Erdoğan hangi gazetecinin boynunu sıktı?

Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, bugünkü köşesinde Gazeteci-Yazar Serdar Akinan’ın “Hayatımın haberi” isimli kitabından alıntılar yaptı. Akinan, 6 Ocak 2005’te Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde basın toplantısı sonrası koluyla boynunu çok sert biçimde sıktığını ifade etti.

Erkin, "Erdoğan hangi gazetecinin boynunu sıktı?" başlıklı köşe yazısında şu ifadelere yer verdi:

"Bu hafta sonu bir gazeteci kitabı okudum… Mesleğin yüz akı isimlerinden Serdar Akinan'ın kaleminden çıkmış: Hayatımın Haberi… Belli bireylerin imtiyazına hep karşı çıkmış Akinan'ın yaşadıklarını okuyunca zaman zaman şaşkına döndüm. Örneğin…

26 Aralık 2004'te, Endonezya'da, yüzyılın en büyük felaketi yaşandı. Depremde 238 binden fazla insan hayatını kaybetti. 6 Ocak 2005'te Bas¸bakan Tayyip Erdogˆan depremden zarar gören bes¸ ülkeyi kapsayan bir ziyarete çıktı. Skytürk Genel Yayın Yönetmeni sıfatıyla geziye davet edilen gazeteciler arasında Serdar Akinan da vardı…

Peki o gezide ne yaşandı?

‘SAĞ KOLUNU BOYNUMA DOLADI'

Tayyip Erdogˆan, Endonezya, Tayland, Maldivler, Hindistan sonrası Abu Dabi'de bir basın toplantısı düzenledi. Sözü Serdar Akinan'a bırakalım:

… O basın toplantısında ben ısrarla soru sormak istedim ancak bana söz verilmedi. Erdogˆan, toplantı sonrası kapıya yöneldi. Ben de digˆer gazetecilerle ayagˆa kalktım ve kapıya yöneldim. O ise salonun çıkıs¸ kapısının agˆzında durmus¸ birileriyle konus¸uyordu… Tam onun önünden geçerken bana dogˆru hamle yaptı ve sol yanıma dogˆru yaklas¸tı. “Serdar nasılsın?” dedi. Ben s¸as¸kınlıkla, “I·yiyim efendim. Sagˆ olun” dedim. Öyle ya, Amerika'dan beri hemen hiç konus¸mamıs¸tık. Az önce soru yöneltmeme izin vermemis¸ ve toplantı boyunca da kızgın bakıs¸larla beni kesmis¸, ben ise buna bir anlam verememis¸tim. Sagˆ kolunu boynuma doladı ve salonun dıs¸ına dogˆru bir adım attı. Ben de onunla ilerlemeye bas¸ladım. Uzaktan bize bakan o an için Erdogˆan'ın egˆilip kulagˆıma bir s¸ey söylüyor oldugˆunu düs¸ünebilirdi…

‘MEDYANIN HALİ ORDUDAN ÖNEMLİ'

…Sol yanına döndü ve Bes¸ir Atalay'a bakarak “Bes¸ir Hocam bak bu Serdar Akinan. SKY'ın bas¸ındaki…” dedi. Bes¸ir Atalay da onun sol yanına geldi ve agˆır adımlarla ilerlemeye bas¸ladık. Korumalar bir çember yapmıs¸tı etrafımızda. Bir anda koluyla boynumu çok sert bir s¸ekilde sıkmaya bas¸ladı. Çok canım yandı o anda ancak sesimi çıkaramadım. “Lan ogˆlum neden benim aileme küfrettiriyorsun?” dedi. As¸ırı öfkeliydi. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti Bas¸bakanı Recep Tayyip Erdogˆan, benim ailesine üstelik ekrandan küfrettirdigˆimi söylüyor ve oracıkta bogˆacakmıs¸ gibi boynumu sıkıyordu… O geziden sonra bir gün Nuray Mert ile dertles¸iyorduk. Nuray o zamanlar YeniS¸afak gazetesi çevresine yakındı. Skytürk gerçekten de rahatsızlık yaratıyordu… Nuray bir aks¸am, “Serdar, ben Mustafa Karaaliogˆlu ile konus¸tum. Sen Akif Beki ile bulus¸. Bunlar senin kötü niyetli oldugˆunu düs¸ünüyor olabilir. Kendi agˆzınla anlat” dedi.

KARAALİOĞLU VE AKİF BEKİ

Birkaç gün sonra YeniS¸afak Gazetesi Yayın Yönetmeni Mustafa Karaaliogˆlu (Karar Gazetesi'ni yönetiyor) ve Bas¸bakan'ın sözcüsü Akif Beki (Karar'da yazıyor) ile Cihangir'de Cuppa adlı kafede bulus¸tuk. Bir düs¸manlıgˆım olmadıgˆını söyledim. Amacımın sadece gazetecilik yapmak oldugˆunu belirttim. Akif Beki, “Serdar, beyefendi yaptıgˆın agresif yayıncılıktan çok rahatsız. Bu muhaliflik degˆil” dedi. O gece sohbet ilerlerken medyanın rolünden yakındılar ve Mustafa Karaaliogˆlu Akif Beki'ye dönerek, “Ben geçen gün Sayın Bas¸bakan'a da söyledim. Medyanın hali ordudan daha önemli… Asıl medya ile ugˆras¸mak gerek. Orduyu bir s¸ekilde kontrol edersin, anlas¸ırsın. Ama medya öyle degˆil” dedi.

SONUÇ: O konus¸madan sonra birkaç yıl içinde Star grubuna el konuldu. Sabah, ATV satıldı. Kanaltürk el degˆis¸tirdi. Sonrasında Serdar Akinan için medyadan sürülmenin miladı oldu."