Ortodoks dünyasında büyük kırılma

İstanbul’da Ekim ayında, bütün Ortodoks kiliselerinin toplanması ve Ukrayna konusunun bu toplantıda karara varması bekleniyor.

Ortodoks dünyasında büyük kırılma
15 Eylül 2018 - 09:22
Ortodoks dünyasının iki önemli merkezi olan Fener Patrikhanesi ile Moskova Patrikhanesi arasındaki ilişkiler, Ukrayna krizi nedeniyle, kopma noktasına geldi. Bunu tam da bu kelimelerle ifade eden Moskova Patrikhanesi oldu. Moskova Patrikhanesi Dış Kilise İlişkileri Sorumlusu Metropolit İlarion, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Fener Rum Patrikhanesi’nin Ukrayna’yı Moskova Patrikhanesi’nin dini alanından çıkartan bir kararı kabul etmesi halinde, Fener Rum Patrikhanesi ile ilişkileri koparmaktan başka çarelerinin kalmayacağını söyledi.

ÇATIŞMANIN NEDENLERİ

İki kilisenin ilişkilerindeki temel sürtüşme noktalarını, çok kısa şekilde şöyle ifade edebiliriz:

1- Fener Rum Patrikhanesi’nin Ortodoks dünyasında birinci sırada yer aldığına ne Moskova Patrikhanesi ne de diğer Ortodoks kiliseleri itiraz etmiyor. Ne var ki, Moskova Patrikhanesi ve diğer bazı Ortodoks kiliseleri, Fener Patrikhanesi’nin birinciliğinin tamamen “onursal” olduğunu söylüyor. Başka bir deyişle Ruslar, “Biz, Hristiyanlığı Bizans’tan aldığımız için, Fener Rum Patrikhanesi’ne saygı duyuyor, onu onursal birinci olarak görüyoruz. Fakat bu, onlara Ortodoks dünyasında Katolikler’in Papa’sı gibi davranma ve diğer ülkelerin içişlerine karışma hakkını vermiyor. Herşey bir yana, Fener Patrikhanesi’nin bugün çoğuluğu İstanbul’da olan birkaç bin kişilik cemaati var. Bizimse, ikiyüz milyonluk cemaatimiz var. Ayrıca, Osmanlı yönetimi döneminde Fener’e parasal yardımda bulunan, biziz. Türk egemenliğine rağmen Fener’e ve Osmanlı’da yaşayan diğer Ortodokslar’a dokunulmadıysa, bu da Ruslar’ın sayesindedir. Çünkü Ortodokslar’ın koruyucusu, Ruslar’dır”, diyorlar. Başka bir deyişle, “Evet, size geçmişten gelen bir hürmetimiz var. Fakat artık gerçek güç, biziz”, diyorlar.

 2- ABD ile Sovyetler Birliği arasında Soğuk Savaş’ın başladığı 1940’lı yılların ortalarından itibaren Sovyet Yönetimi Moskova Patrikhanesi’ni desteklerken, ABD, Fener Rum Patrikhanesi’ne destek verdi. Böylelikle, büyük çoğunluğunu Ortodoks nüfusun oluşturduğu Balkan ülkelerine yönelik ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki güç mücadelesi, dini alana da yansıdı (SSCB gibi dine mesafeli, hatta çoğu dönem dini kurumlara yoğun baskı uygulamış bir devletin kiliseyi kullanması şaşırtıcı gelebilir, fakat dönemin Sovyet lideri Stalin, İkinci Dünya Savaşı yıllarında, dine yönelik baskı politikasını yumuşatmaya ve bazı alanlarda dini kurumlardan yararlanmaya karar vermişti). O tarihlerden beridir Kremlin yönetimi Rus Ortodoks Kilisesi’ni (Moskova Patrikhanesi), Batı ise, Fener Rum Patrikhanesi’ni destekliyor. (ABD ve AB’nin Türkiye’ye yıllardan beri Fener Patrikhanesi’ne geniş yetkiler verilmesini istemesi de (Fener’in ekümenikliğinin tanınması konusu), İstanbul Rumları’nın dini haklarıyla değil, Doğu Avrupa’daki bu güç mücadelesiyle ilgili bir konudur.

Dolayısıyla, sıradan bir dini çatışmayla değil, Rusya ile Batı arasındaki güç mücadelesinin dini cephesindeki çatışmalarla karşı karşıya bulunuyoruz. Konunun arka planını bu yazıda özetin özeti olarak belirttik. Daha ayrıntılı yazdığım bir yazı için, bu bağlantıdaki makaleme bakılmasını tavsiye ederim: http://soyledik.com/tr/makale/7485/fener-%E2%80%93-moskova-savasinda-yeni-etap--deniz-berktay.html

YORUMLAR

  • 0 Yorum