Beyoğlu'ndan Bahçelievler'e, Fatih'ten Arnavutköy'e, Beşiktaş'tan Sultangazi'ye, çok geniş bir alanda yaklaşık beş buçuk kilometre dere ıslahı imalatı yaptık. Bakınız bazen gördüğünüz, bazen görmediğiniz dereleri de var İstanbul'un. Özellikle belli yerlerde ne yazık ki artık o vadinin altında kalmış kapalı kesitlerle geçilen derelerimiz var. Ama yetersizlik ama başka sorunlar oralarda da devam ediyor. İleri teknolojiyle, tünel kazılarını yine en üstün şekliyle yaparak belli noktalarda da onları ayrıca yapıyoruz. Bugün tamamlayacağımız Avrupa birinci bölge dere ıslahı ve bakım onarım çalışmaları işiyle tam sekiz ilçede dere ıslahı 17  ilçede ise ıslaha yapılan derelerin bakım ve onarımını gerçekleştirdik. 17 ilçede altyapı yatırımlarına ayırdığımız para 33 milyar 543 milyon lirayı geçmiş durumda. 

MEMLEKETİMİZDE ENFLASYON BİZİ ÖYLE BIR ALABORA ETTİ Kİ DÜNÜ BUGÜNLE KIYASLAMAK ZOR: Bakın tüm bu çalışmalarla 17 ilçede 48  derede ıslah ve bakım çalışması da yapılarak temiz ve kesit genişletme çalışmaları gerçekleştirdik. Su baskınları ve denize atık su karışmasını önlemiş olduk. Böylece bu çalışmalarda tabi çok yönlü kazanımlarımız var. Her şeyden önce atık sulardan kaynaklanan halk sağlığı sorunlarını çözüme kavuşturmuş oluyoruz. Aslında sağlıklı bir şehirde yaşamanızı sağlıyoruz. Çevre kirliğinin önüne geçmiş oluyoruz. Haziran 2019’dan bu yana tamamlanan bu süreçle birlikte şunu da ifade edeyim. Biz aynı zamanda bu ayrıştırma, bu ıslah, bu temizlik süreçleri özellikle yağmur suyu kanalizasyon ayrıştırmasıyla birlikte bir şey daha elde ediyoruz. Arıtmaya giden atık suyun miktarı düştüğü için yağmur suyu eklenmediği için ciddi bir enerji tasarrufunu da sağlıyor. Bu süreç o bakımdan Haziran 2019’dan bu yana tamamlanan ve yatırımı devam eden işler göz önüne alındığında altyapıya, güncel fiyatlarla bugünün fiyatlarıyla daha iyi anlaşılıyor. Memleketimizde enflasyon bizi öyle bir alabora etti ki dünü bugünle kıyaslamak zor. Onun için bugünkü fiyatlarla yaklaşık 94 milyar lira yatırım yapmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz

TEK DERTLERİ NE BİLİYORSUMUSUNUZ ENGEL OLMAK. BİZE ENGEL OLAMAZSINIZ, OLAMADINIZ, OLAMAYACAKSINIZ: Bakınız her şeyden önce şunu bilmenizi isterim. Bu yatırımlardan kimler hangi partililer yararlanacak diye düşünmek bizim aklımıza bile gelmedi. Bizim aklımıza bile gelmeyen başkasının aklından çıkmıyor. Yani bu garip bir durum. Normal bir insan zaten böyle düşünmez. Bu ülkenin yönetimine böyle ayrımcı, böyle akıl dışı bir anlayış hakim. Ne yazık ki maalesef üzülüyorum. Bunu dinlerken bu sözleri duyarken, bu sözler nasıl edilebilir? Bir yöneticinin, bir kamu yöneticisinin, bir siyasetçinin, bir devlet insanının nasıl böyle bir laf edebileceğini ben anlamlandıramıyorum. Bunlar işi gücü bırakıp altyapı yatırımlarının bile bazen kimin yaptığına bakıyorlar. Mesela altyapı işlerindeki ayrımcılığı, sadece vatandaşa bu tehdidi yapmıyorlar çoğu zaman. Mesela eğer bir altyapı projesi varsa, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılıyorsa altında da İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu imzası varsa, örneğin kamu kaynaklarından tek bir kuruş bile kredi vermiyorlar faydalandırmıyorlar. Devlet kurumlarının bu anlamda partizanlık yapsın diye organize edildiği bir ortam yaşıyoruz. Tek dertleri ne biliyor musunuz? Engel olmak. Bize engel olmak. Ama söyleyeyim. Bize engel olamazsınız. Olamadınız, olamayacaksınız. 

SİZ BU ÜLKENİN KARDEŞLİĞİNE, HUZURUNA ENGEL OLUYORSUNUZ: Bu millet size hak ettiğiniz dersi verecek. Biz sizin hayallerinizin bile yetişemeyeceği kadar çok iş yapıyoruz. Hem de gururla, onurla yapmaya da devam edeceğiz. Siz asıl bu ülkenin kardeşliğine, bu ülkenin huzuruna engel oluyorsunuz onu ifade edeyim. Bu ülkede özellikle ülkenin gelişmesine kalkınmasına yapacağı iyi işlerin daha hızlı yapılmasına engel oluyorsunuz. Tabi şunu söyleyeyim bize oy vermeyene hizmet de götürmeyiz anlayışı aslında İstanbul’un hafızalarında var. Daha biz görev almadan 10 ay önce bir belediye başkanı o dönemde İstanbul'da bir konuşma yaptı, hatırlayın. Tabi ki bize oy verenlere metroyu getireceğiz demişti. Tescilli, kayıtlı, defalarca dinlemişsinizdir. Biz sadece o sözleri o kişiye mal ettik önce. Ama sözlerin esas sahibini şimdi Türkiye'yi gezerken görüyoruz. Yarın İstanbul'a gelince de aynısını yapabilecek mi bakacağız. Yapınca biz de cevabı hazır onu söyleyeyim. 

BİZE OY VERMEYENE HİZMET GÖTÜRMEYİZ DİYE KABADAYILIK YAPANLARIN HALLERİNE ACIYORUM: Bize oy vermeyene hizmet de götürmeyiz diye kabadayılık taslayanların bu hallerine ben acıyorum. Sanki kendilerine oy veren vatandaşlarımıza doğru dürüst iş yapıyorlarmış gibi de bu arada. Ya şunu söyleyeyim, bakın siz hükümetsiniz sizin yapacağınız hizmet her şeyden önce bu ülkede net. Güncel sorun ne? Ekonomi. Ekonomiyi düzeltin kardeşim! Vatandaşın iyi bir yaşamı için gereken geliri elde etmesini sağlayan maaşını evine götüreceği parayı onu sağlayın. Sağlığı düzeltin! Bakın eğitimi düzeltin eğitimi milletin canı yanıyor. Daha, daha da önemlisi ne, adaleti düzeltin, adaleti! En kötü sınavda kaldığınız yer. Hangi birini düzelttiniz de ona hizmet götürürüm, buna götürmem diye efeleniyorsunuz. Siz bu hale düşürdüğünüz ekonomiyle zaten kimseye doğru dürüst hizmet götüremiyorsunuz. Bakın yöneticiler depremzedelere bile oy ver hizmet al diyecek kadar ne yazık ki kibre kapılmış durumda. İnanın devlet yöneticiliği, devlet terbiyesi, demokrasi, hukuk, bütün bunlar milli iradeyi bu şekilde inanın hiçe saymaya kalkarsa vatandaşın da yapacağı şey bellidir. Sandıkta, yöneticilerin bu şekilde buyuran, bu şekilde üsttenci, bu şekilde kibirli, bu şekilde vatandaşına had bildirene vatandaş, yöneticilerin seçimde, sandıkta hem haddini bildirir, hem de ağzının payını verme. Hakkı doğmuş olacak. Sizler bunun hakkını vereceksiniz diye düşünüyorum

BU ŞEHİR İÇİN EN DOĞRUSUNU SEÇMENİZİ HEM DE BU ÜLKENİN AYRIMCILIKLA PARTİZANLIK LA YÖNETİLMEYECEĞİNİ GÖSTERİN: 31 Mart'ta kesinlikle en üst seviyede vatandaşımızın hakkını kullanacağını düşünüyorum. Hem bu şehir için en doğrusunu seçmenizi hem de bu ülkenin ayrımcılıkla partizanlıkla yönetilmeyeceğini gösterin. 31 Mart'ta yapacağınız seçim inanın ne seçimidir biliyor musunuz? ayrımcılıkla birleştiricilik arasındaki seçimdir. Ayrımcılık yapanı mı yoksa birleştireni mi seçeceksiniz? Bu kadar net. Tek adamcılıkla halkçılık arasındaki tercihtir. Tek adamcılık oynayanları mı seçeceksiniz? Halkçı anlayışımı seçeceksiniz. İşte bütün bu kavramları lütfen titizlikle titizlikle ve titizlikle dikkatinize sunuyorum. Rantçılıkla icraatçılık arasındaki bir tercihtir. Rantçı akılla, milletin, memleketin malı olan, yeşil alanı gasp eden ya da bu şehirde her tarafı imar yoğunluğuna boğan ya da Kanal İstanbul gibi baş belası bir süreci tercih edeni mi ya da icraatiyle bu şehri güzelleştiren, meydanlarını, derelerini, altyapısını, üstyapısını metrolarını, kreşlerini ya da milletin parasını millete dağıtanı mı seçeceksiniz  işte fark burada. Onun için bu kadar net. Biz gücümüzü kesinlikle birleştiricilikten alıyoruz icraatçilikten alıyoruz halkçılıktan alıyoruz. 

DOLAŞMAYA CESARETLERİ YOK. GELEMEZLER PAZARLARA MAHALLE ARALARINA ANCAK VE ANCAK TELEVİZYONDAN KONUŞABİLİRLER: Biz söz verdik mi bu yoldan asla vazgeçmeyeceğiz. Geçmişimiz tertemiz. Tutulmamış sözler boş vaatler yok bizim geçmişimizde, onu söyleyeyim. Geçenlerde de müstakbel aday sevgili aday rakibimiz yüzde 87 dedi. Bu sabah da söyledim. Yüzde 87 deyince şaşırdım çünkü bizdeki oran onun üç dört puan altındaydı. Sabah arkadaşlarıma dedim şu işe bir daha bakın. Baktılar vallahi yüzde 87 doğruymuş biz de niye hesaplamış? Başardığımız iş oranı bizim bizim başardığımız iş oranını bizden daha iyi hesaplamış. Dolayısıyla dolayısıyla hesabı verilmeyen, inkar edilen imzalarımız bizim geçmişimizde yok. Geçmişimiz bu kadar temiz olduğu için geleceğimizi de güneş gibi şeffaf ve aydın. Gelin o aydınlık geleceğe hep birlikte yürüyelim. Biz göreceksiniz vatandaşın her derdine yetişecek ve vatandaşı için koşacak bir enerjiye de sahibiz. Enerjimizin kaynağını merak edenler var ise söyleyeyim. Mesela bugün bir ilkokul, ortaokulu lise ziyareti yaptım. Enerjimi aldım, çıktım. Biraz enerjim düşse bir tane pazara giriyorum. Orada annelerimiz, teyzelerimiz, kardeşlerimiz ya da evlatlarımızla buluşuyorum. Vallahi billahi moralim en yüksek seviyeye çıkıyor. Onun için gelin birlikte dolaşalım. Enerjimizin kaynağını kendi gözleriyle görsünler diyeceğim ama dolaşmaya cesaretleri yok. Gelemezler pazara mahalle aralarına. Ancak ve ancak televizyonlardan konuşabilirler.

ONLAR BİZİMLE UĞRAŞTI BİZ İŞ ÜRETTİK: Tabi sevgisinden, desteğinden aldığımız güçle İstanbul'un üstüne de, altına da hizmet getireceğiz, hem de arı gibi çalışacağız. Atom karınca gibi çalışacağız, göreceksiniz. Bu bu enerji beraber her noktasında güçlü işlere imza atacağız enerjimiz yüksek, Allah'a şükür gençliğimizde var. Hep birlikte yola çıktığımız arkadaşlarımızın da iş ahlakına, enerjisine güveniyorum. Farklı bir dönemi başlatıyoruz değerli arkadaşlar. Göreve geldiğimiz günden bugüne sorun üretmedik, çözüm ürettik. Onlar bizimle uğraştı, biz iş ürettik. Bakın şu seçime giderken bile, her gün açılışlarımız var. Biz dört yıldır üç buçuk, dört yıldır açılış yapıyoruz. Temeller atıyoruz atmaya da devam edeceğiz. Bu şehrin çok ihtiyacı var. Çok zaman kaybetti. Kötü icraatlerle, kötü işlerle işi yok. İyi icratlere  vatandaşını düşünen anlayışla bir arada olmaya ihtiyacı var. Lütfen bizi destekleyin. Lütfen belediye başkan adaylarımızı destekleyin. Meclis üye listemizi destekleyin. Daha hizmet vermemiz için bize güç katın. Hep birlikte çalışalım. İstanbul ittifakı olarak milletçe kazanalım milletçe çalışalım. Çünkü bizim seçimimizin kazananı millet. Belki onlar bir avuç insanın kazandığını düşünecekler. Ama bizim seçimimizde millet kazanacak, kimseyi dışarıda bırakmayacağız”

İSKİ 17 İLÇENİN ATIK SU HATLARINI YENİLEDİ

İBB bağlı kuruluşu İSKİ, Avrupa yakasında 17 ilçenin (Arnavutköy, Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Bayrampaşa, Beşiktaş, Beyoğlu, Esenler, Eyüpsultan, Fatih, Gaziosmanpaşa, Güngören, Kağıthane, Sarıyer, Sultangazi, Şişli, Zeytinburnu) karışık sistem çalışan atık su hatlarını yeniledi. “Avrupa 1. Bölge” olarak adlandırılan alanda; eksik, yetersiz kesitli dereleri ıslah eden İSKİ, mevcut ıslahlı ve ıslahsız dereler ile atık su kollektör hatlarının bakım, onarım ve temizliği yaparak, halk sağlığını ve çevreyi korumaya yönelik çalışmalar gerçekleştirdi. Bölgedeki 48 ayrı dere temizlenirken, 17 ilçenin atık su arıtma tesislerinin yükünü hafifletmek ve tıkanıklıklardan kaynaklanan taşkınları önlemek için, 582.000 metre kollektör temizliği gerçekleştirildi. Dere ıslahı, mevcut derelerin bakımı, dere ve kollektör temizliği işleri kapsamında yapılan yatırımın güncel bedeli 1 milyar 260 milyon lira oldu.