Futbolun gündemindeki isim Mostafa Mohamed kim

Mısırlı futbolcu Mustafa Muhammed, Galatasaray’a transfer olduğundan bu yana oynadığı sade futbol ve attığı gollerle gündemde. Odatv futbolun gündemindeki ismi Mısır'da araştırdı...

Futbolun gündemindeki isim Mostafa Mohamed kim
03 Mart 2021 - 10:14

Efsanevi Latin Amerikalı yazar Eduardo GaleanoGölgede ve Güneşte Futbol adlı eserinde, modern futbolu şu satırlarla tanımlar: 

“Futbolun öyküsü, zevkten zorunluluğa uzanan hüzünlü bir öyküdür. Spor bir sanayi dalına dönüştüğü oranda, iş olsun diye oynandığı zamanki güzelliğinden bir şeyler kaybetmiştir (…) bu günlerde futbol, işe yaramaz her öğeyi reddetmektedir; kâr getirmeyen her öğe de 'işe yaramaz' olarak kabul edilmektedir.

Çocukların balonla oynaması gibi, ya da kedinin yün yumağıyla oynaması gibi, yetişkin bir insanı bir an için çocuk kılan davranışlar kimseyi ilgilendirmiyor artık. Balon kadar hafif bir topla dans eden balet ya da yuvarlanan yumak; oynandıklarının farkına varılmadan oynanan saatsiz, hakemsiz ve nedensiz oyunlarla ilgilenen yok.

Oyun, oyuncusu az, izleyeni çok bir gösteriye dönüştü (…) Bu gösteri günümüzün en kârlı gösterilerinden biri ve artık oynanması için değil, oynanmasının engellenmesi için düzenleniyor. Profesyonel sporun teknokratları, futbolu sırf sürate ve güce dayalı, mutluluğa boş vermiş, fantezinin gelişemediği, cüretin yasaklandığı bir spor dalı haline getirdiler.

Bereket çok ender de olsa hâlâ sahalarda kuralların dışına çıkarak, sırf bedensel bir zevk uğruna, yasaklanmış özgürlük serüvenine atılan, rakip takımı, hakemi ve tribünlerdekileri şahlandıran bir oyuncu çıkıyor.

Mısırlı futbolcu Mustafa Muhammed, Galatasaray’a transfer olduğundan bu yana oynadığı sade futbol ve attığı gollerle, Galeano’nun yerden yere vurduğu “kuralların dışına” çıkabileceğinin işaretlerini verdi.

 

Yaptığı sürpriz çıkış sonrası, kaliteli futbola aç taraftarların ve futbol kamuoyunun dikkati Akdeniz’in diğer yakasından gelen bu genç Mısırlının üzerinde yoğunlaştı.

Peki kim bu Mustafa Muhammed?

İNGİLİZ EMPERYALİZMİ VE “SIRADAN MISIRLI BİR GENÇ”

Antik Mısır’ın eşsiz piramitlerine ev sahipliği yapan Giza bölgesinde yetişen Mustafa Muhammed’i sorduğumda Mısırlı dostlarımın tamamı aynı kelimelerle söze başladı: “Futbolla yatıp futbolla kalkan, sıradan Mısırlı bir genç.”

Sıradan Mısırlı gencin” kaderi, ismini Türkçe “üzümlük” kelimesinden alan, Kahire aristokrasisinin semti Zamalek’in futbol takımına transferiyle değişti.

Genç oyuncunun izlediği yoldan bahsederken Zamalek’in tarihini es geçmek olmaz.

Zamalek, Kral Fuad döneminden bu yana hanedana yakın aileler, ülkede etkin rol oynayan Çerkesler ve Avrupalılara ev sahipliği yapan bir semt.

Cemal Abdül Nasır’ın da liderleri arasında bulunduğu Hür Subaylar Hareketi’nin 1952’de Kral Faruk’u devirip, Kraliyete son verdikten sonra yaptığı ilk iş ise Kral Faruk ismini taşıyan futbol kulübünün ismini Zamalek olarak değiştirmek ve yönetimine bir subay atamak oluyor.

Zamalek, Mustafa’nın transfer olduğu Galatasaray’a benzer biçimde aristokrasiyle içli dışlı olsa da İngiliz işgaline karşı direnen pek çok isme ev sahipliği yapmaktan geri kalmıyor.

Bu dönemde Zamalek’in ezeli rakibi Al Ahly’nin de –yoksul halkın takımı olarak bilinir– işgale karşı direnişte önemli bir rol oynadığını belirtelim.

Dönelim Giza’nın gariban mahallelerinden Zamalek kulübüne transfer olan Mustafa Muhamed’e...

O dönem takımın teknik direktörlüğünü yapan Mısır’ın efsanevi futbolcularından Mido, yeni transfer Mustafa’yı santrafor pozisyonu yerine sağ bek oynamaya ikna etmeye çalışıyor.

Mustafa’nın yerini tartışanlara cevabı ise Al Ahly derbisinde attığı galibiyet golü olur. Bu gol aynı zamanda Mustafa’yı, Zamalek’in siyasi duruşuyla bilinen Beyaz Süvariler adlı taraftar grubunun da sevgilisi haline getiriyor.

KAHİRE TRİBÜNLERİNDE İKİ SİYASİ PARTİ

Mısır’da 30 yıl süren Mübarek yönetimi esnasında siyasi partiler, dernekler ve her türlü siyasi kuruluş baskı altındaydı.

Bu dönemde tribünler halkın siyasi taleplerini seslendirebildiği arenalar olurken, Zamalek’in taraftar grubu Beyaz Süvariler ve Al Ahly destekçilerinin toplandığı Ahlawy, ülkenin en büyük iki siyasi partisi olarak anılıyordu.

Mübarek karşıtı dalganın kabardığı 2011 yılında ise ismi geçen taraftar grupları Tahrir Meydanı’ndaki eylemlerde kritik rol oynadılar.

İktidara kafa tutmanın bedeli ise ağır oldu;

25 Ocak Devrimi’nin 1. yıl dönümünde, Müslüman Kardeşler’in kuvvetli olduğu Port Said şehrinde Al Mısri ve Al Ahly takımları arasında oynanan maç esnasında, kolluk kuvvetlerinin göz yumduğu saldırılar sonrası 72 Ahly taraftarı hayatını kaybetti.

Birkaç sene sonra 2015’te hedefte bu kez Zamalek taraftarları vardı.

Kahire’de oynanan bir maç çıkışında, provokatörlerin ve polisin kışkırtmalarıyla paniğe kapılan kitle birbirini ezdi ve 22 Zamalek taraftarı öldü.

Mısır’daki yaygın kanı, Zamalek ve Al Ahly taraftarlarına karşı girişilen saldırıların arkasında devlet güçlerinin olduğudur.

Mustafa Muhammed’in, futbolla ilgilenen “sıradan Mısırlı bir genç” olarak bu olayların etkisinde kalması ise tıpkı yaşıtları gibi muhtemeldir.

DOĞU AKDENİZ SORUNU ÇÖZÜLÜR MÜ?

Mustafa Muhammed’in Türkiye’de ilgi çekmesinin bir diğer nedeni ise Türkiye ve Mısır arasında Muhammed Mursi iktidarının devrildiği 2013 yılından bu yana süren ve zaman zaman sertleşen anlaşmazlığa rağmen Türkiye’de oynamaya karar vermesi oldu.

Zamalek kulübünün Mısır ordusuyla yakın ilişkisi düşünüldüğünde, Mustafa’nın Galatasaray’a transferinde ordunun onayının alınmamış olması ihtimali zayıf gözüküyor.

Her ne kadar Mısırlı dostlar, “pek çok futbolcumuz Türkiye’de oynuyor, Mustafa’nın transferinde siyasi bir neden yok” deseler de 30 yaş altı herhangi bir gencin dahi Türkiye’ye seyahatini İçişleri Bakanlığı iznine tabi tutan Mısır’ın, ülkenin yıldız adayına Türkiye’ye transfer izni vermesi dikkate değer.

Elbette Türkiye ve Mısır arasında süren anlaşmazlıkların sadece genç bir yıldız adayının transferi üzerinden çözülmesi mümkün değil.

Fakat Mustafa transferinin, tarihin farklı dönemlerinde spor üzerinden gönderilen mesajlarla bir arada düşünmekte yarar var. (ABD-Çin arasında pinpon diplomasisi, Küba-ABD arasında beyzbol üzerinden atılan adımlar ve Türkiye-Suriye arasında futbolla yapılan paslaşma)

Kim bilir tarih belki de Mustafa’nın attığı golleri, Doğu Akdeniz’in iki yakasını bir araya getiren adımların başlangıcı olarak yazacak.

Dar Alanda Kısa Paslaşmalar filminde Erkan Can’ın unutulmaz repliğindeki gibi “Hayat futbola fena halde benzer…

Ve devamla, hayatın benzediği futbolu da tıpkı hayat gibi siyasetten ayırmak mümkün değildir...

Onur Sinan Güzaltan - Konuk Yazar

Odatv.com

YORUMLAR

  • 0 Yorum