Göze kokain değil Porsche battı

Cuma günü sosyal medyaya birkaç milyonluk araç içerisinde uyuşturucu çeken bir kişinin videosu düştü. Şaşırtıcı mıydı? Bana göre değil. Çünkü bu sahneleri hemen her akşam TV dizilerinde izliyoruz.

Göze kokain değil Porsche battı
28 Mart 2021 - 12:06 - Güncelleme: 28 Mart 2021 - 12:26
Peki, neden gündem oldu? Çünkü o şahsın 4 dönemdir AKP İzmir milletvekili olan Hamza Dağ'ın, danışmanı olduğu iddia edildi.

Tabi tepkiler, yorumlar gırla gidiyordu. Yorum ve tepkilere özellikle dikkat ettim. Bu kişi için dinsiz, imansız, sapık vs. gibi ithamlar var mı, diye baktım.

Yoktu. Neden dikkat ettim? Çünkü siyasi tercihi farklı olan isimler bu tip haberler gündeme düştüğünde birileri ne din bırakıyor, ne iman bırakıyor! Artı hedefleri sadece birey olmuyor, genele aynı damgayı vuruyorlar.

Bu kişi için vatandaşın sorduğu tek soru vardı. AKP'li vekil Hamza Dağ'ın açıklamalarından sonra bu soru daha da kıymetlendi.

AKP'li Hamza Dağ, 'benim danışmanım değil, 1 yıldır genel merkez büro personeli olarak çalışan bir kişi, zaten işten de attık' dedi.

Vatandaşın sorduğu soruya gelirsek! Bir personelin bu kadar zenginliğinin kaynağını soruyor, kimlerin kaymağını yediğini merak ediyordu!

O yaştaki bir genç, çalışarak o aracın sadece jantını alabilir. Diğer taraftan atadan, deden kalmış bir mirası olabilir mi? Olabilir tabi.

Ama ortada herkesin malumu olduğu binlerce örnek var. Büyükleri bir tarafa ben, küçük örneklerden bahsedeceğim.

İBB seçimleri öncesi bir İSPARK çalışanı sosyal medyadan Ekrem İmamoğlu'nu hedef almıştı. Hedef alınca, hedef oldu. Araçlara park fişi kesen bu arkadaşın son model araçları, lüks evleri olduğu ortaya çıktı.

Bir başka ortaya çıkan ise İSPARK'ın zarar ettiği gerçeğiydi. Sayın Binali Yıldırım bile İSPARK'ın nasıl zarar ettiğin ben de anlayamadım, demişti.

Aynı şekilde önceki dönemde İBB'de 3 bin TL maaşla çalışan bir gencin Haydarpaşa ihalesine katıldığı ve ihaleyi aldığını hep beraber izlemiştik.

Neticede 'sinek küçüktür ama mide bulandırır'. Ama ortalık bataklığa döndü, her taraf sinek kaynıyor. Bundan olsa gerek (!) mideler de bağışıklık kazanmış vaziyette sanki.

Şu cümleler bana ait değil; "ANAP'ı o 'Papatyalar', o 'Lale Devri çocukları' bitirdi. AK Parti'yi de, bu Erguvani AKP'nin 'Papatyaları'(!?) bitirecek bu gidişle. AK Parti içindeki AKP'liler konuşuyor, AK Partililer susuyor. AKP'liler terfi etti zenginleşti, itibar sahibi oldular. Kaymağı onlar yiyor, parayı onlar veriyor. Camiye, okula, yurda parayı veren de onlar. Eee, parayı veren düdüğü çalıyor. Kem alat ile kemalat olmuyor. Haram para ile hayır olmayacağı gibi.

Bunlardan maddi yardım almayan cemaat ve vakıf kaldı mı? Ha, işte böyle, veren el alan elden üstündür. Daha önce siz konuşuyordunuz onlar dinliyordu, şimdi onlar konuşuyor, siz dinliyorsunuz…

AB fonları ile semirenlerin sesleri nasıl inceldi, eskiden ter kokuyorlardı, şimdi parfüm kokuyorlar. Bodrum katlarında rutubet kokan derneklerden çıkıp plazalara taşındılar. (A. Dilipak AKP'nin papatyaları adlı yazısından)

Bu olayın medyaya yansımasından sonra Adalet ve Kalkınma Partisi MKYK Üyesi Mücahit Birinci; uyuşturucu kullanan bir genci kınamak kolay… Onu yerden yere vurmak da kolay… Bir siyasi skandala çevirme çabası da kolay…

Zor olan o genç tek değil, uyuşturucu maalesef gençlerimizi tehdit ediyor. Kınamak yerine ulaşmamız lazım, çabalamamız lazım" mesajını yayınladı.

Aynen katılıyorum Mücahit Bey ve de aynı duyarlılığı tüm gençlerimiz için göstermenizi bekliyorum.

Hatırlatayım! Boğaziçi Üniversitesinde okuyan öğrencilerin ne dini kaldı, ne imanı kaldı, ne milliyeti kaldı. Terörist denildi, hain denildi, sapık denildi.

Neden? Uyuşturucu partisi verdikleri için mi? Hayır. Atanan rektörü protesto ettikleri için.

Evet, kınamak, hedef göstermek çok kolay ama insan kazanmak daha da kolaydır. Yeter ki, insana insan gözüyle, gönül gözüyle bakılsın!
Akın Aydın
akinaydin @ yenimesaj.com.tr

YORUMLAR

  • 0 Yorum