GÜNÜN HABERİ Furkan'ın sünnet düğünü için hediye yağdı
Soma şehidi Ali Yüksel'in oğlu Furkan'ın sünnet düğünü için herkes seferber oldu. İlk günde beş kamyon armağan geldi.
16 Mayıs 2016 - 10:22
Sözcü Yazarı Yılmaz Özdil’in maden şehidi Ali Yüksel’in oğlu Furkan’ın sünnet düğünü olduğunu duyurması ve yaptığı çağrının ardından dünyanın en büyük ailesi harekete geçti. Özdil’in yazısının ertesi günü Furkan’a, Betül’e ve köpekleri Tarçın’a hediye yağdı. İlk günde Türkiye’nin yanı sıra ABD ve Avrupa ülkelerinden de beş kamyon armağan geldi. Şaşkına dönen ve çok sevinen aile fazla gelen hediyeleri paylaşma kararı aldı. Tarçın da gönderilen mamaların yarısını arkadaşı İzmir ile paylaştı.
FOTO:SÖZCÜ – Türkiye onları “cennete mektup yazan çocuklar” olarak tanıdı.
CENNETE MEKTUP YAZAN ÇOCUKLAR
Türkiye onları “Cennete Yazılan Mektuplar” ile tanıdı. Soma Faciası’nda yaşamını yitiren madenci Ali Yüksel’in 10 yaşındaki ikizleri Betül ve Furkan’ın, babalarının kabrine bıraktığı mektuplar vicdan sahibi herkesi çok etkiledi.
FOTO:SÖZCÜ- Yılmaz Özdil’in çağrısı üzerine Türkiye harekete geçti.
YILMAZ ÖZDİL ÇAĞRI YAPTI
Usta gazeteci, SÖZCÜ Yazarı Yılmaz Özdil, facianın ikinci yıldönümü olan 13 Mayıs’ta bir kez daha onları kaleme aldı. Furkan’ın 22 Mayıs’ta sünnet düğünü olduğunu duyurarak, dünyanın en büyük ailesine çağrı yaptı : “Gelin hep beraber kirvesi olalım.”
FOTO:SÖZCÜ
İLK GÜN BEŞ KAMYON GELDİ
Elbette herkesin düğüne gitmesi mümkün değildi ama yüreklerin orada olacağı kısa sürede belli oldu. Özdil’in yazısı üzerine, hemen ertesi gün, Furkan ile Betül’ün evine hediye yağmuru başladı. Türkiye’nin dört bir yanından ve dünyanın birçok ülkesinden türlü çeşitli armağanlar gönderildi. Furkan, Betül ve Tarçın’a ilk günde beş kamyonet dolusu kargo geldi.
FOTO:SÖZCÜ
ARMAĞAN YAĞDI
Sözcü, Yüksel ailesinin evini ziyaret ederek, toplumsal dayanışmanın en güzel örneklerinden birine tanık oldu. Hediyeler saymakla bitmez… Bisiklet, uçurtma, tavla, satranç takımı, futbol topu, saat, kolye, oje, parfüm.. Hem de onlarca.. Sonra, yüzlerce kitap.. Yüzlerce oyuncak.. Giysiler, ayakkabılar, kırtasiye malzemeleri.. Bisküviler, çikolatalar, meyve suları.. Tam da mevsiminde bir kasa erik. Özel bir keman. Sünnet günü takılacak altınlar. Furkan’a Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nden madalya. Betül pilot olmak istiyor, ona özel el yapımı bir maket uçak. Tarçın da unutulmadı elbette. Poşet poşet mama, şirin bir tasma, mis kokulu köpek şampuanları.. İstanbul’dan da gönderen vardı, Şırnak’tan da, Berlin’den de yollayan vardı, İzmir’den de.. Güzel kalpli nice insan bu iyilik hareketine katıldı.
FOTO:SÖZCÜ
ÇOK SEVİNDİLER
Betül ve Furkan’ın mutluluğu görülmeye değerdi. 14 Mayıs sabahı, Ankara’dan gelen pırıl pırıl üniversite öğrencilerinin ziyareti ile başladılar güne. Kahvaltı sona ererken, evin kapısına kargo kamyoneti yanaştı. Önce bir-iki kutu geldiğini düşündüler. Ancak kısa sürede şaşkınlığa uğradılar, çünkü kargocu durmuyor, malzemeleri indirdikçe indiriyordu. Eve hediye yağmuru başlamıştı. Hiç beklemedikleri kadar büyük bir sürprizdi. Sofra toplandı, konuklar uğurlandıktan sonra hummalı bir süreç başladı. Bunca hediye kolisi nereye konulacaktı? Üstelik birinci kamyonetin getirdikleri taşınamadan, armağan ambalajları tamamen açılamadan, bir kargo kamyoneti daha geliyordu. Sonra bir tane daha.. Bodrum dolunca evin boş odalarında depolama işleri başladı. Derken, birdenbire durdu Furkan, koştu odasına, üzerinde babasının isminin yazılı olduğu madenci baretini başına taktı ve “Anne” dedi, “Yürüyüş başlayacak.”
FOTO:SÖZCÜ
BABAM İÇİN…
Hediyeleri şimdilik bir kenara bırakarak yola koyuldu Furkan. Sevinci ve kederi aynı gün içinde yaşadı.. O gün yaşamını yitiren madencileri anma ve tepki yürüyüşü vardı. Soma’da madenci aileleri ve yüzlerce sivil toplum kuruluşu üyesinin katıldığı yürüyüşte gördük Furkan’ı. Kortejin en önündeydi. Annesi, amcası ve yengesi ile birlikte el verdiği dev pankartta, 301 maden şehidinin isimleri ile “Unutmadık, unutturmayacağız” sloganı yazıyordu. SÖZCÜ TV Mikrofonu’nu uzatarak niçin yürüyüşe katıldığını sorduğumuz Furkan iki kelime ile yanıt verdi: Babam için…
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
En önde yürürken gururlu ve mağrur görünüyordu Furkan. Gittikçe dalgınlaştı. Yaralı yüreği kanadı yine. Yürüyüşün ardından miting alanında oturdu yere, başından babasının baretini çıkararak dizlerinin önüne aldı, üzerine kapandı. Mitingin sonuna gelindiğinde artık hüznün doruklarındaydı. Barete sarılan Furkan’ın gözlerinden yaşlar süzüldü.
FOTO:SÖZCÜ
HEDİYELER VE MEKTUPLAR MORAL OLDU
Eve döndüğünde yeniden tatlı telaşın içinde buldu kendini. Yeni oyuncakları ile oynamaya başladı. Sünnet hediyeleri ona ve kızkardeşine büyük moral olmuştu. Neşesi tekrar yerine geldi. Armağan gönderenler birkaç satır yazmayı unutmamışlardı. Mektupları okumaya koyuldular. Kimi, “Sizlerin hayalleri bizleri umutlandırıyor. Biz büyük bir aileyiz” diye yazmıştı. Bir başkası “İnsanların birbirini sevmesi için tanışmaya gerek olmadığını öğrendim” diyordu. Bir mektupta şu satırlar vardı : “Merhaba Betül, Furkan ve tabii ki Tarçın. Duyduk ki Furkan’ın sünnet töreni varmış, çok sevindik. Biz uzaklarda olduğumuz için katılamayacağız ama kalbimizde olduğunuzu bilmeniz için ufak hediyelerle bunu hatırlatmak istedik. Hayatta birini sevmek için onu görmeye gerek yoktur. Yüreğinizdeki sevginizle o hep yanınızdadır. Bizleri de böyle bilin.” Keman gönderen şu notu düşmüştü : “Müzik insanın sıkıntılarını unutturur, hayata bağlar, güzel yaşamayı sağlar.” Bir başka mektupta, “Sizler büyük Türk Milleti’nin evlatları, kıymetli babanızın bizlere emanetisiniz” vurgusu yapılırken, diğerinde “İnsanlar zor zamanlardan geçiyor çocuklar. İyiliğe ve dürüstlüğe sığının” ifadeleri yer alıyordu. Hemen hepsi “Okuyun. Okuyun ve hayallerinizden asla vazgeçmeyin” diyordu.
FOTO:SÖZCÜ
ARMAĞANLARI PAYLAŞACAKLAR
Betül ile Furkan’ın annesi Ergül Yüksel, hediyeleri paylaşacaklarını belirterek, “Önce sadece bir paket geldi zannettik ama bir de baktık ki kargo kamyonetinin içinde ne varsa indirdiler. Çok şaşırdık. Elbette bizler için çok fazla. Hediyeleri paylaşacağız. Hem sünnet düğününe gelenlere, hem mahalledeki çocuklara, hem de okuldaki arkadaşlarına dağıtacağız. Daha da gelmeye devam ederse Kaymakamlık’tan yardım isteyeceğiz” dedi. Ergül Yüksel, “Böyle bir şeye alışkın değiliz doğrusu kendimizi mahçup hissediyoruz. Ama çok büyük moral oldu, çok sevindik. Yılmaz ağabeye duyarlılığından ve çağrısından dolayı çok teşekkür ederim. SÖZCÜ’ye, hediye gönderen herkese çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
FOTO:SÖZCÜ
Bu arada paylaşıma Tarçın da katıldı. O da gönderilen mamaların yarısını arkadaşı İzmir ile paylaştı.
İLGİLİ HABER
Cennete mektup
FOTO:SÖZCÜ – Türkiye onları “cennete mektup yazan çocuklar” olarak tanıdı.
CENNETE MEKTUP YAZAN ÇOCUKLAR
Türkiye onları “Cennete Yazılan Mektuplar” ile tanıdı. Soma Faciası’nda yaşamını yitiren madenci Ali Yüksel’in 10 yaşındaki ikizleri Betül ve Furkan’ın, babalarının kabrine bıraktığı mektuplar vicdan sahibi herkesi çok etkiledi.
FOTO:SÖZCÜ- Yılmaz Özdil’in çağrısı üzerine Türkiye harekete geçti.
YILMAZ ÖZDİL ÇAĞRI YAPTI
Usta gazeteci, SÖZCÜ Yazarı Yılmaz Özdil, facianın ikinci yıldönümü olan 13 Mayıs’ta bir kez daha onları kaleme aldı. Furkan’ın 22 Mayıs’ta sünnet düğünü olduğunu duyurarak, dünyanın en büyük ailesine çağrı yaptı : “Gelin hep beraber kirvesi olalım.”
FOTO:SÖZCÜ
İLK GÜN BEŞ KAMYON GELDİ
Elbette herkesin düğüne gitmesi mümkün değildi ama yüreklerin orada olacağı kısa sürede belli oldu. Özdil’in yazısı üzerine, hemen ertesi gün, Furkan ile Betül’ün evine hediye yağmuru başladı. Türkiye’nin dört bir yanından ve dünyanın birçok ülkesinden türlü çeşitli armağanlar gönderildi. Furkan, Betül ve Tarçın’a ilk günde beş kamyonet dolusu kargo geldi.
FOTO:SÖZCÜ
ARMAĞAN YAĞDI
Sözcü, Yüksel ailesinin evini ziyaret ederek, toplumsal dayanışmanın en güzel örneklerinden birine tanık oldu. Hediyeler saymakla bitmez… Bisiklet, uçurtma, tavla, satranç takımı, futbol topu, saat, kolye, oje, parfüm.. Hem de onlarca.. Sonra, yüzlerce kitap.. Yüzlerce oyuncak.. Giysiler, ayakkabılar, kırtasiye malzemeleri.. Bisküviler, çikolatalar, meyve suları.. Tam da mevsiminde bir kasa erik. Özel bir keman. Sünnet günü takılacak altınlar. Furkan’a Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nden madalya. Betül pilot olmak istiyor, ona özel el yapımı bir maket uçak. Tarçın da unutulmadı elbette. Poşet poşet mama, şirin bir tasma, mis kokulu köpek şampuanları.. İstanbul’dan da gönderen vardı, Şırnak’tan da, Berlin’den de yollayan vardı, İzmir’den de.. Güzel kalpli nice insan bu iyilik hareketine katıldı.
FOTO:SÖZCÜ
ÇOK SEVİNDİLER
Betül ve Furkan’ın mutluluğu görülmeye değerdi. 14 Mayıs sabahı, Ankara’dan gelen pırıl pırıl üniversite öğrencilerinin ziyareti ile başladılar güne. Kahvaltı sona ererken, evin kapısına kargo kamyoneti yanaştı. Önce bir-iki kutu geldiğini düşündüler. Ancak kısa sürede şaşkınlığa uğradılar, çünkü kargocu durmuyor, malzemeleri indirdikçe indiriyordu. Eve hediye yağmuru başlamıştı. Hiç beklemedikleri kadar büyük bir sürprizdi. Sofra toplandı, konuklar uğurlandıktan sonra hummalı bir süreç başladı. Bunca hediye kolisi nereye konulacaktı? Üstelik birinci kamyonetin getirdikleri taşınamadan, armağan ambalajları tamamen açılamadan, bir kargo kamyoneti daha geliyordu. Sonra bir tane daha.. Bodrum dolunca evin boş odalarında depolama işleri başladı. Derken, birdenbire durdu Furkan, koştu odasına, üzerinde babasının isminin yazılı olduğu madenci baretini başına taktı ve “Anne” dedi, “Yürüyüş başlayacak.”
FOTO:SÖZCÜ
BABAM İÇİN…
Hediyeleri şimdilik bir kenara bırakarak yola koyuldu Furkan. Sevinci ve kederi aynı gün içinde yaşadı.. O gün yaşamını yitiren madencileri anma ve tepki yürüyüşü vardı. Soma’da madenci aileleri ve yüzlerce sivil toplum kuruluşu üyesinin katıldığı yürüyüşte gördük Furkan’ı. Kortejin en önündeydi. Annesi, amcası ve yengesi ile birlikte el verdiği dev pankartta, 301 maden şehidinin isimleri ile “Unutmadık, unutturmayacağız” sloganı yazıyordu. SÖZCÜ TV Mikrofonu’nu uzatarak niçin yürüyüşe katıldığını sorduğumuz Furkan iki kelime ile yanıt verdi: Babam için…
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
En önde yürürken gururlu ve mağrur görünüyordu Furkan. Gittikçe dalgınlaştı. Yaralı yüreği kanadı yine. Yürüyüşün ardından miting alanında oturdu yere, başından babasının baretini çıkararak dizlerinin önüne aldı, üzerine kapandı. Mitingin sonuna gelindiğinde artık hüznün doruklarındaydı. Barete sarılan Furkan’ın gözlerinden yaşlar süzüldü.
FOTO:SÖZCÜ
HEDİYELER VE MEKTUPLAR MORAL OLDU
Eve döndüğünde yeniden tatlı telaşın içinde buldu kendini. Yeni oyuncakları ile oynamaya başladı. Sünnet hediyeleri ona ve kızkardeşine büyük moral olmuştu. Neşesi tekrar yerine geldi. Armağan gönderenler birkaç satır yazmayı unutmamışlardı. Mektupları okumaya koyuldular. Kimi, “Sizlerin hayalleri bizleri umutlandırıyor. Biz büyük bir aileyiz” diye yazmıştı. Bir başkası “İnsanların birbirini sevmesi için tanışmaya gerek olmadığını öğrendim” diyordu. Bir mektupta şu satırlar vardı : “Merhaba Betül, Furkan ve tabii ki Tarçın. Duyduk ki Furkan’ın sünnet töreni varmış, çok sevindik. Biz uzaklarda olduğumuz için katılamayacağız ama kalbimizde olduğunuzu bilmeniz için ufak hediyelerle bunu hatırlatmak istedik. Hayatta birini sevmek için onu görmeye gerek yoktur. Yüreğinizdeki sevginizle o hep yanınızdadır. Bizleri de böyle bilin.” Keman gönderen şu notu düşmüştü : “Müzik insanın sıkıntılarını unutturur, hayata bağlar, güzel yaşamayı sağlar.” Bir başka mektupta, “Sizler büyük Türk Milleti’nin evlatları, kıymetli babanızın bizlere emanetisiniz” vurgusu yapılırken, diğerinde “İnsanlar zor zamanlardan geçiyor çocuklar. İyiliğe ve dürüstlüğe sığının” ifadeleri yer alıyordu. Hemen hepsi “Okuyun. Okuyun ve hayallerinizden asla vazgeçmeyin” diyordu.
FOTO:SÖZCÜ
ARMAĞANLARI PAYLAŞACAKLAR
Betül ile Furkan’ın annesi Ergül Yüksel, hediyeleri paylaşacaklarını belirterek, “Önce sadece bir paket geldi zannettik ama bir de baktık ki kargo kamyonetinin içinde ne varsa indirdiler. Çok şaşırdık. Elbette bizler için çok fazla. Hediyeleri paylaşacağız. Hem sünnet düğününe gelenlere, hem mahalledeki çocuklara, hem de okuldaki arkadaşlarına dağıtacağız. Daha da gelmeye devam ederse Kaymakamlık’tan yardım isteyeceğiz” dedi. Ergül Yüksel, “Böyle bir şeye alışkın değiliz doğrusu kendimizi mahçup hissediyoruz. Ama çok büyük moral oldu, çok sevindik. Yılmaz ağabeye duyarlılığından ve çağrısından dolayı çok teşekkür ederim. SÖZCÜ’ye, hediye gönderen herkese çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
FOTO:SÖZCÜ
Bu arada paylaşıma Tarçın da katıldı. O da gönderilen mamaların yarısını arkadaşı İzmir ile paylaştı.
İLGİLİ HABER
Cennete mektup
YORUMLAR