Libya'da köle pazarı

Birleşmiş Milletler’in (BM) çabalarıyla Fas’ın Suheyrat şehrinde yapılan görüşmelerin ardından ülkede üç ayrı yönetim ortaya çıktı. Görüşmelerde, Muhammed Süveyhli’nin başkanlığını yürüttüğü Devlet Yüksek Konseyi, Trablus’ta Fayiz es-Serrac liderliğindeki Ulusal Mutabakat Hükümeti ile başkanlığını Akile Salih’in üstlendiği Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi’nin meşruiyeti kabul edildi. Ayrıca Halife Guveyl liderliğindeki Ulusal Kurtuluş Hükümeti Devlet Yüksek Konseyi’ne bağlılığıyla Trablus’ta yönetimde söz sahibi olmaya çalışıyor.  Yani her an 4 başlı bir yönetim söz konusu olabilir. Ve sonuç: Kaos içinde yüzen Libya’da bugün, ülkeye demokrasi ve özgürlük getirecek olan BOP müttefikleri sayesinde, köle pazarları kurulmaya başlandı. Ülkenin 7 ayrı noktasında kurulan köle pazarlarında Afrika’nın fakir ülkelerinden Avrupa’ya gitmek üzere Libya’ya gelen göçmenler, burada kurulan köle pazarlarında 300-400 dolardan satışa sunuluyor. Köleleri satanlar, satışa sundukları iri yarı Afrikalı gençleri “Sağlam yapılı, sağlıklı, çiftlik işlerinde güzel çalışır” diye süslü püslü cümlelerle pazarlıyorlar. Bugünün Libya’sı Batının özgürlük getirme yalanı sayesinde köle pazarlarının kurulduğu bir ülke haline geldi. Bugün kaos ve iç savaşla boğuşan ve köle pazarlarının kurulduğu Libya’da Kaddafi döneminde hayat nasıldı bilir misiniz? Anlatayım: Öğrenciler yaptıkları tahsile göre devletten para alırlardı. Vatandaşa sıfır faizle kredi verilirdi. İşsizler, iş bulana kadar devletten tam maaş alırdı. Ülkede otomobiller maliyet fiyatına satılırdı. Tahsil için yurt dışına gidenlere 2500 Euro harçlık, barınma ve araç yardımı yapılırdı. Libya’nın hiçbir devlete tek sent borcu yoktu. Eğitim, tahsil ve sağlık hizmetleri tüm yurttaşlar ücretsizdi. İşte böyle bir ülke, demokrasi, özgürlük ve refah gelecek bahanesiyle Türkiye’nin de desteği ile haftalarca bombalandı. Kaddafi devrildi ve vahşice öldürüldü. Şimdi ise Libya, açlığın ve sefaletin kol gezdiği, her tarafta köle pazarlarının kurulduğu bir ülke haline geldi. Libya’yı bu hale getirenler hangi malikânelerde otururlarsa otursunlar bu mazlum ve masum kölelerin mağduriyetinin vebali onların omuzlarındadır.







YENİ MESAJ GAZETESİ