Türkiye yapayalnız kaldı

Son günlerde Suriye'de Türkiye'yi çok yakından ilgilendirmesi gereken bölgelerde kıyametler kopuyor. İdlib'teki muhalif gruplar arasında çok şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Bu savaş Türkiye'nin desteklediği Nurettin Zengi Grubu ile eski adı Nusre Cephesi olan Heyet Tahir Şam (HTŞ) arasında yoğunlaşıyor.

Türkiye yapayalnız kaldı
08 Ocak 2019 - 10:14 - Güncelleme: 08 Ocak 2019 - 17:34
Yüzlerce ölü var. Nurettin Zengi Grubu ağır zayiatlar vererek Afrin'e çekildi. Lider kadrosundan pek çok kişi teslim oldu. Ellerindeki bölgeleri kaybettiler.

 



Nurettin Zengi'ye Türkistan İslam Partisi adlı radikal grup da destek veriyor.

 



Astana'da varılan mutabakat gereği İdlib'in güvenliğinden büyük ölçüde Türkiye sorumlu.

 



Silahtan arındırılmış bölgelerin sorumluluğu Türkiye'ye ait. İdlib'te TSK'ya ait 12 kontrol noktamız var. Ve İdlib'teki iç savaş her gün daha da derinleşerek, Türkiye'nin bölgedeki varlığını tehlikeye sokacak ve silahlı grupların Türkiye'yi hedef tahtasına koyacak bir boyut almaya doğru gidiyor. Nusra Cephesi ve destekçisi örgütler, Türkiye destekli gruplara saldırarak aslında bu mesajı veriyorlar.

 



Yani Türkiye İdlib'te çok ama çok büyük bir risk altında.

 



İdlib'teki çatışmalar, Rusya ve Suriye'yi yeniden bölgeyi bombardımana tabi tutma mecburiyetine getirebilir ve bu durumda Rusya ile Türkiye arasında yeni gerginliklere yol açabilir.

 



Rusya'nın kozu şimdiden hazır: İdlib'te güvenliği sağlayamadınız!

 



Menbiç'e girme hazırlıkları yaparken, İdlib'te bambaşka kanlı bir hesaplaşmanın içine düşmek üzereyiz.

 



Menbiç'e girme hazırlığı yaparken, IŞİD'i yok etme görevini alarak Suriye'nin 250 kilometre derinliğinde de ayrı bir savaş hazırlığı içine girmiş bulunuyoruz.

 



İdlib, Menbiç, Fırat'ın Doğusu, IŞİD…

 



Bütün dünya, Suriye'deki iç savaşın sona doğru geldiği planına göre hareket ederek, yıkılan Suriye'nin yeniden imarı için inşaat ihalelerinin hesabını yaparken bize yeni 'savaş ihaleleri' kalıyor!

 



Bir Suriye'de birçok savaş bölgesinin ortasında bulunurken bakın neler oluyor;

 



Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir, Rusya'nın tahsis ettiği uçakla Şam'a resmi ziyarette bulunuyor.

 



Birleşik Arap Emirlikleri, Şam Büyükelçiliğini yeniden açıyor.

 



Bahreyn, Suriye'deki elçilik binasını açmak için gün sayıyor.

 



Suudi Arabistan'ın bile her an Şam'da elçilik binası açabileceği konuşuluyor.

 



Tunus, 8 yıl aradan sonra Şam'a yeniden uçak kaldırmaya başlıyor.

 



8 yıl önce Esad'a diktatör diyerek Arap Birliği'nden atan Arap ülkeleri, ilk toplantılarında Suriye'yi yeniden birliğe almak için çalışmalar yapıyor.

 



Arap ülkeleri, küresel güçlerin yönlendirmesiyle Suriye ile el sıkışmaya hazırlanıyor.

 



Bize ise 'savaş' düşüyor!

 



Türkiye, dün Suudi Arabistan'dan BAE'e kadar birçok ülke ile Esad'ı devirmek için el ele hareket ediyordu. Ama şu anda tabir caizse alenen 'satılmış' durumdayız.

 



Ortadoğu çöllerinde, ayyuka çıkmış güvenli sorunlarıyla boğuşarak, yapayalnız kalmış durumdayız.

 



Bundan sonra dış politikamızı bu yalnızlığı baz alarak yeniden dizayn etmekte fayda var.

YORUMLAR

  • 0 Yorum