"Kendiniz naza çek" sözünün tehlikesi… Orgazmı bilmeyen kadınlar var

Hürriyet gazetesinde “Güzin Abla” adıyla yazan Güzin Sayar bugünkü köşesinde dikkat çeken bir olayı kaleme aldı. 

Yaşanılan bir olayı anlatan ve eşiyle 5 aydır aynı evde küs yaşayan kadının kendisine mektubunu paylaşan Güzin Sayar, bu çiftin daha sonra cinsel hayatlarında yaşadıkları sorunun Türkiye’de birçok kadının yaşadığını aktardı. 

Yazıda, Türkiye’deki kadınlarla ilgili, “Cinselliği ayıp, utanılacak bir şey gibi görür. Bu yüzden ülkemizde kadınlarımızın çoğu bütün ömürleri boyunca seksten uzak durmaya eğilimlidir” tespitini yapan Güzin Sayar, “Orgazmın ne olduğunu bile bilmeden yaşarlar. Bunun sadece erkeklere özgü bir şey olduğunu düşünürler” ifadelerini kullandı. 

Güzin Sayar’ın yazısı şöyle:

Geçenlerde size yazmıştım. “Eşimle 5 aydır aynı evde küs yaşıyoruz” diye. Biz anlaşmalı boşanmaya karar verdik. Ben istedim, eşim de kabul etti. Sonra vazgeçti, boşanmak istemedi... Bizden vazgeçemediğini, ona bir şans daha vermemi istedi.

Yaşadıklarımızı unutup yeni bir başlangıç yapmak istediğini söyledi. Bunun için de “aile danışmanına gidelim” dedi. Benim de yüreğim yumuşadı, kabul ettim ve barıştık.

“Bu küs dönemimizde konuştuğun biri var mıydı?” diye sordum. Önce söylemedi sonra saklamak istemediğini belirtti.

Sosyal medyadan bir kadınla yazışmış ve konuşmaları da olmuş.

Biz barışınca kadına, “Ben aileme döndüm” demiş ve ayrılmış. Fakat korkularım var. Güven konusunda endişeliyim... Ondan emin olamıyorum.

Ya daha önce yaşadıklarım gibi şeyler yaşarsam. Kavga, gürültü, hakaret gibi... Tamam, benim de hatalarım oldu.

Ama en çok da eşimden kaynaklandı bunlar. Yatak odamız, yani cinsel hayatımız hep sorun oldu. Bu konuda çok fazla ilgi bekleyen bir eşim var. Ona göre yeterince tatmin olmayınca bu ilgiyi dışarıda arıyor. Ben de bunu kabullenemiyorum.

Sizce eşim son anda neden vazgeçti ya da bu konuda samimi midir? Gerçekten bu evliliği kurtarabilir miyiz?

Bir çocuğumuz var, 6 yaşında.

Ayrıldığımızda o da çok fazla etkilendi. O yüzden kendimi çok suçluyorum. Kafam karışık...

Sizce doğru mu yaptım, barışmakla? Rumuz: Anlaştık

YANIT

Sevgili kızım, görünüşe göre, barışmakla iyi yapmışsın. Çünkü anladığım kadarıyla siz aslında birbirini seven ve gerçek anlamda boşanmak istemeyen bir çiftsiniz.

Aranızda geçenler, aslında pek çok evlilikte görülen ve düzeltilebilecek şeyler. Ama benim görüşüm şu ki, eşin pek çok erkek gibi senden yatakta ilgi bekliyor. Seninle sık sık beraber olmak istiyor. Sen ise bunca yıllık bu dert ablalığı sürecinde sıklıkla rastladığım gibi bu konuya pek fazla meraklı değilsin.

Genç kadınların çoğunda çocukluklarından kaynaklanan, ailesinden duyduklarından etkilenerek ortaya çıkan bir düşünce tarzıdır bu.

Aileler kız çocuklarını yanlış bir şekilde etkiler:

“Erkekler tehlikelidir. Erkek tek bir şey ister, o da cinselliktir. Eşin her istediğinde ona yaklaşma, kendini naza çek.”

Bu söylemler yüzünden, genç kadın cinsellikten uzak durmak, erkeğe her istediğinde yaklaşmamak ister. Cinselliği ayıp, utanılacak bir şey gibi görür. Bu yüzden ülkemizde kadınlarımızın çoğu bütün ömürleri boyunca seksten uzak durmaya eğilimlidir.

Orgazmın ne olduğunu bile bilmeden yaşarlar. Bunun sadece erkeklere özgü bir şey olduğunu düşünürler.

Erkeklerin evlilik dışında bir beraberlik arayışının başlıca nedeni de budur.

Evlilik hayatında bir gerçek vardır ki, “Erkek seks ister, kadın ise şefkat ve ilgi bekler.” Bu uyumu sağlayabilen çiftler mutluluğu yakalayabilirler.

Bence bu evliliği kurtarabilirsiniz, sevgili kızım. Bunu hem 6 yaşındaki masum evladınızın mutluluğu ve anne babasıyla kendini güvende hissedebilmesi için yapacaksınız. Hem de aslında birbirinizi gerçekten sevdiğiniz ve mutlu olmak için gereken her şeye sahip olduğunuz için yapacaksınız.

Ancak bunun için önce senin yatak odanızda eşini de kendini de mutlu edebilmeyi denemen gerekiyor.

Eminim eşin de o zaman sana çok daha büyük bir sevgiyle ve en önemlisi sadakatle bağlanacaktır.

Eğer istersen bu konuda bir aile terapistine de başvurup yardım alabilirsin.

Odatv.com