GÜNÜN YAZISI

GÜNÜN YAZISI

[email protected]

Dev medya grubu 'cinsel taciz' iddiasıyla çalkalanıyor!

02 Kasım 2025 - 10:39

Ahlâkî erozyon, yalnızca bireylerin değil, toplumların da vicdanını bir sis perdesi ardında susturmuş durumda. Özellikle medya dünyasında bu erozyon, görünmez bir karanlık gibi sinsice büyümekte…

  EKRAN KEDİSİ[email protected]
 

Ahlâk, insanın varoluş yolculuğunda iyilik ve kötülük arasında yaptığı bilinçli seçimlerle şekillenen bir iç pusuladır. Ancak modern dünyanın karmaşasında, bu pusulanın yönünü kaybettiği izlenimi giderek güçleniyor. Ahlâkî erozyon, yalnızca bireylerin değil, toplumların da vicdanını bir sis perdesi ardında susturmuş durumda. Özellikle medya dünyasında bu erozyon, görünmez bir karanlık gibi sinsice büyümekte.

Dev medya grubu ‘cinsel taciz’ iddiasıyla çalkalanıyor! - Resim : 1

Ve şimdi, bu karanlığın içinden bir gerçeği dile getirme yani ağzımdaki baklayı çıkartma zamanı...

Değerli okurlarson aylarda çalkantılı günler yaşayan ve kayyum yönetimindeki dev medya grubunda dilden dile dolaşan bir iddia, ahlâkî değerlerin ne denli uçurumun kıyısına sürüklendiğini gözler önüne seriyor.

Söylenenlere göre, yaşını başını almış bir üst düzey yönetici, genç bir kadın çalışana (henüz 23 yaşında) cinsel tacizde bulunmuş ve mesele kayyum heyetinin masasına taşınmış. Daha da acı olan ise, bu yöneticinin geçmişte de benzer iddialarla gündeme gelmiş olması ve her defasında bu iddiaların üzerinin örtülmüş olması. Görünen o ki, yaptığı ahlaksızlıklar yanına kâr kalmış.

Toplumun her katmanında kendini gösteren yozlaşma, ahlâkî değerleri dipsiz bir kuyuya çekiyor. Medya dünyamızda işlenen ‘ruhsal cinayetlerin’ adeta sıradanlaştığı bu dönemde, ne yazık ki temiz ellerin dokunuşu hissedilmiyor!

Kim bilir, belki de bu karanlığı aydınlatacak olan temizliği kayyum heyeti gerçekleştirebilir.

Unutmayalım ki"Ahlâk, insan ruhunun vicdanla yaptığı sessiz bir antlaşmadır; bozulduğunda ise yalnızca birey değil, tüm bir toplum karanlığa mahkûm olur."

Dev medya grubu ‘cinsel taciz’ iddiasıyla çalkalanıyor! - Resim : 2

TELE 1 ve Uğur Dündar'a Dair Bir Sitem...

Kıymetli dostlar, TELE 1’in Genel Yayın Yönetmeni, gazeteci Merdan Yanardağ hakkında "casusluk" suçlamasıyla bir soruşturma başlatıldıktan sonra, kurucusu olduğu kanala kayyum atanmıştı. Bu kayyum ataması, pek çok çevre tarafından bir "sansür girişimi" olarak yorumlandı. Kanalın yönetimine Yeni Şafak yazarlığı da yapmış kıdemli kayyum İbrahim Paşalı’nın getirilmesi ise kamuoyunda geniş yankı uyandırmış, özellikle sosyal medyada ciddi tepkilere neden olmuştu.

Bu tepkilerin en çarpıcılarından biri de, TELE 1 programcılarından gazeteci İnan Demirel’in sözlerinde yankı buldu. İnan Demirel, katıldığı bir YouTube yayınında, SÖZCÜ TV ve usta gazeteci Uğur Dündar’a sitemde bulunuyordu.

Demirel"SÖZCÜ TV, TELE 1’e kayyum atandığı gece bu önemli meseleye haber bülteninde yalnızca üç dakika ayırdı. Uğur Dündar ise programında konuklarına bu meseleyi açmadı bile. Ancak Cemal Enginyurt, konu kendisine sorulmayınca dahi TELE 1’i savunma gereği duydu ve bahsetti. Sanırım bir mecburiyet hissetti. Ama SÖZCÜ TV gece boyunca bu konuya hiç değinmedi. TELE 1’e sahip çıkılmadı," diyerek kırgınlığını dile getiriyordu.

Ve işte burada bir hakikati hatırlatmak gerek: "Sessiz kalmak bazen en büyük çığlıktır; ama o sessizlik, hakikatin yanında durmuyorsa sadece boş bir yankıya dönüşür."

Dev medya grubu ‘cinsel taciz’ iddiasıyla çalkalanıyor! - Resim : 3

CNN Türk’te Üşümezsoy’un İsyanı…

CNN Türk ekranlarında deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’un sabrını taşıran o anlar, medyanın iletişim ve diyalog sanatını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu. Haber programı adı altında sergilenen bu mizansenler, zaman zaman bilgi paylaşımından ziyade birer eğlence unsuru olarak karşımıza çıkıyor.

Sunucuların ve her şeyi bilen "uzmanların" neşeli ve umursamaz tavırları, yayına davet ettikleri konukları dinlemek yerine kendi egolarını tatmin ettikleri bir gösteriye dönüşüyor. Bu durum, izleyenlerin aklında derin bir hayal kırıklığı bırakıyor.

Bu durumun son örneği, Sındırgı’da meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremi yorumlamak üzere CNN Türk canlı yayınına katılan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’un isyanı tam anlamıyla ibretlikti…

Gazeteci Serkan Fıçıcı’nın, yerinde olmayan ve konunun özüyle bağdaşmayan soruları karşısında Üşümezsoy’un, “Yahu tamam be! Burada hiç olmasan daha iyi. Dakikamı alıyorsun.” sözleriyle dile getirdiği tepki, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Tartışmayı yumuşatmaya çalışan sunucu Göksu Öngören Özgür’ün araya girmesi ve ardından gelen reklam arası, olayın daha fazla büyümesini önledi.

Elbette gazetecilik, soru sorma sanatıdır; ancak bu sanat, doğru zamanda doğru soruları sormayı, karşınızdaki kişiyi dinlemeyi ve ona alan tanımayı gerektirir. Konuğun sözünü keserek ya da anlatımın akışını bozan müdahalelerle yapılan bir yayın, ne izleyiciyi tatmin eder ne de mesleki bir başarı olarak kabul edilebilir.

Umarız ki bu olay, CNN Türk programcılarına bir ders niteliğinde olur.

Ne yazık ki ifade etmeliyim ki, bu yayıncılık anlayışı, CNN Türk’te adeta kurumsal bir kimlik haline gelmiş durumda. Ne yazık ki, onların kitabında ders çıkarmak gibi bir kavram kendine yer bulamıyor.

İletişim, iki ruhun birbirine dokunduğu yerdir; lakin sözler yalnızca yankıdan ibaretse, o dokunuş asla gerçekleşmez.

Ve sizlere vedayı şu sözlerle yapmak istiyorum;

Ahlâkî çöküşün pençesine düşen medya dünyası, toplumun vicdanını şekillendiren en önemli araçlardan biri olmasına rağmen kendi vicdanını yitirmiş görünüyor. Belki de bu yozlaşmayı durduracak olan şey; bireylerin ve kurumların ahlâkî değerlerine sıkıca sarılmasıdır. Ancak unutulmamalıdır ki, temiz eller bu karanlık koridorlara dokunmadıkça, bu çöküş daha da derinleşecektir.

Kalın sağlıcakla…

‘Ekran Kedisi’ne ulaşmak için: [email protected]

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Son Yazılar