Telefonlar bizi neden mahvediyor? Beynimiz mutlulukla zevkin farkını biliyor

Beynimizdeki iki kimyasal hormon dopamin ve serotonin birbirinden çok farklı. Dopamin ödülle ve motivasyonla çalışırken serotonin gönül rahatlığı ve gerçek mutlulukla çalışıyor.

Telefonlar bizi neden mahvediyor? Beynimiz mutlulukla zevkin farkını biliyor
27 Temmuz 2019 - 22:19
Bu gönül rahatlığı hissini herhangi bir uygulamayı indirerek veya alışveriş yaparak sağlayamazsınız.
 

Keyif ve mutluluk arasındaki fark kelime olarak bakıldığında çok ince olabilir. Ancak beynimizin kimyası göze alındığında apayrı iki şeyi ifade ediyor. Bu iki farklı kimyasal telefonlara bizi bağımlı edebiliyor.

İnsanlar yeni bir otomobil, son model bir telefon, daha büyük evler gibi şeylere sahip olarake mutluluğu parayla satmaya çalışıyorlar ama beynimiz bunun gerçek olmadığını biliyor. Para keyif yaşatabilir ama mutluluğun kaynağı başka bir yerden geliyor.

Eğer mutluluk ve keyif arasında kaldıysanız yalnız değilsiniz. Çocukluktan beri yeni şeyler satın alarak alarak, son trendleri takip ederek ve pahalı restoranlarda yemek yiyerek mutlu olunacağına şartlanmışız. 

 

Bizim kadar sözlüklerin ve arama motorlarının da aklı karışmış durumda. Google’a ‘keyif, zevk’ diye arattığınızda ilk çıkan sonuç ‘mutluluk dolu bir tatmin hissi’ oluyor.

Ama hormonlar üzerine çalışan bilim insanları anlık zevkle uzun süreli gönül rahatlığının yani gerçek mutluluğunun arasındaki farkı söyleyebiliyor. Bu fark tahmin ettiğinizden çok daha büyük bir fark.

Endokrinoloji uzmanı Robert Lustig, “Hayatınız boyunca keyif ve zevkin mutluluk olduğuyla büyüdüyseniz, bilmelisiniz ki hapı yuttunuz” diyor.

‘The Hacking of the American Mind: The science behind the corporate takeover of our bodies and brains’ kitabının yazarı ve rafine şekerin çocuklar üzerinde etkilerini araştıran bilim insanlarından biri olan Lustig, şimdi de şeker gibi teknolojinin de beynimizle benzer şekilde bağımlı etkiye sahip olduğundan endişeleniyor.

Lustig’e göre teknoloji tam manasıyla bir uyuşturucu değil ancak beynimizin tehlike potansiyeli olan ödül ve motivasyon sistemini besliyor.  

Lustig’e göre teknoloji bir dopamin uyarıcısı ve dopamini yükselten her şeyin sonu bağımlılık. Teknoloji alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı gibi değil. Telefonları kapattığımızda en azından şu an bildiğimiz kadarıyla iç organlara ait bir sorun, titreme veya baş ağrısı yaşamıyoruz.

Cebinizde titreyen telefonunuz ya da  bir anda gelen bildirim sesi stres hormonlarınızın ve ödül merkezli çalışan dopaminin hormonunuzun salgılanmasını sağlıyor. 

İncelendiğinde dopamin beynimizde serotoninden çok daha farklı yerlere temas ediyor. Endişe ve kaygımızı azaltıyor ve depresyon yaşamamızı engelliyor. Serotonin ise mutlulukla yakından ilişkili ve çoğu antidepresanlarda bulunan anahtar maddelerden biri. 

Serotonin beynimizin bir çok yerine mutluluk sinyalleri gönderip en az 14 farklı reseptöre (alıcı) temas ediyor. Lustig gibi bilim insanlarına göre mutluluk bu yüzden pek çok farklı yolla hissedilebiliyor. 

Dopamin ise sadece beş reseptörle sinyal yollayabiliyor. Nörotransmitterlar (sinirsel aktarıcı) arzu ve motivasyon hislerimizi dolduruyor. Dopamin beynimizde ödül, motivasyon sistemleriyle iç içe hatta dopamin fazlasının halüsinasyon görmeye neden olduğuna işaret eden bilimsel araştırmalar var. Motivasyonu ve ödül sistemimizi doldurduğu için asla gerçekten mutlu hissedemeyeceğimiz ve “Yetti” diyemeyeceğimiz bir hissiyata sokuyor. 

Cep telefonlarımız da her zaman daha fazla ilgilenmemiz istenerek tasarlanmış. Bir telefona “Kötü” diyemeyiz ama farkında olmamız gerekli. 

Tek panzehiri ise telefonların başında dikilmeyi bırakıp bildirimleri susturup, dostlarımızla ve çevremizle vakit geçirmek…

YORUMLAR

  • 0 Yorum