Spor Toto Süper Lig'in 31. haftasında Beşiktaş ile Fenerbahçe karşı karşıya geldi.İlk yarıda klasik orta saha mücadelesi şeklinde geçen müsabaka zaman zaman aman kaybetmeyelim ama kazanmamızda lazım görüntüsü çizen iki takımın kontrollü oyununa sahne olurken ekran başındakilerin hırslı ve mücadeleci bir oyun izlemesine neden oldu.İlk yarının istatistiklerine baktığımızda da topa sahip olma oranında %63’e %37 üstünlük yakalayan Beşiktaş olmasına rağmen Beşiktaş’ın 5 şutuna Fenerbahçe 6 şutla karşılık verirken,rakip ceza sahasında 9 kez topla buluşan ev sahibine karşılık 11 kez topla buluşan ve maçın ilk tehlikeli atağını 14. Dk’ da Osayi-Samuel ile yakalayan sarı-lacivertli takım sanki topu rakibe bırakıp kontrollü oyunla gol yemeden öne geçmenin planlarını yapıyor derken ikinci yarının başında bir Vida klasiğiyle beklemediği anda geriye düştü. 48.’da Vida'nın golüyle öne geçen siyah beyazlılar 89.’da Ozan Tufan'ın golüne engel olamayınca zirveyi yakından ilgilendiren ve son dakikaları büyük bir heyecana sahne olan derbi 1-1 eşitlikle sona erdi.
MAÇIN İSTATİKSEL ANALİZİ;
BJK FB
- Toplam Şut : 14 13
- İsabetli Şut : 7 4
- Topla Oynama : %57 %43
- Pas Sayısı : 492 365
- Pas İsabeti : %83 %73
- Faul : 17 20
- Sarı Kart : 2 5
- Kırmızı Kart : 0 0
- Ofsayt : 0 0
- Korner : 3 7
MAÇIN HAKEM ANALİZİ ;
FIFA Kokartlı Halil Umut Meler, bu MHK döneminde Cüneyt Çakır” dan sonra derbiler için aklına gelen ilk isim olmaya başladı..Kendisini altliglerde görev yaptığı 2012-2013 yılından itibaren ön plana çıkartan aşırı soğukkanlılığı zaman zaman insanı çıldırtacak noktaya getirse de bunun yanına zamanla şişirdigi özgüvenli duruşunu da eklediğimizde stresli ve heyecanı yüksek derbi maçlarında tabir-i caizse sanki havayı yumuşatan ve rahatlatan hiç sinirlenmeyen herkese derin nefes aldırıp sonra verdiren yoga terapistleri gibi diyebiliriz.Maçın başından itibaren iyi niyetli ve oynama isteği olan oyuncuların kıran kırana mücadelelerinde zaman zaman yanlış kararlar veren Meler, her zaman ki vurdum duymazlığa kaçacak noktada aşırı rahat görüntüsüyle yanlış kararlar verse de majör diyebileceğimiz oyunun sonucuna etki eden bir hata yapmadı.Ama henüz 2. dk.'da Adem Ljajic' e yapılan Serdar Aziz' in NET faulünü devam ettirdi,9. dk.' da Aboubakar'ın Serdar Aziz'e NET SARI KART olan dirseği ve yine 23. dk.' da Ghezzal' ın taç çizgisine yakın noktada Caner Erkin' e yüze yapılan dirsek kol karışımı müdahalesi NET SARI KART olmasına rağmen es geçti.Eyyyy Meler kardeşim; adama sormazlar mı o zaman Ankaragücü maçında GS'lı Mostafa Muhammed' e neden kırmızı kart çıkardın diye....İşte bu yüzden Türkiye' de spor komuoyu takımlar,taraftarlar isyanda ve her hafta Türk Hakemlerine olan güvensizliklerini bağıra bağıra basın bildirileri ile duyuruyorlar.Çünkü eğer birbirinin kopyası pozisyonlarda bırakın farklı hakemi aynı isim aynı kişi eğer farklı karar veriyorsa taraflarında aklına kötü düşünceler ve art niyetli yaklaşım geliyor.Lakin bırak farklı maçlarda farklı kararları aynı maçın içinde 30.' da Samatha' nın Vida' ya yaptığı yüze müdahaleyi SARI KART verip diğer 2 pozisyonda vermemek STANDART YÖNETİM GÖSTEREMEMEKTİR.Yine 58. dk.' da Serdar Aziz' in orta sahadaki yaptığı faulde aceleyle düdük çalıp yüzde 100 gollük bir pozisyon doğacak olan avantajı SARI KART göstermek için kesmek UEFA ve FIFA' nın modern hakemlik anlayışına hiç uymadı.Son olarak 93.'da Ghezzal' a verdiği SARI KART' da yanlıştı, Beşiktaş' ın en önemli oyuncularından birini yanlış kartla haftaya cezalı duruma düşürdü.
Maçın Taktiksel Yaklaşımı açısından tansiyonu yükseltmemek adına bir hakem NET DİSİPLİN CEZALARINI görmezden gelemez.Tansiyonu çok düşürmek istiyorsan her zaman doğru karar vererek pozisyonlara yakın olarak futbolu en az hakem kadar bilen ve aynı zamanda oynayan futbolcuların doğal saygısını kazanmaya çalışırsan bundan sonra daha rahat edersin MELER.........
YORUMLAR