Türkiye'de dindarlık neden azalıyor?

Amerikancı denilen Özal-Çiller, Mason denilen Demirel, komünist denilen Ecevit dönemlerinde gündem olmayan ve sorulmayan, ama tüm siyasi söylemlerini İslam'ın kavramlar üzerinden şekillendiren, halkı milli ve manevi kavramlarla galeyan getiren, aynı kavramlarla halkın bazı kesimlerini öteleyen ve 19 yıldır iktidarda olan ve de 'dindar nesil yetiştireceğiz' iddiasındaki AKP-Erdoğan döneminde çok sıklıkla sorulan bir soru var. Hangi soru?

Türkiye'de dindarlık neden azalıyor?
02 Ocak 2022 - 12:40
Türkiye'de deizm neden artıyor, dindarlık neden azalıyor?
 
Üzülerek ifade edeyim ki dün söylediğimiz, 'nüfusunun % 99'u Müslüman olan Türkiye' cümlesini bugün kuramıyoruz. Birçok araştırma şirketinin yaptığı araştırmaların sonuçları akıl almaz, vicdan kabul etmez boyutlarda.
 
Bu tablonun neden ve niçinleri her platformda tartışılıyor. Kimisi eğitimi sebep gösteriyor. Kimisi, din adına temsil makamındakileri örnek gösteriyor. Kimisi, siyasetçileri sebep gösteriyor. Kimisi, ekonomik ve sosyal faktörleri sebep gösteriyor. Kimisi, teknolojiyi sebep gösteriyor. Kimisi, cumhuriyeti, kimisi de bizzat dini sebep gösteriyor.
 
Oysa asıl sebep, daha kendini tanımlayamamış, ne olduğunu, nereden geldiğini, niçin geldiğini, ne yaptığını ve nereye gideceğini sorgulamamış, anlayamamış insanın, kendisidir.
Haliyle daha kendini tanımlayamamış kişiler ister siyasetçi, ister akademisyen, ister dini kimliklerle insanların karşısına çıkınca haliyle ortaya bir çatışma çıkıyor.
 
Hele hele iletişimin sınır tanımadığı ve her şeyi sorgulayan bir nesil karşısına bu tipler çıkınca sorgulama itikada (inanca) kadar gidiyor ve maalesef gençlerimiz, inançsızlık çukuruna bilerek veya bilmeyerek itiliyor.
 
Birisi çıkıp diyor ki, '1986'da uzaya fırlatılan uzay mekiği Challenger'ın vidalarını gevşettik ve düşürdük.'
 
Bir başkası diyor ki, 'Azrail canımı almaya geldi. Henüz yapacağım işler var' diyerek geri gönderdim.
 
Bir başkası, 'cehennemlik bile olsan şu tarikatın, şu kolundanım dersen seni cennete götürüler.'
 
Bir başkası, 'rüyamda gördüm, şu kişi başbakan olsun, dedi' gibi nice akıldan, imandan uzak cümleler kuruyorlar.
 
Sorgulayan nesil: Madem uzay mekiği düşürme kabiliyetiniz var. Şu ABD uçak gemilerini, savunma sistemlerini, İsrail'in atom bombalarını, ülkemize yönelik tehditleri neden etkisiz hale getirmiyorsunuz, sorusunu soruyor.
 
Madem bu kadar etkin ve yetkinsiniz, neden ülkemizdeki kaoslar bitmiyor, ekonomimiz çökmüş, dolar sahipleri dalga geçiyor, iktidar dış güçlerden yakınıyor. Neden bu ülke için bu etkinliğinizi kullanmıyorsunuz, sorularını soruyor.
 
Tabi cevap yok. Haliyle kimisi, 'sizin dininiz size, benim dinim banadır' diyor. Kimisi, 'İslam bu ise ben yokum, diyor. Kimisi de,  'ben, Allah'a inanıyorum, gerisine karışmam' diyor.
 
Düşünsenize! Bu ülkenin Diyanet işleri Başkanı çıkıp, 'sosyal medya, Allah'ı unutturuyor' dedi. Ardından, 'halkın tepkisinden korktuğu için milyonluk aracını değiştiremediğini' açıkladı.
 
Siyasette durum çok daha vahim. İktidar partisi başkanından vekillerine kadar dini tabirlerle siyaset üretme mantığından hiç vazgeçmediler. Kişileri kutsamaları ise tam bir manevi faciaydı. 
 
AKP'li Fevai Arslan: "Erdoğan Allah'ın tüm vasıflarını üstünde toplayan bir lider"
 
AKP'li Egemen Bağış: Ülkemizde eğer Urfa şanlıysa, Antep gaziyse, Maraş kahramansa, Rize, İstanbul ve Siirt de mübarektir.
 
AKP'li Oktay Saral: "Erdoğan için her gün 2 rekat şükür namazı kılınmalı"
 
AKP'li Hüseyin Şahin: "Erdoğan'a dokunmak bile ibadettir"
 
AKP'li Mehmet Kasım Gülpınar: Bize oy verirseniz Allah size hesap sormayacak'
 
AKP'li Efkan Ala, 'Peygamber hata yaptı, biz yapmadık'
 
AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz' 'Erdoğan'a oy vererek sevap kazanıyoruz'
 
Daha nice örnekler varken Süleyman Soylu çıtayı daha da yükseltti.
 
AKP Bursa İl Başkanlığı'nda konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Sadece bizim yaptıklarımıza bakmayın. Biz kendimiz yapmıyoruz. Biz inanıyoruz ki, bize yaptıran Allah'tır. Bize yaptıran Allah'tır. Bize yaptıran Allah'tır" cümlelerini kurdu.
 
İnsanlarımız lafa bakıyorlar. Ardından söyleye bakıyorlar. Sonra ne yaptıklarına bakıyorlar. Ardından da kendilerine ve ülkemizin haline bakıyorlar. Dini bilgileri de az olduğu için 'ben yoğum kardeşim' diyorlar.
 
Allah Resulünün (s.a.a.v) şu hadisini hatırlayalım: "Bir sürüye salınan iki aç kurdun sürüye verdiği zarar, kişinin mal ve şeref hırsıyla dinine verdiği zarardan daha fazla değildir." (Tirmîzî)
Akın Aydın
akinaydin @ yenimesaj.com.tr

YORUMLAR

  • 0 Yorum