Milliyetçi ve mukaddesatçı

20 Temmuz 1974-23 Ekim 2021… Tamı tamına 47 yıl. Kuzey Kıbrıs ya da bildik adıyla KKTC’nin yaklaşık yarım asırlık heba olan ömrü. Sonuç: Rezalet olmazsa da felaket ya da her ikisi.

Milliyetçi ve mukaddesatçı
24 Ekim 2021 - 10:09

Kime oy verirse versin sokakta karşılaştığınız herhangi bir Kıbrıslı Türk size bu rezalet ve felaketin en ince detaylarını anlatır.

Özeti:

Mafya, fuhuş, kumar, uyuşturucu ve bunların neden ve sonucu olarak karanlık ilişkiler.

Ankara destekli politikacılar her zaman bu karanlığın merkezinde.

Son olarak Ankara destekli UBP’li Başbakan Ersan Saner’in sızdırılan seks kaseti.

Öncesinde Mafya lideri Sedat Peker’in kasetlerinde adı geçen KKTC’li kumar patronu Halil Falyalı’nın hikayesi vardı.

Falyalı’yı gazeteci Kutlu Adalı’yı öldürmekle suçlayan Sedat Peker, Falyalı’nın Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım ve Mehmet Ağar’la birlikte uyuşturucu ticareti yapmakla suçlamıştı. Başka bir suçlamayla kısa bir süre önce tutuklanarak cezaevine konulan Falyalı ABD tarafından kara para aklama ve uyuşturucu suçlarından da aranıyordu ama serbestçe Türkiye’ye gelip gidiyordu.

Ankara’nın büyük desteğiyle Ekim 2020’de KKTC Cumhurbaşkanlığı’na seçilen “milliyetçi, mukaddesatçı ve maneviyatçı” Ersin Tatar’ın Rumlar’ın yönettiği Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu taşıması ise oldukça eğlenceli ama dramatik bir konuydu.

İnatla, ısrarla ve övünerek “milliyetçi ve maneviyatçı” olduğunu söyleyen çok sayıda Kıbrıslı Türk “Gavurun” kimlik kartı ve pasaportunu taşıyor.

KKTC çok “eğlenceli” bir yer!

Türkiye’nin en ünlü sanatçıları sık sık adaya gider ve kumarhanelerinde konser vererek “halkı” eğlendirirler.

Ankara destekli sağ partilerin iktidarları yolsuzluk ve talan politikalarıyla ülkeyi soyup soğana çevirdikten sonra halkı perişan ettiler.

Her türlü olasılığa karşı Ankara Türkiye’den adaya giderek vatandaş olanların sayısını artırmaya çalışmaktadır. Nüfusu yaklaşık 400 bin olduğu söylenen KKTC’de Kuzey Kıbrıslılar’ın sayısının 100 bine kadar gerilediği konuşulmaktadır.

KKTC’de iç ve dış politikada her şeye Ankara karar veriyor.

Yerli ve milli AKP önceki hükümetlerden farklı olarak Kıbrıslı Türkleri daha “mukaddesatçı ve maneviyatçı” yapmak için her yere cami yaptırmaktadır.

AKP’nin KKTC’deki uzantıları ise her türlü karanlığın içinde.

Dini mazbut” AKP yalnızca iç politikada değil dış konularda da bu karanlık yapıdan yararlanmaktadır.

KKTC’yi yönetenler Ankara ne derse onu yapıyor.

Ankara ise doğal gaz tartışmalarını bahane ederek adanın kuzeyinde deniz ve İHA-SİHA’lar için hava üssü kurmaktadır.

Her yerde olduğu gibi Ankara son on yıldır diyalog ve işbirliği yerine gerginlik yöntemlerini tercih etmektedir.

Göreceli bazı kazanımlarla büyük işler becerdiğini sanan Ankara er ya da geç köşeye sıkıştırılacaktır.

Türkiye’de olduğu gibi KKTC’de de halka düşman politikalarla her şeyi berbat ve herkesi perişan eden AKP gerçeği anladığında iş işten geçmiş olacaktır.

40 yıldır gidip geldiğim ve çok sevdiğim adada ezici çoğunluğu dost canlısı Kıbrıslı Türkler her anlamda perişan.

Herkesin bildiği karanlık ilişkilerden nemalananlar hariç herkes zor durumda.

Her yerde işsizlik, yoksulluk, moralsizlik ve umutsuzluk var.

Tam anlamıyla bir tükenmişlik sendromu hali.

Ama kiminin umurunda!

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar önceki gün “Bizler Türk dünyasının Doğu Akdeniz temsilcileriyiz” demişti ama bu dünyanın hiçbir ülkesi, hükümeti hatta kurumu KKTC’yi tanımıyor ya da temiz bir el uzatmıyor.

Var olan karanlık durum ve ilişkileri umursamayan AKP’nin derdi başka.

AKP; Kıbrıslı Türkleri “dini mazbut, milliyetçi, maneviyatçı ve mukaddesatçı” yapmanın peşinde!

Anavatan” Türkiye’de olduğu gibi.

Sonuç:

Hepsi değil ama şimdilik bir bölümüyle Sedat Peker’in itirafları.

Sonuçta o da “milliyetçi ve maneviyatçıydı”!

Yoksa Suriyeli silahlı din kardeşlerine durduk yerde neden yardım etsin!
Hüsnü Mahalli

YORUMLAR

  • 0 Yorum