Köprüden önce son çıkış

Bugün sizlere Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz’ün yazdığı bir yazıyı sunmak istiyorum.

Köprüden önce son çıkış
15 Ocak 2023 - 15:31
Can Ataklı

Adeta “köprüden önce son çıkış” uyarısı yapan Vecdet Öz’ün bu yazısını muhalif düşünen herkesin mutlaka okuması ve gereğini de yerine getirmesi gerektiğini özellikle belirtmek istiyorum.

Buyurun birlikte okuyalım şimdi;

Değerli Dostlarım,

20 yıldır yaşananları olağan bir siyasi süreç olarak kabul ederseniz çok yanılırsınız.

İktidarın planlı ve kasıtlı icraatlarını klasik bir muhalefet anlayışıyla basit bir siyasi beceriksizlik, yandaşa rant sağlama ve irtikap mantığı içinde açıklamak, gözü açılmamış siyasi bir saflık ve budalalıktır.

AKP, alıştığımız manada bir siyasi parti değil bilakis ihvancı geleneğin temsilcisi olan, marjinal içgüdüsel reflekslere sahip Cumhuriyetin karşıtı bir partidir!

Hatta parti ifadesinin ötesinde içeriği ve faaliyetleri itibarıyla her şeyi göze almış bir siyasal İslam örgütüdür.

Bu yapı dış destekli bir proje ile iktidarı ele geçirdiği günden itibaren Cumhuriyet Türkiye’sini yönetilecek değil darülharp mantığı içinde fethedilecek bir ülke olarak görmüştür.

Türkiye Cumhuriyeti bu örgütsel yapının nezdinde her zaman kafirler tarafından kurulmuş ve yıkılması gereken bir küffar devlettir.!

Mevcut yapıyla geçmişten illiyet bağı bulunan ve Almanya’da devlet destekli örgütlenmiş olan kara sesin de ifade ettiği gibi Baş Kafir ise maketini sembolik olarak idam ettikleri Mustafa Kemal Atatürk’tür.!

Bu yüzden kafir ülkesi kabul ettikleri T.C. Devleti’nin malını, mülkünü yemek, banka faizini almak, talan etmek, içini boşaltmak uyguladıkları darülharp nedeniyle hak ve helaldir.

Onlar yıllardır bu ülke ve laik toplumla hep savaş halinde oldular ve bunun için de çaldıklarını hırsızlık malı değil hep ganimet olarak gördüler.

Yok ettikleri milletin hazinesi değil küffarın kasası oldu.

Aynı zamanda küffar kabul ettikleri laik toplumun iffeti, namusu, kızları da malı gibi haktı, helaldi.

Şimdi anladınız mı;

Onca malın, mülkün haraç, mezat satılmasını.!

Hazinenin tamtakır boşaltılmasını.!

Her türlü milli servetin iç edilip ganimet misali paylaşılmasını.!

Milletin malıyla büyük bir ihtişam ve saltanat içinde yaşam sürme nedenlerini.!

Buna rağmen milletin ve evlatlarının sefalete terk edilip borç batağında yaşatılmasını ve bundan da büyük bir zevk alıyor olmalarını.!

Sübyanların ırzına geçilip çocuk yaşta hoca nikahı kıyılmasını.!

Alay edercesine akıl dışı garip açıklamalar yapılmasını.!

Tüm ekonomik kuralların yok sayılmasını.!

T.C. ibarelerinin parçalarcasına sökülmesini.!

Milli bayramları kutlanmama girişimlerini ve garip bahaneleri.!

Haddini aşan keşke Yunan kazansaydı söyleminin nedenini.!

Hain cenazelerine yapılan devlet törenlerini ve tabutlarına omuz vermelerini.!

Devlet dairelerinde Atatürk posterlerinin baş aşağı asılma nedenlerini.!

Türk’ün destanı Ergenekon’a kara çalma girişimlerini.!

Onca generali tutuklayıp büyük bir zevkle rütbelerini sökmelerini.!

TSK’yı ve bağlı tüm askeri kurumları tahrip etmelerini.!

Türk bayrağının üzerinde bağdaş kurup değersizleştirmelerini.!

İstiklal Marşı’nda ayağa kalkmamalarını.!

Andımıza karşı olmalarını ve ısrarla yasaklattırmalarını.!

Türklük ifadesine olan husumetin nedenini.!

Atatürk’e ve kahramanlara yapılan onca hakaret ve saygısızlıkları.!

Şehide kelle askere tane demelerini.!

Askerimizin başına çuval geçirildiği gün alaycı sözlerini ve tebessümlü yüz ifadelerini.!

Sürekli olarak anayasanın ilk dört maddesini hedef almalarını.!

Demografik yapıyı tahrip etmek ve ihvancı yapıya uygun yeni bir toplum inşa etmek için adeta bir kavimler göçüne dönüştürülmüş milyonlarca sığınmacının ülkeye girmesine göz yummalarının ve vatandaşlık vermeye başlamalarının nedenini.!

Her türlü itiraza rağmen pişkin ve soğukkanlı tutumlarını.!

Kayıp silahların çözülmeyen akıbetini.!

Kendi yandaşlarına verilen aşırı silah ruhsatlarının nedenini.!

Muhalefet edenlerin havadan sudan sebeplerle tutuklanmalarını.!

Bir korku imparatorluğunun kurulmuş olmasını.!

Medyadaki yoğun algı yönetiminin sebebini.!

Daha yazacağım çok şey var lakin sizleri yormayayım.

Zannediyor musunuz ki yıllarca sarf ettikleri böylesi bir çabayı bir anda yok kabul ederler ve sıradan bir seçimle sessiz sedasız çekip giderler.!

Öyleyse çok safsınız.!

AKP bu ülkede kaybedeceği hiçbir seçimi yaptırmaz.!

2023 bunlar ve dolayısıyla hamileri için bir rövanş tarihidir, parantez olarak kabul ettikleri bir dönemin 100. yıl seneyi devriyesinde kapanacağı kin ve intikam günüdür.!

Mevcut muhalefet ve sıradan söylemler bunlara vız gelir.!

Yukarıda ifade ettiğim gibi finale çok az kaldı.!

Artık uyanma ve Atatürk çizgisindeki tüm muhalefet partilerinin, sivil toplum örgütlerinin ve toplumun milli bir ruh içinde tek parça olma vaktidir.!

Bu bir müdafaa-i hukuk mücadelesidir…

Yoksa geçmiş olsun Türkiye’m…

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER

Unutmayın bunlar da var

Her şey kötü değil elbette.

Ama güzel şeyler deyince iktidar sadece kendi yaptıkları inşaatların konuşulmasını istiyor.

Onlar için güzel olan her şeyi sadece Erdoğan yapar.

Tabii onun yaptıkları da inşaattan öte bir şey değil ama olsun, maksat millet buna inansın.

Oysa gerçekten çok güzel şeyler de oluyor.

Oluyor da pek haberimiz olmuyor.

İşte birkaç örnek;

■ Sinir sistemini felç eden ALS hastalığının nedeni olan motor nöron hücrelerini yeniden onarmayı başararak ALS hastalarına umut olan, TÜRK kadını Dr. Hande Özdinler.. Dünyanın en iyi buluş yapan 10 bilim akademisyeninden biri olarak seçildi.

■ Giyilebilir kalp pili ve benzeri pek çok icadı bulunan Prof. Canan Dağdeviren, Harvard Üniversitesi’nin Genç Akademi üyeliğine seçildi. ‘30 yaşından küçük 30 bilim insanı’ listesine girdi. Televizyonlar göstermese de biz paylaşarak tebrik edelim!

■ 19 yaşındaki Elif Eda Güneş Yozgat’ta doğdu, köy okulunda okudu. Mars’a gönderilen keşif aracını tasarlayan şirketin yarışmasına proje gönderdi, yapay zekâ geliştirdi. Şimdi köy köy gezip kız çocuklarına ilham oluyor. Alın size anasayfalara düşmesi gereken asıl rol model…

■ Amerika’daki üstün zekalılar okulu Edison Regional Gifted Center’a ilk kez bir Türk tam bursla kabul aldı. Devletin yaptığı, sadece 28 öğrenci alınacak sınavda 3500 öğrenci yarıştı. 153 IQ’suyla 5 yaşındaki Eren Akdoğan birinci oldu.

ŞAKA GİBİ

Bir zamanlar maziye bak

İktidarın özellikle genç ve cahilleştirilmiş yeni nesil için ürettiği en etkili propaganda klişelerinden biri “eski Türkiye” lafı.

Taaa Atatürk döneminden kendi iktidarlarının başladığı güne kadar olan dönemi kötülemek için kullanıyorlar bu tanımı.

AKP’ye göre eski Türkiye çok kötüydü, hiçbir şey yoktu. Fırını bile Erdoğan getirdi ülkeye.

Olsun, böyle söylesinler, her yalan bir gün mutlaka ortaya çıkar.

Şimdi siyaseti bir kenara bırakalım da bugün kullanılması asla mümkün olmayan “eski Türkiye” cümlelerinden birkaç tanesine bakalım.

ÇOK GÜLDÜM

4 pazar fıkrası

Bu hafta Yıldırım Tuna’dan gelen 4 fıkrayı sunuyorum.

Sadece orada olur bu

Babacığım, internetten yeni bir oğlanla tanıştım, sanırım doğuştan şanslı biri. Bana bir keresinde “Bütün yaşantım boyunca arkamda bir kapı kapandığında önümde mutlaka başka bir kapı açılıyordu” dedi..

Nee? Aman kızım uzak dur!.. Kesin uzun süre hapishanede yatmış bu. Onu söylüyordur!

İş kuruyoruz

Adam evine gelmiş, “Önümüze büyük bir fırsat çıktı hanım, işler büyüdü” demiş, “Kendi ofisimizi açmam ve özel bir sekreter çalıştırmam gerekiyor artık!”
“Pekala” demiş kadın, “Biraz yaşlı, şişman ve çirkin birini işe alırsan iyi olur.  Yoksa ofisinde onunla fingirdeşeceğin düşüncesi aramızda sürekli sıkıntı yaratır, huzurumuz kalmaz yani.”
“Çok makul olan bu düşünceni baştan açıkça ifade etmen çok iyi oldu”
 demiş adam, “Ne zaman başlayabilirsin?”

Sonunda

Adam ofise yeni sekreter almış, konuyu bir ay sonra öğrenen ve kocasından daima şüphelenen eşi bir makineli tüfek gibi sorularını sormaya başlamış.
– Bacakları güzel mi?..
– Pek fark etmedim.
– Gözleri ne renk?
– İnan hiç bakmadım.
– Kullandığı ojeler ne renk?.. Metalik?.. Jel?.. Neon?..
– Vallahi dikkatimi çekmedi.
– Ruju?.. Mat mı?.. Parlak mı?..
– Bilemiyorum be tatlım?..
– Peki nasıl giyiniyor?..
– Çok hızlı..!”

Öyle bedavaya cennet yok

Adam cennetin kapısına gelince ilgili görevli onu karşılamış, giriş işlemleri için kayıtlarını incelemiş,
“Dosyanız bomboş..” demiş, “ Hayatınız boyunca yaptığınız iyi ya da kötü bir şey burada görünmüyor.. Olumlu bir eyleminiz varsa söyleyin de arşivden kayıtlarınıza baktıralım..”
“Bir keresinde otomobilimle giderken bir grup motorlu serserinin genç bir kızı çembere alıp sıkıştırdıklarını gördüm” 
demiş adam, “Hemen durdum, tam ortalarına daldım, aralarında en iri olanının suratına tokadı yapıştırıp ‘Bırakın lan bu kızı şerefsizler.. Dağılmazsanız sonucuna katlanırsınız!’ dedim..”
“Ooo.. Ciddi misiniz?.. Bakın bu önemli ve kayıtlarda görünmüyor”
 demiş görevli. “Ne zaman oldu ki bu?”
“Bir-iki dakika önce!”


YORUMLAR

  • 0 Yorum