Tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.

İddialar, genç kadının ‘cadılık zanaati’ eğitimi aldığı yönünde.

İş yerinde Mobbing’e uğradığını söyleyenler de var, ancak bir hocası ortaya çıktı.

Witchcraft yani cadılık zanaati eğitimini Hale Özen’den alıyor.
Gazeteci Türker Akıncı’ya konuşan Hale Özen, Ece’nin Eylül’den beri öğrencisi olduğunu ifade ediyor.

Sözüm ona sadece adı cadılık zanaatiymiş. Diyor ki, “Bize eğitime gelir öğrenciler ilk dört dersten sonra derler ki ‘aa biz burada spiritüel bir şey var diye geldik. Siz çok gerçekçi şeylerden bahsediyorsunuz.’ Bunun cadılıkla alakası yok. Bizim eğitimlerimize genelde kadınlar gelir. Eğitim kayıtlarımız da duruyor. Biz hiçbir şeyi gizleyecek saklayacak değiliz.”

Gürel’in, halüsinojenik etkisiyle bilinen ve birçok ülkede yasak olan ayahuasca çayıyla bir ritüel gerçekleştirdiği de öne sürülüyor.

Ailesi, Ece’nin spiritüel konulara ilgisini doğrularken, bir arkadaşına gönderdiği “Ruhumu geride bıraktım” mesajı dikkat çekiyor...

★★★

2024’ün Ekim ayında, hepiniz çok iyi hatırlayacaksınız...

Fatih’te Semih Çelik, İkbal Uzuner’in başını kesip Edirnekapı surlarından aşağı attı.

Ardından Çelik surlardan atlayarak intihar etti. Çelik’in olay öncesi 19 yaşındaki bir kadını daha katlettiği ortaya çıktı.

O zaman ‘inceller’ akımı diye bir şey duyduk.

1997 yılında henüz Facebook, Instagram, Tinder ya da MySpace henüz yokken, 20’li yaşlarında bir kadın, kendisi gibi toplumda önyargılarla karşılanan yalnız insanları bir araya getirecek çevrimiçi bir topluluk kurmuştu.

Kanada’nın Toronto kentinde yaşayan kadın, 2018 yılında BBC’ye verdiği demeçte, Involuntary Celibacy Project (İstemsiz Bekarlık Projesi) adını verdiği bu topluluğu, kadın ve erkeklerin sorunlarını konuştuğu “arkadaşça bir yer” olarak tanımlıyordu.

Incel kısaltmasıyla anılan toplulukla tanışan ve evlenen bir çift bile vardı.

Incel kavramı o dönemde, “kadın ya da erkek, yalnız ve hiç cinsel ilişkiye girmemiş veya uzun süredir ilişkisi olmayanları” tarif ediyordu.

Geçen 30 yıla yakın sürede incel kültürü, bugün kadına nefretle özdeşleşen bir topluluğa evrilmişti.

İncel fikri, Türkiye’de başta Reddit, 4chan, 8kun, YouTube gibi platformlar aracılığıyla yayıldı. Oyunseverlerin sıkça kullandığı Discord ve Twitch gibi platformlar da gençler arasında saldırgan fikirlerin paylaşılabileceği ortamlar sağladı.

“Evolutionary Psychology Science” adlı dergide 2022’de bilimsel bir makale yayımlandı. Kendini İncel olarak tanımlayanlar üzerinde yapılan çalışmaya göre katılımcıların yüzde 75’inin klinik depresyon, yüzde 45’inin de şiddetli anksiyeteden muzdarip olduğu tespit edildi.

★★★

Eskiden satanistler vardı.

Hatta 1999’da Türkiye’de ilk kez ‘satanist’ ayini yapılarak öldürülen Şehriban Coşkunfırat ile tanıştık.

Şehriban, 17 yaşındayken Satanist Zinnur Gülşah Dinçer, Engin Arslan ve Ömer Çelik ile tanıştı.

Şeytan’a tapan 3 satanist, ‘‘Deprem bir işaret’’ diyerek genç kızı öldürüp tecavüz etti.

Şehriban’ı elleriyle boğan 23 yaşındaki  Ömer Çelik, cinayet tatbikatı sırasında, genç kızın cesedine tecavüz ettiğini soğukkanlılıkla anlattı. Ömer Çelik’in evinde Şeytan’a kurban edilen kediyle çekilmiş fotoğrafı bulundu.

Coşkunfırat Ailesi’nin 8 çocuğundan biriydi Şehriban.

Lise son sınıfta okurken part time çalışmaya başladı.

Niyeti okul harçlığını çıkarmaktı.

İyi bir atletti, üstelik 3 bin metrede iki altın madalya kazanmıştı.

Çalıştığı yerde birileriyle tanıştı ve ailesine göre ‘huyu, suyu değişti’.

O günleri çok iyi hatırlıyorum.

Gençlerle ilgili bu tür bir şeye belki de ilk kez şahitlik ediyorduk.

Gençler elimizden gidiyor.

Ne ilk, ne son...

Spiritüellik denilen saçmalıkların sonu yok.

Zaten uyuşturucu madde kullanımı almış başını gidiyor.

Gençlere sahip çıkın.

Böyle giderse bizim için gelecek diye bir şeyden söz edemeyeceğiz.

Geçmişe dönsem Demirel’e ‘Niye bana başbakanlığı vermediniz’ derdim

Bugün ‘Apolitik’ soruları Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cavit Çağlar yanıtladı.

- Güne başlarken bir ritüeliniz var mı?

Evet, her sabah 04.30-05.00 arası 10 kilometre yürüyüşüm var.

- En son hangi kitabı okudunuz?

Murat Yetkin’in ‘Meraklısı İçin Ortadoğu’ kitabını okuyorum.

- En son hangi filmi izlediniz?

Uzun zamandır film izlemiyorum.

- En sevdiğiniz ses ne sesi?

Zeki Müren’in sesi.

- En çok dinlediğiniz üç şarkı?

Türk müziğinde hemen hemen hepsini dinlerim.

- Türkiye bir şarkı olsa hangisi olurdu?

Ona bir ayrım yapamıyorum.

- Aşka inanır mısınız?

Aşka inandım, eşimi buldum.

- Kırmızıçizginiz nedir?

Haksızlığa karşı durmak.

- En sevdiğiniz yemek?

Kuru fasulye, pilav.

- Asla yemem dediğiniz bir şey var mı?

Çiğ sarımsak yemem.

- Sizi ne heyecanlandırır?

Güzel olan her konuda heyecan duyarım.

- Yağmur mu, güneş mi?

Yağmurun tadı var ama güneşin aydınlığını severim.

- Güz mü, ilkbahar mı?

İlkbahar.

- İnsanlarda en sevmediğiniz üç hareket?

Yalan söyleyeni ve kibirli olan insanı sevmem.

- Geçmişe dönerek birine bir şey söyleme şansınız olsa kime, ne söylersiniz?

Demirel’e “Niye bana başbakanlığı vermediniz” derdim.

- Size şu anda telefonsuz üç gün verseler ne yaparsınız?

Telefon olsa da olmasa da benim için fark etmez, kendime meşguliyet bulurum.

- Yeniden dünyaya geldiniz ve seçme şansınız var, kim olmak istersiniz?

Aynı Cavit olmak isterim. Yokluğu da varlığı da, acıyı da sevinci de yaşadım.

- Herhangi bir enstrüman çalar mısınız?

Çalamam, çalabilenleri zevkle dinlerim.

- Kaç yaşına kadar yaşamayı dilersiniz?

Allah’ın verdiği ne kadarsa onu sağlıklı yaşamak.

Pazar günü ‘ne okusam’, ‘ne izlesem’ diyenlere önerilir

Duygudan yoksun ilişkinin sonu

Çocuklar terk edildikleri zaman, anne ve babalarına ilgisizdirler. Duygusal değildirler. Tutkulu ve soğukturlar. Bir anlamda, bazı insanlar sevdiklerini ve duygularını sanki birer eşyaymış gibi terk ederler. Fleur Jaeggy, Proleterka’da 15 yaşındaki anlatıcıyla yetmiş yaşlarındaki babasının birlikte çıktıkları ilk ve son gemi seyahatlerine odaklanıyor.

Robert De Niro dizi çeker de izlenmez mi?

Şubat’ın sonunda Netflix’te fizyona giren 6 bölümlük Zero Day’in kadrosunda Robert De Niro’nun yanı sıra Jesse Plemons, Lizzy Caplan, Angela Bassett, Dan Stevens, Bill Camp ve Matthew Modine gibi isimler de yer alıyor. Eleştirmenlerden bu kadroya rağmen iyi not alamasa da ben Robert De Niro’nun performansının izlenmesinden yanayım. Daily Telegraph’ın ifadesini kullanayım: “Onun yıldız ışığı projeyi taşıyor.”
İPEK ÖZBEY
korkusuz.com.tr