Kıblesı Batı olanın halkı yoksul kaldı.

Müslüman gençler son yüz yıldır olduğu gibi yine işsizlikten kırılıyor. İslam’ın nimetleri Batı’ya peşkeş çekildi. İşbirlikçiler ise pahalı oyuncaklarından zevkle açlığı izliyor.

DÜNYADAKİ petrol ve doğalgaz gibi yüksek değere sahip yer altı kaynaklarının büyük bir çoğunluğu İslam İşbirliği Teşkilatına (İİT) üye ülkelerde bulunuyor. Buna rağmen İslam ülkelerindeki yöneticilerin, bu zenginlikleri kendilerine kullanmaları nedeniyle Müslüman halk, açlık ve sefaletle boğuşuyor.

UTANCIN ADI YÜZDE 40

İstatistiklere göre; dünya petrol rezervlerinin yüzde 70’i, doğalgaz rezervlerinin ise yüzde 40’ı Müslüman coğrafyasında. Yapılan araştırmalara göre, İslam İşbirliği Teşkilatı’na üye olan İslam ülkelerinde nüfusun yüzde 40’ı yoksulluk sınırı altında yaşıyor. İslam ülkelerinde genç işsizlik oranı yüzde 16 iken, toplam işsizlik oranı ise dünya ortalamasının üzerinde olup yüzde 8 seviyesinde seyrediyor. 22 üye ülke de az gelişmiş statüsünde bulunuyor. 

 



 

İŞBİRLİKÇİ KRALLAR 

Anadolu Gençlik Derneği Başkan Yardımcısı Muammer Bilgiç ortaya çıkan tablonun esas sorumlusunun batı ve onun güdümünde çalışan işbirlikçi yönetimler olduğu görüşünde.  Vahdet Gazetesi Muhabiri Muhammet Erdoğan’ın konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Bilgiç, sömürü düzeninin Sanayi Devrimi ile başlayıp günümüzde hala devam ettiğini ifade etti. Bilgiç, “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra görünürde sömürgecilik son buldu ve fakat gerçekte işbirlikçi krallar, başkanlar ya da  hükümetler yoluyla devam etti.” dedi.


İSLAM ÜLKELERİ KARAKOL VE BENZİN İSTASYONU

Muammer Bilgiç, Batı’nın İslam topraklarını sömürürken izlediği stratejiye ilişkin de önemli değerlendirmelerde bulundu. Emparyalist güçlerin Müslüman coğrafyayı benzinlikler ve karakollar olarak ikiye ayırdığını dile getiren Bilgiç, “Batı Türkiye, Mısır ve İran’a karakol olma görevi verirken, petrolün çıktığı Körfez ülkelerini benzin istasyonu haline getirdi.  Sonuçta İslam coğrafyasında Batıcı elitler işbirliğinin kaymağını yiyerek servet yığarken geniş Müslüman kitleler yoksulluktan payına düşeni aldı” ifadelerini kullandı.