Yılmaz Özdil 87 senelik öykü

Mustafa Fehmi… Ocağına incir ağacı dikilen, doğup büyüdüğü yuvasını mecburen terkedip, Girit'ten İzmir'e göçeden bir ailenin oğluydu.

Yılmaz Özdil 87 senelik öykü
04 Temmuz 2017 - 10:14
Bugünkü Dokuz Eylül Üniversitesi eğitim fakültesinin nüvesini oluşturan İzmir Erkek Öğretmen Okulu'na gitti, Cumhuriyet'in ilk öğretmenlerinden oldu. Nasıl bir devrimci ruh taşıdığını göstermesi açısından yazıyorum… Soyadı Kanunu çıkmadan tee altı sene evvel, henüz öğrenciyken, Kubilay soyadını almıştı. İzmir Menemen'de asteğmen olarak vatani görevini yapıyordu.

*

Sarıklı cübbeli müritleriyle Manisa'dan gelen Derviş Mehmet, camide sabah namazı kılan ahaliyi kışkırttı, yakalarına yapışarak “din elden gidiyor, imanımızı kurtarmaya geldik, ne duruyorsunuz” diye bağırdı, minareden havaya ateş açarak galeyena getirdi, cahil cühelayı peşine takarak, yeşil bayrakla hükümet konağına yürümeye başladı. Kendisine katılmayanlara tehditler savuruyordu, yeşil bayrak altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceğini söylüyordu. Hükümet meydanında zikir çekmeye başladılar. Kubilay geldi, karşılarına dikildi. Tabancayla ateş ettiler. Sağ koltuk altından vuruldu, üç beş adım atabildi, cami avlusunda dizlerinin üstüne yığıldı. 25 santimlik testere ağızlı bağ bıçağıyla kafasını gövdesinden ayırdılar, saçlarından tutarak taşa vurdular, sırığın ucuna takıp dolaştırdılar, “Cumhuriyet bitmiştir, işte kafirlerin sonu” diye bağırarak, alkışlayarak, sevinç çığlıkları attılar. Müdahale etmeye çalışan kahraman bekçilerimiz Hasan ve Şevki'yi de oracıkta şehit ettiler.

*

Devamını Oku 

YORUMLAR

  • 0 Yorum