Habertürk spikerinin istifasının perde arkası!

Kahramanlığa soyundu ama hamisi AK Partili çıktı Medyaradar'ın gizemli yazarı Keskin Kalem yine medya dünyasında ses getirecek bir yazıya imza attı.

Habertürk spikerinin istifasının perde arkası!
19 Eylül 2023 - 19:23 - Güncelleme: 20 Eylül 2023 - 10:12

Yoldaşlarım başlıkları eminim heyecanla okudunuz.
Merak ettiniz.
Amma içinizden ‘yahu bre Keskin bu meseleyi bu kadar köpürtmeye ne gerek var?’ da dediniz.
Duyar gibiyim.

Baştan bilmeyenler için meselenin ne olduğunu söyleyeyim.
Sonra köpürtme nedenlerine geçeyim.
Malumunuz sırdaşlarım, geçtiğimiz hafta Habertürk TV’den bir spiker olaylı şekilde istifa etti.
Afşin Yurdakul, mesleği bıraktığını açıkladı, Habertürk TV’den ayrılırken ekrandan veda konuşması yaptı.
Şunları dedi: “Bu meslek büyük bir kıskaçta, demokrasi olmadan, hukukun üstünlüğü olmadan, ifade özgürlüğü el üstünde tutulmadan nefes alamaz. Nefes aldırmak hepimizin görevi.”

Tabii manzara böyle olunca bazı haber siteleri bir 'kahramanlık destanı' yazmaya başladı.
Genç bir kadın gazeteci, ekrandan adeta 'Ülkede demokrasi yok' diye posta koyarak istifa ediyordu.
Güzel hikayeydi.
Peki işin aslı öyle miydi?

Değildi.
Bir kere kimse şu soruları sormamıştı: Yahu madem çok kıskaç altındaydın, Habertürk’te onca sene nasıl çalıştın?
Neye itiraz ettin? Kovuldun mu? Soruşturma mı açıldı?
Ya da haberlerinle sistemi mi sorguladın?
Büyük habercilik yaparak şikayet ettiğin sistemi temelinden mi sarstın?
HİÇBİRİ.
Üstelik şimdiki eşini de defalarca kendi programlarına çıkararak Habertürk’ün ekran gücünü kullanmışken…

Tabii bu soruları akıllarına getirenlerin şüphelerini teyit edecek açıklama Habertürk’ten geldi. Yurdakul’un özel hayatının tüm detaylarını ortaya döken garip bir açıklamaydı bu:

‘’Şikago Üniversitesi öğretim üyesi Profesör Ufuk Akçiğit ile geçtiğimiz hafta İBB’ye ait Beyaz Köşk’te yapılan nikah töreni ile evlenen Habertürk Tv spikeri Afşin Yurdakul eşiyle birlikte yaşayacağı ABD’ye yerleşeceği için Habertürk’e veda etti. Nikahını İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kıydığı çiftin nikah şahitliğini ise Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Osman Cevdet Akçay, Ciner Medya Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Tekdağ ve Profesör Daron Acemoğlu yapmıştı. Törene aile üyeleri de katılmıştı. Habertürk olarak, sevgili çalışma arkadaşımız Afşin Yurdakul’a kurumumuzdaki değerli çalışmaları için teşekkür eder, değerli eşiyle birlikte yeni yaşamlarında ömür boyu mutluluklar dileriz.’’

Şimdiiiii bu sert açıklamanın perde arkasında ne yaşandı?
Keskin kulaklarıma gelen bilgilere göre, Yurdakul’un giderayak yapmaya çalıştığı kahramanlık girişimi, patron katını çok rahatsız etmiş.
Öyle ki nikah şahitleri arasında yer alan Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Tekdağ küplere binmiş.
Ve yukarıdaki açıklamanın yapılmasını istemiş.
Açıklamanın meali şu: Biz kendisini yıllarca çalıştırdık, bizimle hiçbir sorunu da yoktu. Ancak evlendi, mesleği bıraktı, ABD’ye yerleşiyor. Ama giderayak gündem olmak istedi, ekranı kullandı. Biz de büyük özenle gizlediği düğününün tüm detaylarını ifşaladık.

HANGİ AK PARTİLİ YILLARCA DESTEKLEDİ?

Habertürk’ün patron katından gelen en ilginç bilgilerden biriyse şu: Yurdakul’un Habertürk’teki ekran serüveninin başlamasına aslında çok üst düzey bir AK Partili ismin vesile olması. Öyle ki Yurdakul ne zaman başı sıkışsa özel münasebet geliştirdiği bu AK Partili ismin imdadına yetiştiği Habertürk koridorlarında uzun süredir konuşuluyor. Vallahi düşünmeden edemiyorum, bu AK Partili, şu yaşananları eminim yakından takip ediyordur ve aklından ne geçiriyordur?

Habertürk’ün patron katından sızan bir diğer bilgi ise, Yurdakul’un eşinin muhalif çevrelere yakın olması (ki bu zaten Habertürk açıklamasında sık sık vurgulanmış) ve ABD’de kendisinin danışmanlık işlerinde çalışmayı planlaması.

Vallahi burada Keskin Kalem’in milliyetçilik damarı tuttu, çünkü biliyorsunuz yurtdışında iş bulmanın kapısı biraz da Türkiye’yi kötülemekten geçiyor.

Neyse sırdaşlar uzattım. Çünkü bu mesele ilk bakışta basit görünse de, medyamızın düştüğü sefalet ve ikiyüzlülük halini ortaya dökmesi nedeniyle bir turnusol kağıdı işlevi görüyor.

Siz yıllarca etliye sütlüye dokunmadan bülten sunun.
Çalıştığınız ekrana, şimdiki eşiniz, eski sevgilinizi defalarca konuk alın.
Giderayak ekranı bir kahramanlık hikayesi yaratmak için kullanın.
Çalıştığınız yer öfkesinden sizin tüm özelinizi ifşalasın…
Bunlar işin önemsiz kısımları.

Önemli kısmı şu: Ülke tarihinde o kadar bedel ödemiş gazeteci var.
İşinden, ekmeğinden olan…
Hapse giren…
Öldürülen…
Bu cüret, onlara haksızlık değil mi?

Kariyerin boyunca AK Parti’den destek al…
Muhalifliği işten ayrılınca hatırla…
Çalıştığın yerin ekranını kendi kahramanlık girişimin için kullan…

İşte bu ikiyüzlülük, hala iki kuruşa çalışan gazetecilere de, bedel ödeyen meslektaşlara da ayıptır.
Hadsizliktir.

EMEKÇİNİN ÇIĞLIĞI ARŞA ÇIKTI

Yoldaşlarım, siz sözünüzü tutuyorsunuz, ben de tutuyorum.
Bana derdinizi emanet edecektiniz. Ben de sesiniz olacaktım.
Elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum.
Bu hafta köşemde iki emekçiden gelen e-postaya yer ayıracağım.
Biri DHA, diğeri Sabah grubundan. Yine her zaman söylediğimin altını çizeyim: Maillerde yazanlar iddiadır ve ismi geçen herkese, cevap hakkı için sayfam açıktır.

KESKİN KALEM[email protected]


YORUMLAR

  • 0 Yorum