Üç Bacaklı Adam Frank Lentini'nin İnanılmaz Hikayesi..

Üç bacaklı adam olarak tanınan Frank Lentini 1889’da İtalya’da doğdu. İkiz bir erkek kardeşi olabilirdi ama bir şeyler ters gitti ve ikizinin vücudu Frank’ın omuriliği ile kaynaştı. Sonunda 3 bacakla doğdu. ‘Üç Ayaklı Adam” olarak tanınırken, Frank aslında üçüncü ayağından çıkmış küçük, yanlış biçimlendirilmiş ikincil bir ayak olarak dört ayağa sahipti. Böylece toplamda üç bacağı, dört ayağı, on altı ayak parmağı ve iki erkek genital organı vardı. Dahası, hayatını daha da karmaşıklaştırmak için Frank’ın tüm bacakları farklı uzunluklardaydı. İşte üç bacaklı adam olarak tanınan Frank Lentini’nin inanılmaz hikayesi…(Bazı kaynaklarda Francesco A. Lentini olarak geçiyor)
Frank’ın 7 kız ve 4 erkek kardeşi vardı ama hepsi normal görünüyordu. Ailenin 5. çocuğu olarak dünyaya geldi. Doğumunda ebe çocuğu görünce, önce yatağın altındaki kamış sepetine sakladı ancak çığlıklarını bastıramadı. Annesi bebeği görünce ebenin neden çığlık attığını anladı. Eve dönen baba ise 3 bacaklı çocuğunu Tanrı’nın iradesi olarak gördü.
Küçük Frank üç bacağı ile doğdu, ama batıl inançlı köy için bu bir ceza olarak kabul edildi. Doktorlar, omurgalarına yakınlıkları nedeniyle, fazlalıkların çıkarılmalarının felce neden olabileceğini söylüyorlardı. Çocukken Frank ekstra uzuvlarından ve uzantılarından nefret ediyordu. Ancak Frank zaman içerisinde vücuduna uyum sağlamayı öğrendi.
Frank Lentini’nin çocukluğu
Annesi özel pantolon dikiyordu ve ayakkabıcıya özel olarak üç ayakkabı sipariş veriyordu. 6 yaşına kadar üçüncü bacağı uzadı ancak sonrasında uzaması durdu. Üçüncü bacağını gövdesinin yanına getirerek oturmayı ve uyumayı öğrendi. Üçüncü bacağını diğer ikisi uzarken bir süre sonra uzamadığı için, yürürken kullanamıyordu ve diğer bacağına bağlamaya başladı.
İleri yaşlarda kendisi bu konu hakkında şöyle söylüyordu: “Altı yaşıma kadar üçüncü bacağım uzuyordu ve böylece onunla yere basmam mümkün oluyordu, ancak asla yürüyüş amacıyla kullanamadım, ama sonrasında diğer bacaklarım üçüncü bacağımı geçtiler ve şimdiki gibi garip bir görünüm oluştu. Şu anda üçüncü bacağımın, üzerinde durduğum iki bacağımdan altı ve yedi inç daha kısa olduğunu fark edeceksiniz. Üstelik, bacaklarımın hiçbirinin birbirine benzemediğini fark edeceksiniz – henüz bir çiftim yok”
Yaşadıkları bölgenin çocuğa olan tepkileri ve uğursuz kabul etmeleri nedeniyle Frank’ın ebeveynleri, bir süre sonra ona bakamayacaklarını anladılar ve bakması için teyzesine gönderdiler. Teyzesi bir süre Frank’a baktıktan sonra onu engelli çocukların olduğu bir yetimhaneye gönderdi.
Engelli çocukların bulunduğu yetimhanede ilk başlarda Frank, dünyanın en mutsuz çocuğu olduğunu düşünüyordu. Ancak duyamayan, konuşamayan veya zihinsel olarak yetersiz olan çocukları gördüğünde, sorununun o kadar da ciddi olmadığını fark etti. Dünyaya farklı gözlerle ve umutla bakmaya başlamasına sebep olan yetimhane için, “ana motivasyonum olan bir deneyim“ olarak bahsediyordu.
Azimle vücudunu kullanmayı öğrenmeye karar verdi. Bisiklete binmeyi, ip atlamayı, buz pateni yapmayı ve futbol oynamayı öğrendi. Ve 8 yaşında ailesi ile birlikte, büyüdüğü ve bir sirk sanatçısı olacağı ABD’ye gitti.
Yıllar içerisinde üç bacaklı olmayı bir avantaja dönüştürdü ve sirklerde çalışmaya başladı. ABD’de 3 bacaklı adamın şovları çok popülerdi. Yoğun zekası ve espri anlayışı ile kalabalığı büyülüyordu. Olağan dışı çevikliğiyle seyircileri etkisi altına alıyordu. Üçüncü bacağı üzerinde inanılmaz bir kontrolü vardı. Kısa zamanda büyük bir üne kavuştu, sirkle beraber şehir şehir turnelere çıkı ve gittikleri yerlerde insanlar bu üç bacaklı adam ve şovunu merak ederek izlemeye geliyorlardı. Frank, akranları arasında o kadar saygı görüyordu ki, genellikle ‘Kral’ olarak adlandırılıyordu.
Frank bu ününü, insanların sorunlarıyla başa çıkmalarına yardımcı olmak için kullanmaya karar verdi. Şovlarında sattığı bir otobiyografi yazdı. Kitapta, problemiyle nasıl başa çıkmayı öğrendiğini anlattı. Fazla olan uzuvlarından dolayı rahatsız olup olmadığını sorduklarında ise şöyle söylüyordu: “Hayır, uzvum beni en azından rahatsız etmiyor. Normal bir insanla aynı kolaylıkla yürüyorum, koşuyorum, zıplıyorum, bisiklete biniyorum, ata biniyorum, buz pateni yapıyorum ve kendi arabamı sürüyorum. Yüzebilirim hatta yüzerken diğerlerine göre bir avantajım var, üçüncü bacağımı dümen olarak kullanıyorum.”
Ayakkabı ile ilgili sorular karşısında esprili bir cevapla “2 çift ayakkabı alıyorum ve artan ayakkabıyı tek ayaklı bir arkadaşıma vereceğimi söylüyordum” diyordu.
Üç bacaklı adam Frank Lentini
Frank yaşadığı bu soruna neyin yol açabileceğini anlamaya çalıştı ve araştırmalar sonucunda elde ettiği bulgularını kadınlarla paylaşarak, hamilelik sırasında ne yapmamaları gerektiği üzerine konuşmalar yaptı.
Neden böyle olduğu sorulduğunda ise; ” … annem iki çocuk doğurmadı. Bir çocuk da değil, birden fazla, ancak iki değil” şeklinde cevap veriyordu.
30 yaşında, Frank ABD vatandaşı oldu ve Theresa Murrey ile evlendi. 4 sağlıklı çocuğu ve torunları oldu.
Frank Lentini, eşi ve çocukları
28 yıl sonra Theresa’dan ayrıldı ve ölümüne kadar birlikte yaşadığı Helen Shupe ile yeni bir hayata başladılar. Frank, 21 Eylül 1966’da 77 yaşındayken öldü. Tüm hayatı boyunca şov yapmaya devam etti.
“Engelleriniz ne olursa olsun asla vazgeçmeyin, mutlaka bir çıkış yolu bulursunuz” dedirtiyor insana değil mi?