Kim Bu Esrarengiz Kadınlar?

Resim Sanatçısı ve Yeni Günaydın Yazarı Çiğdem Canbakış, Leonardo Da Vinci tablolarındaki kadınları kaleme aldı.

Kim Bu Esrarengiz Kadınlar?
10 Mayıs 2022 - 11:38
Leonardo da Vinci'nin hayatı ve eserleri, sanat eleştirmenlerinin ve tarihçilerin her daim ayrıntılı incelemeleri ve bugun de incelenmeye devam ediyor. Yine de, Rönesans dehasının hayatı hala gizemini koruyor. Şu an bildiğimiz 5 portreden dördü kadınsı figürler gösteriyor. Peki hiç merak ettiniz mi bu kadınlar aslında kim ? İnternette mini bir araştırma yaptım. Ben bunları buldum. Daha fazla kaynağa sahip olana ne mutlu… En başta, araştırdığım kadarıyla,  sanatçı, yaşamı boyunca kadınlardan tutkuyla etkilenmiş ve ilham almıştır, en azından tuvalleri bize bunu söylüyor.  Da Vinci'den önce, Rönesans sanatçılarının, kadınları dış güzelliğin yüzeyselliğine hapsederek, erkeklerin derinden egemen olduğu portreler çizdiklerini hatırlamalıyız.  Bunun yerine Da Vinci'nin kadın temsili, kadınların kişiliğini, karakterini ve bireyselliğini inceleyen ilk kişiydi.  Bunların sadece güzelliğin değil, aynı zamanda insanların da sembolleri olduğunu gösterdi.  Bu nedenle, Leonardo'yu ilgilendiren güzellik değil, varlığın hareketleridir. Bakalım bu kadınlar kimlermiş.. 1. Erminli Kadın   Leonardo da Vinci'nin 1479 civarında Milano'da yaptığı kadın portrelerinden ilkidir. 15 yaşındaki Cecilia Gallerani'yi sunuyor.  En çok Erminli Kadın olarak bilinir.  Ludovico Sforza'nın sevgilisiydi ve sanat eleştirmenlerine göre hayvan, uysallık ve nezaketin simgesiydi.  Burada, müzik ve edebiyata olan muazzam tutkusuyla, zamanın kültürü üzerinde büyük etkisi olan kültürlü bir kadının niteliklerini temsil eden sembolik bir değer kazanır.  Genç kadının, hayvanın uzun ve yılan gibi gövdesi üzerinde sahip olduğu kontrol hareketi, onun Ludovico üzerindeki hakimiyetini akla getiriyor.  Bu arada, hafif eğik bir görüşe sahip gözlerinin bakışı, gözlemciyi büyüler ve Sforza'nın neden ona çekici gelen tek kişi olmadığını kesinlikle açıklar. 2. Ginevra de' Benci Leonardo, memleketinin her türlü ataerkil geleneğinin ötesine geçen bu genç kadının resmini çizdi.  Floransalı zengin bir ailenin kızıydı ama Da Vinci, seyircilerin tüm dikkatlerini genç kadının yüzüne odaklayabilmeleri için ona şatabatsız sade bir elbise giydirdi.  Ginevra de Benci bize bakıyor, ciddi bakışı doğrudan bakanın gözleriyle karşılaşıyor.  Tahta panelin arkasına yazılan bir notta Leonardo, onun sadece güzel değil, aynı zamanda erdemli olduğunu da belirtti.  “Gözler ruhun aynasıdır” ifadesinin mükemmel bir örneği olduğunu söyleyebiliriz. 3. Mona Lisa Dünyanın en ünlü kadın portresi olan La Gioconda olarak da adlandırılan Mona Lisa, Leonardo'nun en sevdiği tablolarından biriydi ve öldüğü güne kadar yanında taşıdı.  Bugün tablo, kahverengi ve sarının donuk tonlarında oldukça kasvetli görünüyor.  Tablonun bir zamanlar şimdi olduğundan daha parlak ve renkli olması mümkündür.  Bunun nedeni, Leonardo'nun gözlerin ve ağzın köşelerini gölgede bırakmak için sfumato (renkleri karıştırarak keskin kenarların ve konturların bulanıklaştırılması) olarak bilinen bir teknik kullanmasıdır.  Mona Lisa'nın duygusal belirsizliğin ifadesini ve Louvre Müzesi'ni ziyaret edenleri büyüleyen ve büyüleyen esrarengiz gülümsemesini bu teknikle yarattı.  Efsanevi kadına Lisa Gherardini veya Lisa del Giocondo veya hatta Monna Lisa deniyordu.  1479'da asil bir Floransalı ailede doğdu ve zengin ipek tüccarı Francesco del Giocondo ile evlendi.  Onunla beş çocuğu oldu ve 1542'de öldü. 4. Leda ve Kuğu Leonardo sadece güçlü kadınların portrelerini yapmakla kalmamış, aynı zamanda “erotik kadın” kavramını da şekillendirmiş ve hayata geçirmiştir.  Leda ve Kuğu, şimdiye kadar yarattığı en kışkırtıcı çıplaklardan biridir.  Bu sahnede Leonardo, insan zihnine “mevcut”, seksi ve kışkırtıcı bir beden fikrini çağrıştıran bir nü temsil eder.  Leonardo'nun Leda ve Kuğu'nun orijinal resimlerinden hiçbiri günümüze ulaşmadı, ancak kompozisyonuna dayanan çok sayıda sanat eseri ve kopyası mevcut  Sanatçının kadına bakış açısı, yaşadığı dönemdeki insanlar için dine küfretmek sınırındaydı.  Yine de, şaheserler yaratmasına hiçbir şey engel olamadı. Kadınları esrarengiz, ulaşılmaz, tatlı, şehvetli, anlaşılması zor, belirsiz veya ironik olarak gösterdi.  Ancak en önemlisi, onlara her zaman büyük ölçüde psikolojik iç gözlemi açığa çıkaran bir ruh ve karakterle gösterdi. - Haberin devamına http://www.yenigunaydin.com/2022/5/ozel-kim-bu-esrarengiz-kadinlar-h2385.html adresinden ulaşabilirsiniz.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum