Hüsnü Mahalli'den çarpıcı yazı
Hüsnü Mahalli'den çarpıcı yazı: "Öküz çektiği yükü değil, torbasına konacak yemi düşünürmüş"
19 Nisan 2020 - 13:28 - Güncelleme: 20 Nisan 2020 - 11:51
Korkusu Gazetesi yazarı Hüsnü Mahalli, Orta Doğu'yu ve korona virüsü değerlendirdiği yazıda salgın nedeniyle gündemden düşen Libya'yı değerlendirdi.
Korkusuz Gazetesi yazarı Hüsnü Mahalli, "Bir tek korona virüs olsa kolaydı ama bu coğrafyanın her tarafında çeşit çeşit virüs var" ifadeleriyle Orta Doğu'yu anlattı.
Hüsnü Mahalli'nin yazısıdan ilgili kısım şöyle
Özetle “salgın tehlikesi”ni bahane ederek ülkeyi OHAL koşullarında KHK’larla yönetiyor. Buna göre koronavirüs ile mücadele önlemlerine uymayanlara, bu önlemleri eleştirenlere ve krizle ilgili yanlış bilgi verenlere beş yıla kadar hapis cezası verilecek.
Yani muhalif medya susturulacak.
2010’dan bu yana ülkeyi yöneten Urban’ın Avrupa’daki lakabı “Diktatör”.
Adam demokrasiyle gelmiş ama zaman içinde demokrasinin ne “D”sini ne de “Ğ”sini bırakmamış.
Libya’da ise hiçbir şey yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre beş milyon nüfusu olan “ülkede bir milyon Türk kökenli insan var”.
Diktatör denilen Kaddafi devrildikten sonra bu ülkede herkes herkesi boğazlıyor. Bazılarının arkasında Türkiye ve Katar diğerlerinin arkasında Suudi Arabistan, BAE ve Mısır var.
Oysa Arap Baharı başlangıcında tüm bu ülkeler batılı ülkelerle birlikte Suriye’de Esad’a karşı beraber hareket ediyorlardı.
Avrupa ülkelerinin bir çoğu ve Rusya şimdi Libya’da Türkiye karşıtı cephede.
Demokrasi hiçbirinin umurunda değil.
Libya’da şimdilik koronavirüs yok ama devam eden savaşta insanlar yeterince birbirini öldürüyor.
Hepsi Müslüman Sünni ve onları destekleyen ülkeler de Müslüman ve Sünni.
Demokrasinin “D” ve “Ğ”si hiçbirinde yok.
Çok de önemli değil.
Kimsenin de umurunda değil.
Peki nasıl düzelecek bu işler?
İnsanlar, yani koyunlar, yalnızca can derdinde olduğu sürece kasaplar doğal olarak bu tür koyunların peşinde olur.
Bazen de koyunlar kurbanlık sırasında beklerken kendilerini kesecek kasabın bıçağını yalarlar.
Geçenlerde sosyal medya hesaplarımda bir İzlanda atasözünü paylaşmıştım:
“Öküz çektiği yükü değil torbasına konacak yemi düşünürmüş onun için de öküzmüş”.
İşimiz zor.
Bir tek koronavirüs olsa kolaydı ama bu coğrafyanın her tarafında çeşit çeşit virüs var.
Bazıları da özel olarak ABD laboratuvarlarında üretilmiş.
Aşısı da yok ilacı da.
Yakalandık mı kurtuluşumuz yok.
Kaynak Yeniçağ: Hüsnü Mahalli'den çarpıcı yazı: "Öküz çektiği yükü değil, torbasına konacak yemi düşünürmüş"
Korkusuz Gazetesi yazarı Hüsnü Mahalli, "Bir tek korona virüs olsa kolaydı ama bu coğrafyanın her tarafında çeşit çeşit virüs var" ifadeleriyle Orta Doğu'yu anlattı.
Hüsnü Mahalli'nin yazısıdan ilgili kısım şöyle
Özetle “salgın tehlikesi”ni bahane ederek ülkeyi OHAL koşullarında KHK’larla yönetiyor. Buna göre koronavirüs ile mücadele önlemlerine uymayanlara, bu önlemleri eleştirenlere ve krizle ilgili yanlış bilgi verenlere beş yıla kadar hapis cezası verilecek.
Yani muhalif medya susturulacak.
2010’dan bu yana ülkeyi yöneten Urban’ın Avrupa’daki lakabı “Diktatör”.
Adam demokrasiyle gelmiş ama zaman içinde demokrasinin ne “D”sini ne de “Ğ”sini bırakmamış.
Libya’da ise hiçbir şey yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre beş milyon nüfusu olan “ülkede bir milyon Türk kökenli insan var”.
Diktatör denilen Kaddafi devrildikten sonra bu ülkede herkes herkesi boğazlıyor. Bazılarının arkasında Türkiye ve Katar diğerlerinin arkasında Suudi Arabistan, BAE ve Mısır var.
Oysa Arap Baharı başlangıcında tüm bu ülkeler batılı ülkelerle birlikte Suriye’de Esad’a karşı beraber hareket ediyorlardı.
Avrupa ülkelerinin bir çoğu ve Rusya şimdi Libya’da Türkiye karşıtı cephede.
Demokrasi hiçbirinin umurunda değil.
Libya’da şimdilik koronavirüs yok ama devam eden savaşta insanlar yeterince birbirini öldürüyor.
Hepsi Müslüman Sünni ve onları destekleyen ülkeler de Müslüman ve Sünni.
Demokrasinin “D” ve “Ğ”si hiçbirinde yok.
Çok de önemli değil.
Kimsenin de umurunda değil.
Peki nasıl düzelecek bu işler?
İnsanlar, yani koyunlar, yalnızca can derdinde olduğu sürece kasaplar doğal olarak bu tür koyunların peşinde olur.
Bazen de koyunlar kurbanlık sırasında beklerken kendilerini kesecek kasabın bıçağını yalarlar.
Geçenlerde sosyal medya hesaplarımda bir İzlanda atasözünü paylaşmıştım:
“Öküz çektiği yükü değil torbasına konacak yemi düşünürmüş onun için de öküzmüş”.
İşimiz zor.
Bir tek koronavirüs olsa kolaydı ama bu coğrafyanın her tarafında çeşit çeşit virüs var.
Bazıları da özel olarak ABD laboratuvarlarında üretilmiş.
Aşısı da yok ilacı da.
Yakalandık mı kurtuluşumuz yok.
Kaynak Yeniçağ: Hüsnü Mahalli'den çarpıcı yazı: "Öküz çektiği yükü değil, torbasına konacak yemi düşünürmüş"
YORUMLAR