Cinleri göremememizin hikmeti nedir?

Cinlerin görünmemesi, her şeyden önce onların yapısıyla, bizim gözümüzün frekanslarının birbirini tutmamasından kaynaklanmaktadır. Gözümüz, havayı göremediği gibi, yükselen alevi göremediği gibi, dumansız alevden yaratılan ve bir nevi hava gibi olan cinleri de göremiyoruz.

Hikmetlerine gelince, bu konuda çok şey söylenebilir. Biz de şimdilik önemli gördüğümüz bir hikmetine işaret edeceğiz. Şöyle ki:



İnsanlar imtihana tabi tutulmuş varlıklardır. İmtihan ise, eksi-artı kutuplarıyla sahneye konulması gereken bir eylemdir. Yani; iyilik ve kötülük tarafı olmalıdır ki, kazanan veya kaybedenler söz konusu olsun. Bu iki zıt kutupları temsil eden ise, nefis (iştiha ve öfke kuvvetinin merkezi) ve akıldır. Bu sebepledir ki, sadece aklı olan melekler ile, sadece nefsi olan hayvanlar imtihana tabi tutulmamıştır. Bilakis, hem hayvanî taraflarını temsil eden nefisleri, hem de melekî taraflarını temsil eden akılları bulunan insanlar imtihana tabi kılınmıştır.



İnsanların bu imtihandaki aktivitesini güçlendirmek ve eksi-artı kutuplarıyla yapacakları eylemindeki cereyana kuvvet verecek iki görülmeyen unsur da bu imtihanın birer parçası olarak buna dâhil edilmiştir.



Bunlar; melekler ve cin taifesinden olan şeytanlardır. Bunların insanla irtibatını sağlamak için de kalbin hemen sağ tarafında kuvve-i melekiye denilen bir kule ile, solunda lümme-i şeytaniye denilen bir kulübe inşa edilmiştir. Cin taifesinden olan şeytanlar kötülüğü, melekler de iyiliği telkin ediyorlar. Biri nefsi, biri de aklı ve kalbi desteklemektedir. Nefsine rağmen aklını kullanarak Allah'a itaat edenler, meleklerden de üstün bir konuma gelirler. Ama aklına rağmen, nefis ve şeytana uyarak Allah'a isyan eden kimse ise, hayat felsefesi bakımından hayvanlardan daha aşağı bir derekeye düşecektir.



Ayrıca şekilleri itibariyle de insanları ürkütecek yapıda olduklarından, ilâhî hikmet onları gizli tutmuştur, denilebilir.



Bununla beraber, genel olarak herkese görünmeleri söz konusu olsaydı, bazı şarlatanlar onları istismar vesilesi yapabilirlerdi. Bu açıdan melek, cin ve şeytanların asli halleri, bazı özel kimseler hariç, görülmemektedir. Ancak onların temessülü söz konusu olabilir.

(Sorularla İslamiyet)