Uyuşturucu yalanı

Adı, Rudolf Diesel (1858-1913)… Paris doğumlu Alman/Prusyalı idi. Babasının yanında deri imalatçısı olarak çalıştı. Fransa-Prusya Savaşı çıkınca çok Alman gibi ülkelerine döndüler. Diesel, Münih Kraliyet Bavyera Politeknik Üniversitesi'nde öğrenim gördü.

Uyuşturucu yalanı
13 Ocak 2022 - 08:10 - Güncelleme: 13 Ocak 2022 - 18:33

Yıl, 1892.

Dünya onu dizel motorun mucidi olarak tanıdı.

Yıl, 1890.

İlk bitkisel -yer fıstığı yağından- biyoyakıt yaptı.

Biyoyakıt ile çalışan dizel motoru 1900 yılında Paris Dünya Fuarı'nda sergiledi. Ancak, petrolün revaçta olması sebebiyle ilgi görmedi.

Diesel yılmadı. 29 Eylül 1913'te İngiltere'ye gitmek için SS Dresden vapuruna bindi. İngiliz denizaltılarına dizel motorla güç sağlama olasılığını görüşmek için Consolidated Diesel Manufacturing Ltd. şirketi yöneticileriyle Londra'da buluşacaktı.

30 Eylül sabahı Harwich limanına yanaşan gemiden inenler arasında yoktu! Oysa: 29 Eylül gecesi saat 22.00'de kamarasına çekildi; mürettebata sabah 06.15'te uyandırılmak istediğini söyledi.

Ortadan kayboldu. Kamarası boştu. Yatağı bozulmamıştı.

Manş Denizi'ne atlayıp intihar ettiği kayda geçirildi!

Bir iddiaya göre; Diesel'in biyodizel çalışmaları, dev petrol şirketlerin işine gelmiyordu, gemiden atılarak öldürülmüştü!

CEM ÖZDEMİR

Cem Özdemir…

Türk Alman vatandaşı.

Ekolojist/ çevre bilimci.

Yeşiller/ Die Grünen partisinde siyaset yapıyor…

Yeni hükümetin çiçeği burnunda Gıda ve Tarım Bakanı.

Önceki gün kenevire destek çıkması gündem oldu.

Aslında geçen temmuzda Almanya üç şirkete kenevir üretim izni verdi. “Ama” diye şart koştu; tıbbi amaçlı satışı yapılacak…

Parantez açayım:

Kenevir denince akla salt “uyuşturucu” geliyor. Hatırlarsınız:

ALS hastalığına dikkat çekmek için bir dönem insanlar üzerlerine kovayla buzlu su döküp sosyal medyada paylaştı. Cem Özdemir de bunu yapıp, videosunu yayınladı. Ancak görüntüde balkonundaki saksı içinde kenevir yetiştirdiği ortaya çıktı! Hakkında uyuşturucu soruşturması açıldı…

Sahi… “Kenevir” denince neden sadece uyuşturucu/marihuana anlaşılıyor? Oysa:

Kenevir, “cannabaceae” familyasından tek yıllık bitki ve üç farklı türü var:

Cannabis Indica…  C.Sativa…  C. Ruderalis…

Uyuşturucu olan C. Sativa sadece…

Çok faydalı türü ise C. Indica… Bu kenevir oldukça etkili besin ve sağlık kaynağı. Yararlarını yazmak bu köşeyi aşar. (İlgilenenler “Saklı Seçilmişler” kitabıma bakabilir.)

VOLKSWAGEN CEZASI

Plastik ürünlerin tamamı kenevirden üretilebilir, ki kenevir plastiğinin doğaya dönüşmesi oldukça kolay. Kenevir çevre dostu; mesela, kenevirle yapılan kozmetik ürünlerin suyu kirletmemesi gibi… Kenevirin bir dönüm büyüklüğündeki ekim alanı, 25 dönüm orman arazisinin ürettiği kadar oksijen üretebiliyor.

Tekstilde kullanılabilir. (İlk kot pantolonun kenevirden yapıldığını bilir misiniz; kanvas!)

Binaların yalıtımı için kullanılabilir; dayanıklı, ucuz ve esnek.

Bir arabanın gövdesi kenevirden yapılırsa, dayanıklılığı çelikten tam on kat fazla.

Kenevirle beslenen hayvanlar, hormon takviyesine ihtiyaç duymaz

Kuşkusuz biyoyakıt olarak kullanılabilir. (Bir araştırmaya göre, Türkiye'de tarım alanlarının sadece yüzde 15'ine kenevir ekersek, yılda 31,5 milyon ton biyodizel üretebiliyoruz.)

“Bu bitkiden nasıl yararlanılmaz” sorunuzu duyar gibiyim.

Rockefeller gibi petrolcüler…

Dupont gibi plastik/petrokimya tröstleri…

Andrew Mellon gibi alüminyum devleri…

Hearst gibi medya patronları…

El ele verdiler; ABD'de 1937'de çıkarılan Marihuana Vergi Yasası ile kenevirin ekimi yasaklandı. “Narkotik büro”/FBNDD oluşturuldu ve başına Mellon'un bacanağı Harry Anslinger'i getirildi! Ardından ABD baskısıyla dünyada kenevir “ölüm bitkisi” ilan edildi! Vs.

Bugüne dönersek:

Almanya, kenevire sadece ilaç sanayi için mi izin verdi? Arkası gelmeyecek mi?

Petrol yakıtlarının çevre kirliliği yarattığı, iklim değişikliğine yol açtığı sır değil.

Ama… Hatırlayınız:

ABD bastırmasıyla Alman otomobil devi Volkswagen'e dizel emisyonu sebebiyle tarihi para cezası kesildi. Yaklaşık 6 milyar dolar!

Dünya, tıpkı Birinci ve İkinci Dünya savaşı öncesi gibi sert paylaşım rekabetine girdi.

Keneviri salt uyuşturucu bağlamında değerlendirmek petrol kozunu elinde silah gibi tutan emperyalizmin dayatmasıdır.

Biliniz ki:

Buna karşı çıkanları ya “komplocu” deyip etkisiz kılmaya çalışırlar ya da Rudolf Diesel gibi ortadan kaldırırlar!

Petrolün yerini alacağı söylenen “su yakıtlı pil” mucidi Stanley Meyer'in de 1998'de bir lokantada zehirlenerek öldürüldüğünü anımsatırım…

Soner Yalçın

Odatv.com

YORUMLAR

  • 0 Yorum