Ölümün sessizliği: Ruh mu, beden mi?

Ölüm Kokuyor burası. Bunu hissetmek, buna tanık olmak için para ödemek istemiyorum.

Ölümün sessizliği: Ruh mu, beden mi?
03 Mayıs 2019 - 10:39
Neredeyim?' sorusundan çok 'Nerede olmalıyım?' sorusunu soruyorum kendime. Birilerinden duyup bir yerlerden gördüğüm o yerleri deneyimleme isteğinin önüne geçemiyorum. An'da kendimi farketmenin eşsiz duygusu var çünkü.

Aynı yaşam standartları ve hayat felsefesinin dışına çıkmak beni ben yapan, biliyorum!!! İnanılmaz bir öğrenme açlığı gelişiyor. Her öğrendiğim, bir sonraki adımımı düşündürüyor ve kendimi on yıl sonrası için planlar yaparken buluyorum.

Çılgınca düşüncelerimle uykularımı kaçırıyorum. Kendime ayırdığım zaman sanki yetmeyecek ve ben hiç geri dönmeyecekmişim gibi geliyor. Derken uykuya dalıyorum. Öğrenmem gerekenlerin listesi uzadıkça uzuyor ve ertesi güne Nepal de gezeceğim yerlerin listesi ile uyanıyorum.



Durbar Meydanı, Bhaktapur, Pashupatinath Tapınağı, Monkey Temple, Thamel ve Pokhara...

BHAKTAPUR, depremden yara almış bir çocuk gibi... İçerisine girip onu hissetmenin duygusu ağır. O yüzden 1000 rupi alıyor senden. Yıkımları izlerken, bakışlarında ki acıma duygusu yarasına daha da tuz basıyor çünkü. Yerli halk onarmaya çalışıyor bir yandan, eskisi gibi olmayacağını bilerek.

Kocaman bir alan, ara sokaklarına dalıp kaybolabileceğiniz. Annesini depremde kaybetmiş bir kız çocuğu olarak, yüreği dolu dolaşıyorum bende.

Kuklalar, mahalle arası kumar oynayan amcalar, seni görünce gülümseyen gözler, yollarda her an karşılaşabileceğiniz düğünler ve beyaz olduğun için hayranlık dolu bakışlar tebessüm ettiriyor.

Bırakmadılar ağzımın tadı ile üzüleyim

YORUMLAR

  • 0 Yorum