Mustafa ÖZBEY

Mustafa ÖZBEY

[email protected]

Sadaka ve sadakat

28 Ocak 2024 - 20:13

Çağımızın adı, gerçek ötesi çağ…
Yani yalan dünya.
Bu yalan dünyada zafere giden tek argüman yaratılan algı.
Bir gecede 700 ürüne zam gelmiş. Yurttaş markete gitmiş, lanet okuyor, “Açız, sana bir daha oy verirsem ellerim kırılsın” diyor.
Sonra eve geliyor. Televizyon açık. Son dakikalar yanıp sönüyor. Ekranda Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘maaşa zam müjdesi’ veriyor. Seviniyor, rahatlıyor. Halbuki o zamlı maaş yatmadan mislini az önce markette bırakmış zaten.
Kendi seçmenine yardım paketlerini de açmış.
“Çok şükür” diyor. Öbürleri olsa bunu da vermez!
20 yılda Türkiye en çok şükretmeyi öğrendi. Şükretmek iyidir ama bir yoksul tesellisiyse hakkından uzak kalmana da sebeptir. Şükretmek, gerçeği görmemek demek değildir. Şükür Allah’a yapılır zaten, iktidara değil.
İktidarın görevi senin verdiğin vergilerle sana iyi bir hayat sunmaktır.
Bunu unutuyoruz. Bunu unutmamak için iyi bir yurttaşlık bilgisi eğitimi almamız gerekiyor. Ama heyhat… Sadaka kültürüne hapsedilmiş bir milletin yurttaşlık bilgisi almasını hangi iktidar ister ki?
Bakın önümüzdeki hafta Türkiye’yi sarsan 6 Şubat depremlerinin birinci yılı.
Az önce televizyonda izledim. Hiçbir şey düzelmemiş. İnsanlar konteynırlarda, çadırlarda kalmaya devam ediyor.
Yokluk var, yoksulluk var.
Ama baktığınızda genel seçimde AKP’ye gitti oylar.
Kader denildi çünkü.
Kader denilince bizim ülkede akan sular durur.
Kader diye bir şey vardır, ama insanın kendi kaderinde de payı vardır.
Emeklisi yoksul.
Depremzedesi yoksun.
Doktoru, mühendisi yolcu.
Gazetecisi mahpus.
Öğrencisi okuduğunu anlamıyor.
Üniversitesi özgür değil.
Dolandırıcısı şanslı.
Şiddeti tavan yapmış bir ülkenin en büyük eksiğidir yurttaşlık bilgisi.
Bu aynı zamanda geleceksizlik demektir.
MUSTAFA ÖZBEY
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum